Özel Yetkili Savcılık Zorla Bağış İddiaları için harekete geçti
Erzurum'daki özel yetkili savcılık, Ergenekon ve Balyoz sanıkları için zorla yardım toplandığı iddialarını takibe aldı. Ardahan Jandarma Komutanlığı'nda görevli personelin şikâyeti üzerine soruşturma başlatan savcılık, ildeki askerlerin ifadelerini almaya başladı. Sürecin davaya dönüşüp dönüşmeyeceği önümüzdeki günlerde netleşecek.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ döneminde Ergenekon ve Balyoz davalarındaki sanık askerlere yardım için kurulan 'hukukî yardım sandığı' yargı konusu oldu. Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı, Ardahan İl Jandarma Komutanlığı'nda görevli personelin 'zorla para toplanıyor' şikâyeti üzerine soruşturma başlattı. 'Terör örgütüne yardım etmek' iddiasıyla ildeki askerî personeli ifadeye çağırdı. Üç ay önce başlayan sorgulama sürecinin devam ettiği, soruşturmanın davaya dönüşüp dönüşmeyeceğinin önümüzdeki günlerde netleşeceği öğrenildi. 2010'da bütün birliklere emir gönderilerek yardım adı altında subay ve astsubaylardan para istenmişti. Emirde, 'gönüllülük' esası ifadesi yer alsa da personel buna zorlanmıştı. Konu ilk olarak, şikâyetlerin Başbakanlık İletişim Merkezi'ne iletilmesiyle gündeme gelmişti. İçişleri Bakanlığı da başvuruları Jandarma Genel Komutanlığı'na sormuştu. İddialara göre, bu süreçte para vermeyenlere karşı yıldırma operasyonu başlatıldı. Ardahan İl Jandarma'da görevli bu askerlere suç isnat edip, haklarında dosyalar hazırlandı. Baskı altındaki personel bunun üzerine sivil savcılığa başvurdu. Ardahan Savcılığı, şikâyetin özel yetkili savcılığın alanına girdiğine karar verip dosyayı Erzurum'a iletti.
İlker Başbuğ döneminde davalarda sanık konumdaki askerlere yardım etmek için subay ve astsubaylardan para toplatmış ve yardım için bir sandık kurulduğu açıklanmıştı. Çalışmanın çerçevesi Işık Koşaner döneminde biraz daha genişletildi. Sanık askerlerin avukatlık ve mahkeme masraflarını karşılamak için 'Türk Silahlı Kuvvetleri Hukuki Yardım Sandığı' adıyla faaliyetler yürütüldü. Bütün birliklere emir olarak gönderildi. 2010 yılının sonuna doğru Ardahan'a da 'emir' geldi. Emirde, her ne kadar 'gönüllülük' esası ifadesi yer alsa da herkesin para vermesi istendi. İlk aşamada Ardahan ve ilçelerindeki jandarma komutanlıklarına bağlı askeri personel adına 6-8 aylık süreleri kapsayan '5-10' liralık otomatik ödeme talimatları verildi. Fakat daha sonra birçok askeri personel internet bankacılığına girerek, talimatları iptal ettirdi. Bu durumun paranın sandığa yatmadığının öğrenilmesi üzerine farklı bir boyut kazandı. Bu sefer 2011'in ilk aylarından itibaren paraların elden imza karşılığında toplanılması istendi. Personelden imza karşılığı 10 liralık meblağ elden alınmaya başladı. Vermeyen personel ise tacize maruz bırakıldı.
Bu durum önce askeri personel tarafından 'zorla para toplanıyor' gerekçesiyle Başbakanlık İletişim Merkezi'ne (BİMER) şikayet olarak gitti. BİMER, bu şikayeti İçişleri Bakanlığı'na orası da Jandarma Genel Komutanlığı'na iletti. Bu silsile halinde önce Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı'na daha sonra da 'paranın zorla toplatıldığının' iddia edildiği Ardahan İl Jandarma Alay Komutanlığı'na gönderildi ve bunun soruşturulması istendi. Ancak İl Jandarma Komutanlığı şikayetin aksi yönünde hareket etti. Şikayet eden personelle alakalı suç isnat edip suç dosyası hazırlandığı ileri sürülüyor. Bu kişilerin, askeri mahkemeye sevk edilerek dosyanın kapatılmasının amaçlandığı belirtiliyor. Baskı altındaki askeri personel sivil savcılığa başvurdu. Ardahan Savcılığı, şikayete konu olan dosyanın özel yetkili savcılığın alanına girdiğine karar verdi, konu Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'na iletildi.
ASKERÎ PERSONELİN İFADESİ ALINIYOR
Savcılık 3 ay önce tayini çıkanlar da dahil olmak üzere ildeki görevli jandarma personelinin ifadelerini almaya başladı. İfadelerde, 'paranın gönüllülük esasına göre değil zorla toplatıldığı, vermeyenlerle uğraşıldığı, baskı yapıldığı, sicillerinin bozulması için disiplin suçları isnat edildiği' denildi. Ayrıca ilgili personelin denetimlere tabi tutulduğu ve il içinde başka yerlere görevlendirmelerle gönderildiği bilgileri verildi. Soruşturma sürüyor. Eğer paranın zorla toplatıldığına yönelik sonuç çıkarsa 'terör örgütüne yardım ve yataklık' suçundan dolayı dava açılacak.
Genelkurmay Başkanlığı'nın yardım sandığı ile ilgili 2011 Şubat ayında yapılan açıklamada, 'TSK Dayanışma Vakfı ile TSK Hukuki Yardım Sandığı'nın en önemli ortak özelliği, buralara yapılacak katkı payları veya bağışların tamamen gönüllülük esasına dayalı olmasıdır. 'denilmişti. Emekli Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ait olduğu iddia edilen bir ses kaydında da, 'Arkadaşlarımız çok zor durumda. Başı sıkıntıda olanlar. Biliyorsunuz. Onlara da yardım topladınız verdiniz gene. Bunları yapıyoruz. O birer liralar birikti 280-300'e filan geldi. 'demişti.
İlker Başbuğ döneminde davalarda sanık konumdaki askerlere yardım etmek için subay ve astsubaylardan para toplatmış ve yardım için bir sandık kurulduğu açıklanmıştı. Çalışmanın çerçevesi Işık Koşaner döneminde biraz daha genişletildi. Sanık askerlerin avukatlık ve mahkeme masraflarını karşılamak için 'Türk Silahlı Kuvvetleri Hukuki Yardım Sandığı' adıyla faaliyetler yürütüldü. Bütün birliklere emir olarak gönderildi. 2010 yılının sonuna doğru Ardahan'a da 'emir' geldi. Emirde, her ne kadar 'gönüllülük' esası ifadesi yer alsa da herkesin para vermesi istendi. İlk aşamada Ardahan ve ilçelerindeki jandarma komutanlıklarına bağlı askeri personel adına 6-8 aylık süreleri kapsayan '5-10' liralık otomatik ödeme talimatları verildi. Fakat daha sonra birçok askeri personel internet bankacılığına girerek, talimatları iptal ettirdi. Bu durumun paranın sandığa yatmadığının öğrenilmesi üzerine farklı bir boyut kazandı. Bu sefer 2011'in ilk aylarından itibaren paraların elden imza karşılığında toplanılması istendi. Personelden imza karşılığı 10 liralık meblağ elden alınmaya başladı. Vermeyen personel ise tacize maruz bırakıldı.
Bu durum önce askeri personel tarafından 'zorla para toplanıyor' gerekçesiyle Başbakanlık İletişim Merkezi'ne (BİMER) şikayet olarak gitti. BİMER, bu şikayeti İçişleri Bakanlığı'na orası da Jandarma Genel Komutanlığı'na iletti. Bu silsile halinde önce Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığı'na daha sonra da 'paranın zorla toplatıldığının' iddia edildiği Ardahan İl Jandarma Alay Komutanlığı'na gönderildi ve bunun soruşturulması istendi. Ancak İl Jandarma Komutanlığı şikayetin aksi yönünde hareket etti. Şikayet eden personelle alakalı suç isnat edip suç dosyası hazırlandığı ileri sürülüyor. Bu kişilerin, askeri mahkemeye sevk edilerek dosyanın kapatılmasının amaçlandığı belirtiliyor. Baskı altındaki askeri personel sivil savcılığa başvurdu. Ardahan Savcılığı, şikayete konu olan dosyanın özel yetkili savcılığın alanına girdiğine karar verdi, konu Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı'na iletildi.
ASKERÎ PERSONELİN İFADESİ ALINIYOR
Savcılık 3 ay önce tayini çıkanlar da dahil olmak üzere ildeki görevli jandarma personelinin ifadelerini almaya başladı. İfadelerde, 'paranın gönüllülük esasına göre değil zorla toplatıldığı, vermeyenlerle uğraşıldığı, baskı yapıldığı, sicillerinin bozulması için disiplin suçları isnat edildiği' denildi. Ayrıca ilgili personelin denetimlere tabi tutulduğu ve il içinde başka yerlere görevlendirmelerle gönderildiği bilgileri verildi. Soruşturma sürüyor. Eğer paranın zorla toplatıldığına yönelik sonuç çıkarsa 'terör örgütüne yardım ve yataklık' suçundan dolayı dava açılacak.
Genelkurmay Başkanlığı'nın yardım sandığı ile ilgili 2011 Şubat ayında yapılan açıklamada, 'TSK Dayanışma Vakfı ile TSK Hukuki Yardım Sandığı'nın en önemli ortak özelliği, buralara yapılacak katkı payları veya bağışların tamamen gönüllülük esasına dayalı olmasıdır. 'denilmişti. Emekli Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner ait olduğu iddia edilen bir ses kaydında da, 'Arkadaşlarımız çok zor durumda. Başı sıkıntıda olanlar. Biliyorsunuz. Onlara da yardım topladınız verdiniz gene. Bunları yapıyoruz. O birer liralar birikti 280-300'e filan geldi. 'demişti.