Mavi Marmara Baskınının 2. Yılında İsrail Elçiliği Yanında Eylem Yapıldı
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) üyeleri Mavi Marmara baskınının 2. yılı nedeniyle İsrail’in Ankara Büyükelçiliğinin yanında eylem yaptı.
MAZLUMDER üyeleri, İsrail'in Ankara Büyükelçiliği konutunun yanındaki Seğmenler Parkı'nda toplanarak, Filistin bayrakları salladı ve meşale yaktı. MAZLUMDER Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal yaptığı açıklamada, Mavi Marmara baskınının üzerinden 2 yıl geçtiğini anımsatarak, Mavi Marmara baskınında 600 barış gönüllüsüne saldırılarak, 9 Türk’ün de aralarında bulunduğu bazılarının öldürüldüğünü söyledi.
Baskından sonra geçen süreçte Türkiye'de dava açılmasını beklediklerini ve nihayetinde iddianamenin mahkeme tarafından kabul edildiğini belirten Ünsal, hem ceza davasının hem de tazminatların mahkemede sonuçlanmasını istediklerini ifade etti.
Ünsal, eksik hazırlandığını savunduğu iddianamede, saldırı kararını alanların da konu edilmesi gerektiğini dile getirdi. Ünsal, saldırının, uluslararası sularda gerçekleşmesi nedeniyle sıradan bir korsanlık olarak değil, bütün uluslararası sisteme meydan okuma şeklinde değerlendirilmesi gerektiğine değinen" Türkiye inşallah bu davayı sonuçlandırarak örnek olacak. Çünkü İsrail'in uluslararası mekanizmalarda ve hukuk nazarında dokunulmazlığı var. Kimse İsrail'e dokunamıyor. Türkiye bu davayı, eksik de olsa bu iddianameyi sonuçlandırarak hem İsrail'in dokunulmazlığı konusundaki mitolojiyi yıkmış olacak hem de gemide vatandaşı olan ülkelere kendi vatandaşlarını kendi mahkemelerinde savunma konusunda ufuk açacak” şeklinde konuştu.
Eylem alanında bulunan Kudüs Medya Koordinatörü Nurettin Şirin, Mavi Marmara baskınını yapan askerlerin ya da komutanların sadece suçlu olmadığını, o kararı alanların, bunu devlet politikası haline getirenlerin İsrail Cumhurbaşkanı Perez, Başbakanı Netanyahu gibi devletin yüksek kademesinde olanlarında bu olaydan sorumlu olduklarını söyledi.
Şirin, Gazze’ye giden bir geminin önüne çıkmanın korsanlıktan başka bir şey olmadığını, ABD’nin de bu konuda İsrail’i koruyarak kolladığını arkasında olduğunu kaydetti.
MAZLUMDER üyelerinin eyleminin, sabah saatlerine kadar süreceği ifade edildi .
Baskından sonra geçen süreçte Türkiye'de dava açılmasını beklediklerini ve nihayetinde iddianamenin mahkeme tarafından kabul edildiğini belirten Ünsal, hem ceza davasının hem de tazminatların mahkemede sonuçlanmasını istediklerini ifade etti.
Ünsal, eksik hazırlandığını savunduğu iddianamede, saldırı kararını alanların da konu edilmesi gerektiğini dile getirdi. Ünsal, saldırının, uluslararası sularda gerçekleşmesi nedeniyle sıradan bir korsanlık olarak değil, bütün uluslararası sisteme meydan okuma şeklinde değerlendirilmesi gerektiğine değinen" Türkiye inşallah bu davayı sonuçlandırarak örnek olacak. Çünkü İsrail'in uluslararası mekanizmalarda ve hukuk nazarında dokunulmazlığı var. Kimse İsrail'e dokunamıyor. Türkiye bu davayı, eksik de olsa bu iddianameyi sonuçlandırarak hem İsrail'in dokunulmazlığı konusundaki mitolojiyi yıkmış olacak hem de gemide vatandaşı olan ülkelere kendi vatandaşlarını kendi mahkemelerinde savunma konusunda ufuk açacak” şeklinde konuştu.
Eylem alanında bulunan Kudüs Medya Koordinatörü Nurettin Şirin, Mavi Marmara baskınını yapan askerlerin ya da komutanların sadece suçlu olmadığını, o kararı alanların, bunu devlet politikası haline getirenlerin İsrail Cumhurbaşkanı Perez, Başbakanı Netanyahu gibi devletin yüksek kademesinde olanlarında bu olaydan sorumlu olduklarını söyledi.
Şirin, Gazze’ye giden bir geminin önüne çıkmanın korsanlıktan başka bir şey olmadığını, ABD’nin de bu konuda İsrail’i koruyarak kolladığını arkasında olduğunu kaydetti.
MAZLUMDER üyelerinin eyleminin, sabah saatlerine kadar süreceği ifade edildi .