CHP'nin adımına BDP'den destek
BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, CHP'nin Kürt sorununun çözümüne ilişkin önerisini "olumlu adım" olarak değerlendirdi.
Kaplan, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Başbakan ve AK Parti'nin 'Uludere travması yaşadığını ' savundu.
Uludere'nin sorumlusunun birinci derecede Başbakan olduğunu öne süren Kaplan, 'Diyarbakır özel yetkili savcının, Başbakan ve sorumlular hakkında fezleke düzenleyip Meclis'e göndermesi gerekirdi ' dedi.
Diyarbakır savcılığının 8 milletvekili hakkında fezleke düzenlediğini anımsatan Kaplan, şunları söyledi: 'Diyarbakır'daki savcı sana ne oluyor, partilerle uğraşıyorsun? Diyarbakır'daki savcılar AKP'nin valisi, kaymakamı mıdır? Yargı bu kadar siyasallaşabilir mi? 40 yıllık Meclis'teki Ahmet Türk'e 'silahlı örgüt üyesi' demek, bir parti genel başkanına bunu demek, Meclis'te grubu bulunan partiye bunları demek, izan, hukuk, vicdan, ahlak, hiç bir şey tanımıyor anlamına gelir.
Bu ülkeye yapılacak en büyük kötülük bu Meclis'te sistemi susturmaya kalkmaktır. AK Parti'ye sesleniyoruz; yüreğin varsa gel, milletvekili çıkardığımız bütün illerde istifa edelim, seçime gidelim. Ama yüreğiniz sandıkta oyla yarışmaya yetmiyor. AK Parti'ni MYK'sı, tutuklu vekiller konusunda 'tutuklu kalsınlar' kararı vermiş. o zaman AKP'liler de El Kaide'dir, Taliban'dır. Sizin suçladığınız, fezleke gönderdiğiniz milletvekilleri anayasa yapacak, bunu nasıl anlayıştır? '
Kaplan, kürtaj tartışmasıyla ilgili yapılan açıklamaları anımsatarak, 'Yarasını acıtmayın Bosna'daki kardeşlerimizin. Suni gündemleriniz üzerinden Uludere'deki kardeşlerimizin yarasını kaşımayın ' dedi.
-Sorular-
CHP'nin 'Kürt sorununun çözümü ' ile ilgili girişiminin sorulması üzerine Kaplan, geç de olsa CHP'nin attığı adımın olumlu olduğunu kaydetti.
Kaplan, görüşme teklifi geldiğinde bunun değerlendirmesini yapacaklarını kaydetti. Bir gazetecinin '12 Eylül 1980 öncesinde işlenen suçların infazınan ilişkin Adalet Komisyonu'nda yapılan değişiklikle ' ilgili bir soru üzerine, 'Kişiye özel yasalar zaman zaman yapılıyor. İnfaz hukuku bir bütündür, kişiye infaz olmaz. Çıkacaksa, 12 Eylül öncesi ve sonrası bütün suçları kapsar şekilde çıkmalıdır ' dedi.
Kaplan, İmralı konusunda gelecek günlerde Adalet Bakanı'ndan görüşme talebinde bulunacaklarını söyledi. Fezlekeler ile ilgili bir soru üzerine Kaplan, 'Yakında o fezlekeleri birbirine ekleyeceğim, Meclis'in etrafını dolanacağım, çünkü 670 tane oldu.
Meclis kuşatması yapacağım ondan sonra fezleke müzesi açacağım ' diye konuştu.
Uludere'nin sorumlusunun birinci derecede Başbakan olduğunu öne süren Kaplan, 'Diyarbakır özel yetkili savcının, Başbakan ve sorumlular hakkında fezleke düzenleyip Meclis'e göndermesi gerekirdi ' dedi.
Diyarbakır savcılığının 8 milletvekili hakkında fezleke düzenlediğini anımsatan Kaplan, şunları söyledi: 'Diyarbakır'daki savcı sana ne oluyor, partilerle uğraşıyorsun? Diyarbakır'daki savcılar AKP'nin valisi, kaymakamı mıdır? Yargı bu kadar siyasallaşabilir mi? 40 yıllık Meclis'teki Ahmet Türk'e 'silahlı örgüt üyesi' demek, bir parti genel başkanına bunu demek, Meclis'te grubu bulunan partiye bunları demek, izan, hukuk, vicdan, ahlak, hiç bir şey tanımıyor anlamına gelir.
Bu ülkeye yapılacak en büyük kötülük bu Meclis'te sistemi susturmaya kalkmaktır. AK Parti'ye sesleniyoruz; yüreğin varsa gel, milletvekili çıkardığımız bütün illerde istifa edelim, seçime gidelim. Ama yüreğiniz sandıkta oyla yarışmaya yetmiyor. AK Parti'ni MYK'sı, tutuklu vekiller konusunda 'tutuklu kalsınlar' kararı vermiş. o zaman AKP'liler de El Kaide'dir, Taliban'dır. Sizin suçladığınız, fezleke gönderdiğiniz milletvekilleri anayasa yapacak, bunu nasıl anlayıştır? '
Kaplan, kürtaj tartışmasıyla ilgili yapılan açıklamaları anımsatarak, 'Yarasını acıtmayın Bosna'daki kardeşlerimizin. Suni gündemleriniz üzerinden Uludere'deki kardeşlerimizin yarasını kaşımayın ' dedi.
-Sorular-
CHP'nin 'Kürt sorununun çözümü ' ile ilgili girişiminin sorulması üzerine Kaplan, geç de olsa CHP'nin attığı adımın olumlu olduğunu kaydetti.
Kaplan, görüşme teklifi geldiğinde bunun değerlendirmesini yapacaklarını kaydetti. Bir gazetecinin '12 Eylül 1980 öncesinde işlenen suçların infazınan ilişkin Adalet Komisyonu'nda yapılan değişiklikle ' ilgili bir soru üzerine, 'Kişiye özel yasalar zaman zaman yapılıyor. İnfaz hukuku bir bütündür, kişiye infaz olmaz. Çıkacaksa, 12 Eylül öncesi ve sonrası bütün suçları kapsar şekilde çıkmalıdır ' dedi.
Kaplan, İmralı konusunda gelecek günlerde Adalet Bakanı'ndan görüşme talebinde bulunacaklarını söyledi. Fezlekeler ile ilgili bir soru üzerine Kaplan, 'Yakında o fezlekeleri birbirine ekleyeceğim, Meclis'in etrafını dolanacağım, çünkü 670 tane oldu.
Meclis kuşatması yapacağım ondan sonra fezleke müzesi açacağım ' diye konuştu.