Eğitimcilerden Faks Eylemi
Memur Sendikaları Konfederasyonu’na (Memur-Sen) bağlı Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Muş Şube Başkanlığı üyeleri, ‘eşit işe eşit ücret’ düzenlemesini protesto etmek için faks eylemi yaptılar.
Eğitim-Bir-Sen üyeleri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ve milletvekillerine faks çekerek, isteklerini bildirdiler. Eğitim-Bir-Sen’in Türkiye geneli başlattığı faks eylemine katılan Eğitim-Bir-Sen Muş Şube Başkanı Bayram Güler ve sendika üyeleri, dilekçelerini posta memuruna teslim ettikten sonra postane önünde basın açıklaması yaptılar. Grup adına basın açıklamasını okuyan Sendika Başkanı Bayram Güler, son yıllarda eğitime yapılan yatırımların artmasından dolayı milletin duyduğu memnuniyeti paylaştı.
Son 9 yılda yapılan derslik sayısının cumhuriyet döneminde yapılan derslik sayısının üçte birine tekabül etmesinin, merkezi yönetim bütçesinden en fazla payın eğitime ayrılması, ücretsiz ders kitapları, eğitimde FATİH Projesi gibi uygulamaları takdirle karşıladığını ifade eden Güler; “Eğitimin ön plana alınması tabii ki takdir edilecek bir durumdur. Fakat eğitimin en önemli unsuru olan öğretmenler ve öğretim elemanlarının maaşlarının neredeyse kamuda en düşük ücret konumuna indirilmiş olmasını asla kabul edemiyorum” dedi.
666 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamuda yapılan ‘eşit işe eşit ücret’ düzenlemesinde öğretmen ve öğretim elemanlarının kapsam dışında tutulduğunu ve ek ödemeden yararlandırılmadığını belirten Güler, “Bu durum, 800 binden fazla öğretmen ve öğretim elemanını mağdur etmiştir. Karşı karşıya kaldığımız tablo, ‘diğer kurumlarda aynı unvanda muadilinizi bulamadık’ denilerek geçiştirilebilecek bir husus değildir. 666 Sayılı KHK ile genel idare hizmetleri sınıfı çalışanları için kurumlar arası denge sağlanırken, diğer taraftan eğitimde kurum içi denge bozulmuştur. Bilmenizi isterim ki, öğretmen ve öğretim elemanları neredeyse en düşük ücret alan kamu çalışanıdır. Eğitimciler, mevcut maaşları itibarıyla bırakın öğrencileri ve eğitimi geleceğe taşımayı, kendilerini gelecek aya taşıyamamaktadır” şeklinde konuştu.
Yapılan basın açıklamasının ardından sendika üyeleri olaysız bir şekilde dağıldılar .
Kaynak: İHA
Son 9 yılda yapılan derslik sayısının cumhuriyet döneminde yapılan derslik sayısının üçte birine tekabül etmesinin, merkezi yönetim bütçesinden en fazla payın eğitime ayrılması, ücretsiz ders kitapları, eğitimde FATİH Projesi gibi uygulamaları takdirle karşıladığını ifade eden Güler; “Eğitimin ön plana alınması tabii ki takdir edilecek bir durumdur. Fakat eğitimin en önemli unsuru olan öğretmenler ve öğretim elemanlarının maaşlarının neredeyse kamuda en düşük ücret konumuna indirilmiş olmasını asla kabul edemiyorum” dedi.
666 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamuda yapılan ‘eşit işe eşit ücret’ düzenlemesinde öğretmen ve öğretim elemanlarının kapsam dışında tutulduğunu ve ek ödemeden yararlandırılmadığını belirten Güler, “Bu durum, 800 binden fazla öğretmen ve öğretim elemanını mağdur etmiştir. Karşı karşıya kaldığımız tablo, ‘diğer kurumlarda aynı unvanda muadilinizi bulamadık’ denilerek geçiştirilebilecek bir husus değildir. 666 Sayılı KHK ile genel idare hizmetleri sınıfı çalışanları için kurumlar arası denge sağlanırken, diğer taraftan eğitimde kurum içi denge bozulmuştur. Bilmenizi isterim ki, öğretmen ve öğretim elemanları neredeyse en düşük ücret alan kamu çalışanıdır. Eğitimciler, mevcut maaşları itibarıyla bırakın öğrencileri ve eğitimi geleceğe taşımayı, kendilerini gelecek aya taşıyamamaktadır” şeklinde konuştu.
Yapılan basın açıklamasının ardından sendika üyeleri olaysız bir şekilde dağıldılar .