Eroğlu: Kıbrıs'ta Anlaşma Sağlayabilmek İçin Rumların Motive Edilmesi Gerek

Eroğlu, 'Güneydeki halkın bizim halkımız kadar bir anlaşma arzusu içinde olduğunu söylemem mümkün değildir. Fakat Kıbrıs Türk halkı anlaşma arzusu içindedir. O nedenle Rumların motive edilmesi gerek. ' dedi.

Bir kabulü esnasında konuşan Eroğlu, Müzakere masasında olumlu önerilerde bulunan tarafın hep Kıbrıs Türk tarafı olduğunu ifade etti.

Eroğlu, kendisinin de, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat 'ın da Kıbrıs 'ta yaşayabilir bir anlaşma için uğraştığını ve Kıbrıs Türk halkının bir anlaşma arzusu taşıdığını, Kıbrıs Rum halkının bu yönde motive edilmesi gerektiğini kaydetti.

'TÜRKİYE'NİN DİĞER ÜLKELERDEKİ GÖRÜŞMELERİNDE, EN AZ YARIM SAAT KIBRIS SORUNUYLA GEÇİYOR '
Mehmet Ali Talat'ın konuyla ilgili açıklamalarına cevap veren Eroğlu, “Bütün dünyayı dövecek halimiz yok ama aydınlatmak için uğraşmayı kastediyorsa onu yapıyoruz. ' diyen Eroğlu, şöyle devam etti: 'Biz yapıyoruz, Şu anda özel temsilcim Moskova 'dadır, dün Washington 'daydı. Uluslararası aktörleri bilgi sahibi kılmak ve gerçek amacımızı, Kıbrıs 'taki gerçek durumu onların gözüne sokmak amacıyla bunlar yapılıyor. Türkiye yapıyor. Türk Dışişleri Bakanı, Başbakanı, Cumhurbaşkanı 'nın her yaptıkları ziyarette, ilgililerle görüşmelerinin en az yarım saati Kıbrıs sorunuyla geçmektedir. AB 'yle sık sık gidişlerimiz ve temaslarımız olmaktadır. Onlara anlatmaktayız. Ama maalesef gerçeği hâlâ görmüyorlar demeyeceğim ama kabullenmekte zorluk çekiyorlar. Tabi ki gerçekler görülse, uzlaşmaz kimdir anlaşılsa daha değişik davranış biçimi içinde olurlar diye düşünüyorum. 'BM Genel Sekreteri 'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer 'la bu sabahki görüşmesinde, müzakereleri ele aldıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Eroğlu, Downer 'in ay sonu veya Nisan başı Genel Sekreter 'e bir rapor sunacağını hatırlattı. Derviş Eroğlu, Kıbrıs sorunuyla ilgili uluslararası aktörleri bilgilendirmek ve Kıbrıs 'taki gerçekleri anlatmak için çabalarının sürdüğünü ancak gerçeklerin hâlâ kabullenilmediğini söyledi.