Müyesser Yıldız'dan Çağlayan'da Eylem Yapan Gazetecilere Destek
Gazetecilere Özgürlük Platformu'nun 100'ü aşkın tutuklu gazeteci için düzenlediği "Tanıklık Günleri" Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde devam ediyor.
Bugünkü eyleme; Oda TV davası kapsamında tahliye edilen gazeteci Müyesser Yıldız Uğur ile Mustafa Mutlu, Can Ataklı ve Orhan Bursalı destek verdi. Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan grup, 'Hapisteki gazetecilere özgürlük' yazılı pankart açtı. Eylemde, Ergenekon davası tutuklu sanığı gazeteci Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 6 tutuklu gazetecinin gazetecilik faaliyetleri anlatıldı. Eyleme, Oda TV davası kapsamında 16 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen gazeteci Müyesser Yıldız Uğur ile Mustafa Mutlu, Can Ataklı ve Orhan Bursalı da destek verdi. Eylemin açılış konuşmasını yapan Müyesser Yıldız Uğur, dün Silivri Cezaevi'ne kaldığı yeri görmek için gittiğini, duruşma salonunda ise gazeteciler Tuncay Özkan ve Musatafa Balbay'la görüştüğünü söyledi.
Onların selamlarını getirdiğini ifade eden Uğur, "Ben 30 senedir bu mesleğin içindeyim. Basının özgür olmadığı bir ülkede kimse gerçekte özgür değildir. Demokrasi de olmaz zaten, bunu hep beraber yaşıyoruz. Biz içeride gerçekten yalnızdık. Tam bir insansızlaştırma var. Hepimiz birer kardeş gazeteci edinsek ve onların kardeşi olduğumuzu hissetirecek bir şeyler yapsak. Biz bedel ödedik, ödüyoruz, ödeyeceğiz. İnşallah bu bedeller kalır, daha ağır bedeller ödemeyiz. Biz bu bedelleri kendimiz için ödemedik, milletimiz için ödedik. Fikirlerinden dolayı hiçbir gazeteci hapsedilmemeli, engellenmemeli ve sansüre uğramamalı. Adaletin kılıcı kalemleri kesmemeli." diye konuştu.
Onların selamlarını getirdiğini ifade eden Uğur, "Ben 30 senedir bu mesleğin içindeyim. Basının özgür olmadığı bir ülkede kimse gerçekte özgür değildir. Demokrasi de olmaz zaten, bunu hep beraber yaşıyoruz. Biz içeride gerçekten yalnızdık. Tam bir insansızlaştırma var. Hepimiz birer kardeş gazeteci edinsek ve onların kardeşi olduğumuzu hissetirecek bir şeyler yapsak. Biz bedel ödedik, ödüyoruz, ödeyeceğiz. İnşallah bu bedeller kalır, daha ağır bedeller ödemeyiz. Biz bu bedelleri kendimiz için ödemedik, milletimiz için ödedik. Fikirlerinden dolayı hiçbir gazeteci hapsedilmemeli, engellenmemeli ve sansüre uğramamalı. Adaletin kılıcı kalemleri kesmemeli." diye konuştu.