Kalkınma Bakanı Yılmaz’ın Karaman Ziyareti
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Karaman’da iş adamlarıyla bir araya geldi.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, toplantıda dünya ve Türkiye’nin ekonomik alanda genel bir değerlendirmesini yaparak başladığı konuşmasında, “Dünyada bugün çok ciddi bir kriz yaşanıyor. 1930’lu yıllarda yaşanan büyük buhrandan sonra dünyanın tanık olduğu en derin, en şiddetli, en kapsamlı ekonomik krizi yaşıyoruz. Geçmişte baktığınız zaman 2008-2009 döneminde finansla başladı bu iş. Daha sonra reel sektörü etkiledi. Bugün de evre değiştirmiş bir şekilde devletler krizi olarak devam ediyor. Özellikle bu süreci iyi yönetemeyen devletler, aşırı harcamalar yaparak bu süreci aşacağını düşünen devletler bugün krize girmiş durumda. Çünkü bir taraftan bu ülkelerde batan bankalar, batan firmalar devletin yükünü arttırdı. Bir taraftan da krizi aşmak için yaptıkları harcamalar yine borçlarını arttırdı bu devletlerin. Şu anda çok ciddi bir borçluluk meselesiyle karşı karşıyalar. Avrupa’da borçların milli gelire oranı yüzde doksanı aşmış durumda. Amerika’da yüzde yüzü geçmiş durumda. Birçok ülke bu krizin etkilerini aşmak için karşılıksız para basmaya dahi başladı.
Gelişmiş ülkeler trilyonlarca dolar karşılıksız para basıyor. Fakat buna rağmen krizi henüz tam aşabilmiş değiller. Bu ülkeler niçin açamıyorlar çünkü bu devletlere olan güven kaybolmuş durumda. Para bassalar da, çeşitli tedbir alsalar da piyasalar bu devletlere tam olarak güvenemiyor. Borç yükü altındalar. Çok sağlam ve orta vadede güven veren bir program ortaya koyamıyorlar. İnandırıcı politikalar izleyemiyorlar ve maalesef kriz devam ediyor. Etkileri de uzun süre devam edecek gibi görünüyor. Avrupa bu seneyi negatif etkilerle kapatacak. ABD’de büyüme hızı yavaşladı. Uzakdoğu’da yine hızlı büyüyen ülkeler büyüme hızlarından fedakarlık yapmak zorunda kaldılar. Çin’de dahi büyüme hızının düştüğünü görüyoruz” dedi.
“Dünyayı kasıp kavuran bu hadise içerisinde Türkiye’nin konumuna baktığımızda çok şükür en şanslı ülkelerden bir tanesiyiz” diyen Yılmaz, şunları kaydetti: “2009 yılında bir miktar elbette bizi de etkiledi. Fakat o tarihten buyana baktığımızda son 2 yılda yüzde 9.2 ve yüzde 8.5 olmak üzere çok yüksek büyüme hızları sağladık. Bu sene de çok şükür büyümemiz devam etti. Ayrıca bu yılki büyümemiz ihracat ağırlıklı bir büyüme oldu. Dünyadaki bu talep daralmasına rağmen bu sene inşallah iş adamlarımızın, sanayicimizin büyük başarısıyla 150 milyar doları aşacak ihracatımız. Türkiye bu ihracatıyla da büyümesine güç verdi bu yıl. Önümüzdeki dönem de orta vadeli programımıza göre önce yüzde 4 sonra yüzde 5 olmak üzere büyümemizi devam ettireceğiz. Biz hep şunun altını çiziyoruz. İstikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme sağlamak. 2023’e giderken istikrarlı bir şekilde büyümemizi devam ettireceğiz. Bunu yaparken ihracatımızı artıracağız. Özellikle ihracatımızı çeşitlendirmeliyiz. Avrupa’nın şu anda ihracatımızda payı yüzde 40’ların altına inmiş durumda. İhracatımızı bir böyle çeşitlendirmemiş olsaydık bugün Avrupa’da yaşanan kriz bizi çok daha derinden etkileyebilirdi. Demek ki doğru bir politika izlemişiz. Dünyada yaşanan krize rağmen Türkiye’nin büyümeye devam etmesi takdir edilmesi gereken bir konu. Siyaset kurumunun ekonomi için ne kadar önemli olduğunu aslında bu krizlerde bir kez daha görmüş olduk. Avrupa’daki krizlerin temeli de siyasi kaoslardan kaynaklanmaktadır. Türkiye artık kritik bir eşiğe gelmiş durumda. Kamusuyla, özel sektörüyle bugüne kadar alışılageldik yöntemlerle devam edersek geçmişteki başarıları sağlamamız mümkün değil. Yenilik yapmak durumundayız. Katma değeri daha yüksek ürünler üretmeliyiz. ARGE’ye daha fazla önem ve öncelik vermek zorundayız.” “MEVLANA KALKINMA AJANSI ÇOK SAYIDA İŞ YAPIYOR” Bakan Yılmaz, Karaman’la ilgili konulara da değinerek, “Burada değineceğimiz en önemli husus Mevlana Kalkınma Ajansı’nın yaptığı çalışmalardır. Genel politikaların kurumsal yansımalarından bir tanesi de bu ajanslarımızdır. 26 tane ajans kurduk. Bir tanesi de Konya ve Karaman illerimizi kapsayan Mevlana Kalkınma Ajansımız. Bu ajans çok sayıda iş yapıyor. Sadece para dağıtan, mali destek veren bir yapı değil. Eğer öyle algılarsak çok yanlış algılamış oluruz. Her şeyden önce bu bölgenin vizyonunu geliştirmeye çalışan, perspektifini, hedeflerini ortaya koymaya çalışan bu kapsamda bütün ilgili tarafları bir araya getiren bir yapı. Diğer taraftan bölgeyle ilgili analizler yapan, bilgiler üreten bir kurumsal yapı. Bilgi olmadan kalkınma olmaz. Analiz olmadan kendi potansiyelinizi detaylı bir şekilde araştırmadan kalkınma olmaz. Yatırım Destek ofisleri kanayla önemli çalışmalar yürütüyor. Ajansımızın yaptığı bölge planında yaptığı çalışmada bölge için belirlediği vizyon kaynaklarını etkin ve çevreye duyarlı kullanan sosyo kültürel yapısı güçlü rekabetçilik temelinde sürekli gelişen lider bir bölge olmak vardır vizyonunda. Burada da belirlediği çeşitli öncelikler var. Bölgeye 53 milyon liralık bir mali destek sağlamış durumda. 2 bin 262 proje teklifi alan ajansımız bunlardan 540 tanesine destek vermiş. Şuanda yeni olarak uygulamaya koyduğumuz iki tane teklif çağrımız var. Bunlardan birincisi bölgenin rekabet gücünün artırılması mali destek programımız ikincisi de turizme yönelik küçük ölçekli altyapı mali destek programımız. Bu iki mali destek için 20 milyon liralık bir kaynağı ajansımız ayırmış durumda. Bu çalışmalara başlamış durumdayız” diye konuştu.
Karaman Organize Sanayi Bölgesi Müteşebbis Heyeti Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Boynukalın da, “OSB uzun yıllardır ihracata dayalı bir sistemle büyümeye çalışıyor ve büyüyor. Fakat Organize Sanayi Bölgesi olarak biz katma değeri yüksek ürünler üretemiyoruz. Tabi esas konu bu yılın sonunda bitecek olan teşvik yasasının devam etmesini ve bu yasanın Karaman için çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum” dedi
Söz alan diğer işadamları da teşvik yasasının devam etmesi, dolar kuru gibi sektörel sıkıntılarını dile getirdiler.
Bakan Yılmaz da, 5084 sayılı yasanın geçmişte yatırım teşviki olarak ilan edildiğini hatırlatarak, “Yatırım yapan işletmeler için belli bir süre enerji, istihdam desteğini öngören bir sistemdi. Onun süresi doldu. O yatırımlar yapıldı. Küresel krizin etkilerini de dikkate alarak teşviğin süresini uzattık. Bu noktada bir yatırım teşvik sisteminden çıkıp bir işletme desteğine dönüştüğünü söylemek mümkün. Firmaların aslında talep ettikleri işletme desteği anladığım kadarıyla. Çünkü yatırım desteği zamanında verilmiş. 61 kriterde tüm illerimizi ölçtük. Gelişmişlik yönlerini ortaya çıkardık. Karaman 35’den 32. sıralara gelerek teşvikte üçüncü bölge desteği almaya hak kazandı. Benim yatırımcılardan isteğim yeni yatırımlara yönelmeleridir. İstihdam üzerindeki yükleri azaltmaya çalışalım diyorsunuz. Bu konuda biz de sizler kadar hassasız. Yükler hafiflediğinde istihdam da artacaktır. Teşvik konusunda tartışmaya gerek yok. Çünkü birden fazla yatırım teşvik sistemi kafaları karıştırır” dedi.
“KARAMAN’IN İHRACATTA 1 MİLYAR DOLARI HEDEFLEMESİ LAZIM” Bakan Yılmaz, Karaman’ın ihracatta başarılı bir olduğunu da ifade ederek 2002’de 36 milyon dolar olan ihracat rakamının bu sene 500 milyon dolara yaklaşacağını söyleyerek, “Türkiye ihracatından çok daha hızlı bir şekilde artmış. Türkiye ihracatını artırmış ama Karaman çok daha hızlı bir şekilde artırmış. On katından fazla bir artış sağlamış Karaman. Bunun için gerçekten Karaman’ı tebrik ediyorum. İnşallah katma değeri daha da yükselterek bu ihracat performansını devam ettirir. Artık Karaman’ın bir milyar dolar ihracatı hedeflemesi lazım. Yarısına ulaşmış durumda zaten. 9 Ayda 486 milyon dolar gözüküyor. 500 milyonu çok rahat aşacağız gibi gözüküyor. Bundan sonraki hedefimiz artık 1 milyar dolara ulaşmak diye düşünüyorum. Kümelenme bu noktada çok önemli. İş adamlarımız bir yandan rekabet edecekler, bir taraftan da işbirliği yapacaklar. İş birliği içinde rekabet diye bir kavram var. Rekabetçi ve işbirliği içerisindeki ülkelerin bugün yaptıklarını görüyoruz. Burada iyi bir kümelenme var. O kümelenmeyi hem rekabetle, hem işbirliğiyle birleştirdiğimizde katma değeri çok daha yüksek işler başaracağımıza yürekten inanıyorum” şeklinde konuştu.
Bakan Yılmaz toplantının ardından Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren bir ambalaj fabrikası, bir bisküvi fabrikası ve otomatik kapı sistemleri yapan bir firmayı ziyaret ederek incelemelerde bulundu .
Kaynak: İHA
Gelişmiş ülkeler trilyonlarca dolar karşılıksız para basıyor. Fakat buna rağmen krizi henüz tam aşabilmiş değiller. Bu ülkeler niçin açamıyorlar çünkü bu devletlere olan güven kaybolmuş durumda. Para bassalar da, çeşitli tedbir alsalar da piyasalar bu devletlere tam olarak güvenemiyor. Borç yükü altındalar. Çok sağlam ve orta vadede güven veren bir program ortaya koyamıyorlar. İnandırıcı politikalar izleyemiyorlar ve maalesef kriz devam ediyor. Etkileri de uzun süre devam edecek gibi görünüyor. Avrupa bu seneyi negatif etkilerle kapatacak. ABD’de büyüme hızı yavaşladı. Uzakdoğu’da yine hızlı büyüyen ülkeler büyüme hızlarından fedakarlık yapmak zorunda kaldılar. Çin’de dahi büyüme hızının düştüğünü görüyoruz” dedi.
“Dünyayı kasıp kavuran bu hadise içerisinde Türkiye’nin konumuna baktığımızda çok şükür en şanslı ülkelerden bir tanesiyiz” diyen Yılmaz, şunları kaydetti: “2009 yılında bir miktar elbette bizi de etkiledi. Fakat o tarihten buyana baktığımızda son 2 yılda yüzde 9.2 ve yüzde 8.5 olmak üzere çok yüksek büyüme hızları sağladık. Bu sene de çok şükür büyümemiz devam etti. Ayrıca bu yılki büyümemiz ihracat ağırlıklı bir büyüme oldu. Dünyadaki bu talep daralmasına rağmen bu sene inşallah iş adamlarımızın, sanayicimizin büyük başarısıyla 150 milyar doları aşacak ihracatımız. Türkiye bu ihracatıyla da büyümesine güç verdi bu yıl. Önümüzdeki dönem de orta vadeli programımıza göre önce yüzde 4 sonra yüzde 5 olmak üzere büyümemizi devam ettireceğiz. Biz hep şunun altını çiziyoruz. İstikrarlı ve sürdürülebilir bir büyüme sağlamak. 2023’e giderken istikrarlı bir şekilde büyümemizi devam ettireceğiz. Bunu yaparken ihracatımızı artıracağız. Özellikle ihracatımızı çeşitlendirmeliyiz. Avrupa’nın şu anda ihracatımızda payı yüzde 40’ların altına inmiş durumda. İhracatımızı bir böyle çeşitlendirmemiş olsaydık bugün Avrupa’da yaşanan kriz bizi çok daha derinden etkileyebilirdi. Demek ki doğru bir politika izlemişiz. Dünyada yaşanan krize rağmen Türkiye’nin büyümeye devam etmesi takdir edilmesi gereken bir konu. Siyaset kurumunun ekonomi için ne kadar önemli olduğunu aslında bu krizlerde bir kez daha görmüş olduk. Avrupa’daki krizlerin temeli de siyasi kaoslardan kaynaklanmaktadır. Türkiye artık kritik bir eşiğe gelmiş durumda. Kamusuyla, özel sektörüyle bugüne kadar alışılageldik yöntemlerle devam edersek geçmişteki başarıları sağlamamız mümkün değil. Yenilik yapmak durumundayız. Katma değeri daha yüksek ürünler üretmeliyiz. ARGE’ye daha fazla önem ve öncelik vermek zorundayız.” “MEVLANA KALKINMA AJANSI ÇOK SAYIDA İŞ YAPIYOR” Bakan Yılmaz, Karaman’la ilgili konulara da değinerek, “Burada değineceğimiz en önemli husus Mevlana Kalkınma Ajansı’nın yaptığı çalışmalardır. Genel politikaların kurumsal yansımalarından bir tanesi de bu ajanslarımızdır. 26 tane ajans kurduk. Bir tanesi de Konya ve Karaman illerimizi kapsayan Mevlana Kalkınma Ajansımız. Bu ajans çok sayıda iş yapıyor. Sadece para dağıtan, mali destek veren bir yapı değil. Eğer öyle algılarsak çok yanlış algılamış oluruz. Her şeyden önce bu bölgenin vizyonunu geliştirmeye çalışan, perspektifini, hedeflerini ortaya koymaya çalışan bu kapsamda bütün ilgili tarafları bir araya getiren bir yapı. Diğer taraftan bölgeyle ilgili analizler yapan, bilgiler üreten bir kurumsal yapı. Bilgi olmadan kalkınma olmaz. Analiz olmadan kendi potansiyelinizi detaylı bir şekilde araştırmadan kalkınma olmaz. Yatırım Destek ofisleri kanayla önemli çalışmalar yürütüyor. Ajansımızın yaptığı bölge planında yaptığı çalışmada bölge için belirlediği vizyon kaynaklarını etkin ve çevreye duyarlı kullanan sosyo kültürel yapısı güçlü rekabetçilik temelinde sürekli gelişen lider bir bölge olmak vardır vizyonunda. Burada da belirlediği çeşitli öncelikler var. Bölgeye 53 milyon liralık bir mali destek sağlamış durumda. 2 bin 262 proje teklifi alan ajansımız bunlardan 540 tanesine destek vermiş. Şuanda yeni olarak uygulamaya koyduğumuz iki tane teklif çağrımız var. Bunlardan birincisi bölgenin rekabet gücünün artırılması mali destek programımız ikincisi de turizme yönelik küçük ölçekli altyapı mali destek programımız. Bu iki mali destek için 20 milyon liralık bir kaynağı ajansımız ayırmış durumda. Bu çalışmalara başlamış durumdayız” diye konuştu.
Karaman Organize Sanayi Bölgesi Müteşebbis Heyeti Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Boynukalın da, “OSB uzun yıllardır ihracata dayalı bir sistemle büyümeye çalışıyor ve büyüyor. Fakat Organize Sanayi Bölgesi olarak biz katma değeri yüksek ürünler üretemiyoruz. Tabi esas konu bu yılın sonunda bitecek olan teşvik yasasının devam etmesini ve bu yasanın Karaman için çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum” dedi
Söz alan diğer işadamları da teşvik yasasının devam etmesi, dolar kuru gibi sektörel sıkıntılarını dile getirdiler.
Bakan Yılmaz da, 5084 sayılı yasanın geçmişte yatırım teşviki olarak ilan edildiğini hatırlatarak, “Yatırım yapan işletmeler için belli bir süre enerji, istihdam desteğini öngören bir sistemdi. Onun süresi doldu. O yatırımlar yapıldı. Küresel krizin etkilerini de dikkate alarak teşviğin süresini uzattık. Bu noktada bir yatırım teşvik sisteminden çıkıp bir işletme desteğine dönüştüğünü söylemek mümkün. Firmaların aslında talep ettikleri işletme desteği anladığım kadarıyla. Çünkü yatırım desteği zamanında verilmiş. 61 kriterde tüm illerimizi ölçtük. Gelişmişlik yönlerini ortaya çıkardık. Karaman 35’den 32. sıralara gelerek teşvikte üçüncü bölge desteği almaya hak kazandı. Benim yatırımcılardan isteğim yeni yatırımlara yönelmeleridir. İstihdam üzerindeki yükleri azaltmaya çalışalım diyorsunuz. Bu konuda biz de sizler kadar hassasız. Yükler hafiflediğinde istihdam da artacaktır. Teşvik konusunda tartışmaya gerek yok. Çünkü birden fazla yatırım teşvik sistemi kafaları karıştırır” dedi.
“KARAMAN’IN İHRACATTA 1 MİLYAR DOLARI HEDEFLEMESİ LAZIM” Bakan Yılmaz, Karaman’ın ihracatta başarılı bir olduğunu da ifade ederek 2002’de 36 milyon dolar olan ihracat rakamının bu sene 500 milyon dolara yaklaşacağını söyleyerek, “Türkiye ihracatından çok daha hızlı bir şekilde artmış. Türkiye ihracatını artırmış ama Karaman çok daha hızlı bir şekilde artırmış. On katından fazla bir artış sağlamış Karaman. Bunun için gerçekten Karaman’ı tebrik ediyorum. İnşallah katma değeri daha da yükselterek bu ihracat performansını devam ettirir. Artık Karaman’ın bir milyar dolar ihracatı hedeflemesi lazım. Yarısına ulaşmış durumda zaten. 9 Ayda 486 milyon dolar gözüküyor. 500 milyonu çok rahat aşacağız gibi gözüküyor. Bundan sonraki hedefimiz artık 1 milyar dolara ulaşmak diye düşünüyorum. Kümelenme bu noktada çok önemli. İş adamlarımız bir yandan rekabet edecekler, bir taraftan da işbirliği yapacaklar. İş birliği içinde rekabet diye bir kavram var. Rekabetçi ve işbirliği içerisindeki ülkelerin bugün yaptıklarını görüyoruz. Burada iyi bir kümelenme var. O kümelenmeyi hem rekabetle, hem işbirliğiyle birleştirdiğimizde katma değeri çok daha yüksek işler başaracağımıza yürekten inanıyorum” şeklinde konuştu.
Bakan Yılmaz toplantının ardından Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren bir ambalaj fabrikası, bir bisküvi fabrikası ve otomatik kapı sistemleri yapan bir firmayı ziyaret ederek incelemelerde bulundu .