Bazen Rastlamamanız Gereken İnsanlara Rastlarsınız!
Cemil Çiçek, Basın Kulübü'nde Büyükanıt ile ilgili soruya böyle yanıt verdi
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Basın Kulübü programında gazeteciler; Nihal Bengisu Karaca, Belkıs Kılıçkaya, Ali Can Türkoğlu ve Yavuz Semerci'nin sorularını yanıtladı.
'28 Şubat ve 27 Nisan milli irademizin üzerine düşmüş koyu gölgelerdir. Bunların yaşanmaması lazım 'diyen Çiçek, şunları söyledi:
'28 Şubat için belli bir kesim üzerinde değerlendirme yapmak yanlış olur. Birçok kesimin bu işte bir dahli var. Hepimizin bir özeleştiri yapması gerekiyor. Hiçbirimiz doğru bir sınav vermedik. Siyaset, medya, iş dünyası, meslek örgütleri... Bunların hepsi yan yana gelince kara gün ortaya çıkmış oldu. Halkın seçtiği insanları demokrasinin kuralları dışında iktidardan etme alışkanlığı... 28 Şubat'la beraber Türkiye çok büyük yolsuzluklara kapı aralamıştır. Bir başka yoldan iktidara gelip devlet imkanlarını paylaşmak, bu seneki tartışmalarda bu daha net ortyaya çıkmıştır.'
28 Nisan'da da benzer unsurların olduğunu kaydeden Çiçek, 'Ama kabul etmek gerekir ki Türkiye, 2002'den beri yeni bir döneme girdi. Güçlü bir siyasi iktidar geldi. Koalisyonun kendi içinde zaafları vardı 'dedi.
27 NİSAN GECESİNDE NELER YAŞANDI?
'28 Şubat, kayıtdışı siyasetin ortaya koyduğu bir tablodur 'diyen Çiçek, 27 Nisan gecesinde yaşananları da şöyle anlattı:
'Televizyonda altyazı geçiyordu. Aynı apartmanda oturduğumuz İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu aradım. Onun da haberi yoktu. Sonra Sayın Gül'ü aradım. Bu isimlerle ve başka arkadaşlarımızla bir araya geldik, sabaha kadar oturduk, çalıştık. Sabahleyin bu açıklamayı yapmaya karar verdik. Öğleden sonra da açıklamamızı yaptık'
Demokrat olmanın, özgürlükçü olmanın çok kolay olmadığını söyleyen Çiçek, '28 Nisan sabahında hiçbir şey dememişler, bu konularda hiç tavır koymamış olanlar şimdi gelişigüzel suçlamalarda bulunanlar var. Ben 27 Nisan gecesi sabaha kadar ayaktaydım. Eve gitme imkanım bile olmadı. Karmakaraşık bir elbiseyle basının karşısına çıktık 'şeklinde konuştu.
Çiçek, 'Büyükanıt'la konuştunuz mu, daha sonra rastlaştınız mı? 'sorusu üzerine 'Siyasette bazen rastlamamanız gereken insanlara da rastlarsınız. Bu, yaptığınız işin gereği. Bazen insanlar birbirleriyle yan yan durur, çok istediğinizden değildir 'dedi. Büyükanıt'la ilgili şimdilik konuşmayacağını söyleyen Çiçek, savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunun hatırlatılması üzerine de yargıya intikal etmiş konularda konuşmayacağını söyledi.
Çiçek, 'Henüz Türkiye'nin bağırsaklarının tamamen temizlenmediğini 'söyledi.
MERVE KAVAKÇI'YA İADE-İ İTİBAR
Yemin etmemenin milletvekili hakları önünde bir engel teşkil etmediği kanaatine vardıklarını kaydeden Çiçek, Merve Kavakçı'nın başvurusunun incelendiğini söyledi.
Tutuklu vekiller ile ilgili sorunun hukuki tarafının da olduğunu, çözüm için adım atılması gerektiğini kaydeden Çiçek, 'Ya mahkemenin bir an önce karar vermesini bekleyeceğiz ya da yasal düzenlemeyle sorunu çözeceğiz 'dedi.
YENİ ANAYASA
Yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili de konuşan Çiçek, bazı tartışmaların olduğunu ama Meclis Başkanı olarak, tarafsız olduğunu kaydetti. 'Tarafsız olmak için dokuz doğuruyorum 'diyen Çiçek, şöyle devam etti:
'Meclis Başkanı olduğum andan itibaren anayasa içeriğiyle ilgili bir açıklamam olmadı. Ben ve Uzlaşma Komisyonu'ndaki arkadaşlarım içerikle ilgili bir şey söylemedik, yönlendirme olmaması açısından. Halkın görüşünü alıyoruz. Başlangıçta toplumda bir ilgisizlik oldu. Son iki, iki buçuk aydır biraz daha toplumsal katkı da beklenti de arttı. Yılbaşında çatı kuruluşları ziyaret ettik. Sonra 20 çatı kuruluşu, sendikalar, meslek odaları ile bu süreci canlı tutmaya çalışıyoruz. Sivil toplum çalışmalara başladı. Bugün Abant'ta bir toplantı vardı.
İlgisizliğin birden fazla nedeni olabilir. Birincisi bizde katılım kültürü pek yok. Temsili demokrasi bizde daha geçerli. Belki katılımı zorlaştıran geçmişteki uygulamalar, zorluklar. Ama Türkiye'nin her tarafına gidince bu katılım artıyor. Yazılı gönderenler var, toplantılara katılanlar var.'
Anayasanın Türkçesi'nin de çok kötü olduğunu, bu nedenle yorum yapmanın da zorlaştığını belirten Çiçek, Meclis'teki dört partinin de yeni anayasa istediğini söyledi.
Başlangıç metni ve bazı maddelerin değişmesiyle ilgili çekincelerin hatırlatılması üzerine Çiçek, başlangıç metninin yeniden yazılacağını, başlangıçtaki maddelerin değişmesinin de önünde engel olmadığını söyledi.
Yeni anayasa çalışmalarının beş etabı olduğunu kaydeden Çiçek, 30 Nisan'a kadar herkesin görüşünün alınacağını, Mayıs'tan itibaren anayasının çerçevesini, ilkelerini belirleyip yazılımına başlanacağını, üçüncü aşamada ortaya çıkacak taslak metni kamuoyunun tartışmasına sunulacağını, sonraki aşamada konunun Meclis'te görüşüleceğini ve son olarak da halkın oyuna sunulacağını söyledi.
YAPAMAZSAK 30 YIL DAHA TARTIŞIRIZ
'Bu anayasa bu defa yapılamazsa bir otuz yıl daha bu tartışmaları sürdürürüz 'diyen Çiçek, '28 Şubat, 27 Nisan, tutuklu vekiller... bu anayasadan kaynaklanan problemler. Türkiye bu sorunlarla bir otuz yıl daha gidebilir mi? Yeni bir anayasa sıfır sorunlu bir Türkiye anlamına da gelmez. Anayasaların böyle bir güçleri yok. Ama yaşadığımız bir kısım sorunlar var ki, bu doğrudan anayasadan kaynaklanıyor. Bu sorunların önemli bir kısmı ortadan kalkacak 'şeklinde konuştu.
'28 Şubat ve 27 Nisan milli irademizin üzerine düşmüş koyu gölgelerdir. Bunların yaşanmaması lazım 'diyen Çiçek, şunları söyledi:
'28 Şubat için belli bir kesim üzerinde değerlendirme yapmak yanlış olur. Birçok kesimin bu işte bir dahli var. Hepimizin bir özeleştiri yapması gerekiyor. Hiçbirimiz doğru bir sınav vermedik. Siyaset, medya, iş dünyası, meslek örgütleri... Bunların hepsi yan yana gelince kara gün ortaya çıkmış oldu. Halkın seçtiği insanları demokrasinin kuralları dışında iktidardan etme alışkanlığı... 28 Şubat'la beraber Türkiye çok büyük yolsuzluklara kapı aralamıştır. Bir başka yoldan iktidara gelip devlet imkanlarını paylaşmak, bu seneki tartışmalarda bu daha net ortyaya çıkmıştır.'
28 Nisan'da da benzer unsurların olduğunu kaydeden Çiçek, 'Ama kabul etmek gerekir ki Türkiye, 2002'den beri yeni bir döneme girdi. Güçlü bir siyasi iktidar geldi. Koalisyonun kendi içinde zaafları vardı 'dedi.
27 NİSAN GECESİNDE NELER YAŞANDI?
'28 Şubat, kayıtdışı siyasetin ortaya koyduğu bir tablodur 'diyen Çiçek, 27 Nisan gecesinde yaşananları da şöyle anlattı:
'Televizyonda altyazı geçiyordu. Aynı apartmanda oturduğumuz İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu aradım. Onun da haberi yoktu. Sonra Sayın Gül'ü aradım. Bu isimlerle ve başka arkadaşlarımızla bir araya geldik, sabaha kadar oturduk, çalıştık. Sabahleyin bu açıklamayı yapmaya karar verdik. Öğleden sonra da açıklamamızı yaptık'
Demokrat olmanın, özgürlükçü olmanın çok kolay olmadığını söyleyen Çiçek, '28 Nisan sabahında hiçbir şey dememişler, bu konularda hiç tavır koymamış olanlar şimdi gelişigüzel suçlamalarda bulunanlar var. Ben 27 Nisan gecesi sabaha kadar ayaktaydım. Eve gitme imkanım bile olmadı. Karmakaraşık bir elbiseyle basının karşısına çıktık 'şeklinde konuştu.
Çiçek, 'Büyükanıt'la konuştunuz mu, daha sonra rastlaştınız mı? 'sorusu üzerine 'Siyasette bazen rastlamamanız gereken insanlara da rastlarsınız. Bu, yaptığınız işin gereği. Bazen insanlar birbirleriyle yan yan durur, çok istediğinizden değildir 'dedi. Büyükanıt'la ilgili şimdilik konuşmayacağını söyleyen Çiçek, savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunun hatırlatılması üzerine de yargıya intikal etmiş konularda konuşmayacağını söyledi.
Çiçek, 'Henüz Türkiye'nin bağırsaklarının tamamen temizlenmediğini 'söyledi.
MERVE KAVAKÇI'YA İADE-İ İTİBAR
Yemin etmemenin milletvekili hakları önünde bir engel teşkil etmediği kanaatine vardıklarını kaydeden Çiçek, Merve Kavakçı'nın başvurusunun incelendiğini söyledi.
Tutuklu vekiller ile ilgili sorunun hukuki tarafının da olduğunu, çözüm için adım atılması gerektiğini kaydeden Çiçek, 'Ya mahkemenin bir an önce karar vermesini bekleyeceğiz ya da yasal düzenlemeyle sorunu çözeceğiz 'dedi.
YENİ ANAYASA
Yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili de konuşan Çiçek, bazı tartışmaların olduğunu ama Meclis Başkanı olarak, tarafsız olduğunu kaydetti. 'Tarafsız olmak için dokuz doğuruyorum 'diyen Çiçek, şöyle devam etti:
'Meclis Başkanı olduğum andan itibaren anayasa içeriğiyle ilgili bir açıklamam olmadı. Ben ve Uzlaşma Komisyonu'ndaki arkadaşlarım içerikle ilgili bir şey söylemedik, yönlendirme olmaması açısından. Halkın görüşünü alıyoruz. Başlangıçta toplumda bir ilgisizlik oldu. Son iki, iki buçuk aydır biraz daha toplumsal katkı da beklenti de arttı. Yılbaşında çatı kuruluşları ziyaret ettik. Sonra 20 çatı kuruluşu, sendikalar, meslek odaları ile bu süreci canlı tutmaya çalışıyoruz. Sivil toplum çalışmalara başladı. Bugün Abant'ta bir toplantı vardı.
İlgisizliğin birden fazla nedeni olabilir. Birincisi bizde katılım kültürü pek yok. Temsili demokrasi bizde daha geçerli. Belki katılımı zorlaştıran geçmişteki uygulamalar, zorluklar. Ama Türkiye'nin her tarafına gidince bu katılım artıyor. Yazılı gönderenler var, toplantılara katılanlar var.'
Anayasanın Türkçesi'nin de çok kötü olduğunu, bu nedenle yorum yapmanın da zorlaştığını belirten Çiçek, Meclis'teki dört partinin de yeni anayasa istediğini söyledi.
Başlangıç metni ve bazı maddelerin değişmesiyle ilgili çekincelerin hatırlatılması üzerine Çiçek, başlangıç metninin yeniden yazılacağını, başlangıçtaki maddelerin değişmesinin de önünde engel olmadığını söyledi.
Yeni anayasa çalışmalarının beş etabı olduğunu kaydeden Çiçek, 30 Nisan'a kadar herkesin görüşünün alınacağını, Mayıs'tan itibaren anayasının çerçevesini, ilkelerini belirleyip yazılımına başlanacağını, üçüncü aşamada ortaya çıkacak taslak metni kamuoyunun tartışmasına sunulacağını, sonraki aşamada konunun Meclis'te görüşüleceğini ve son olarak da halkın oyuna sunulacağını söyledi.
YAPAMAZSAK 30 YIL DAHA TARTIŞIRIZ
'Bu anayasa bu defa yapılamazsa bir otuz yıl daha bu tartışmaları sürdürürüz 'diyen Çiçek, '28 Şubat, 27 Nisan, tutuklu vekiller... bu anayasadan kaynaklanan problemler. Türkiye bu sorunlarla bir otuz yıl daha gidebilir mi? Yeni bir anayasa sıfır sorunlu bir Türkiye anlamına da gelmez. Anayasaların böyle bir güçleri yok. Ama yaşadığımız bir kısım sorunlar var ki, bu doğrudan anayasadan kaynaklanıyor. Bu sorunların önemli bir kısmı ortadan kalkacak 'şeklinde konuştu.