Hatemi'nin Siyasi Müsteşarı Şeriati Açıklaması

Eman Nassar - Eski İran Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'nin Siyasi Müsteşarı Muhammed Şeriati, ''Suriye'de yaşananların mezhep çatışmasıyla ilgisinin olmadığını ve diğer Arap ülkelerinde yaşanan devrimlerden farksız olduğunu'' söyledi.

Şeriati, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Esed rejimini destekleyen Tahran yönetiminin tutumunu ''isabetsiz'' olarak nitelendirerek, ''Hatemi görevinde kalsaydı, İran'ın Suriye olaylarına ilişkin tutumu farklı olurdu'' dedi.

Ülkedeki kanın durdurulması için Suriye muhalefetiyle görüşülmesi gerektiğini ifade eden Şeriati, Ahmedinejat Hükümeti'nin ''Suriye politikasının halk desteğinden yoksun olduğunu, Suriye muhalefetinin de İran halkının desteğini alabilmek için gerekli çabayı sarf etmediğini'' ifade etti.

''ABD, Rusya ve Çin gibi küresel güçlerin gölgesinde Suriye muhalefetinin yalnız bırakıldığını'' savunan Şeriati, ''Suriyelilerin kanı caddelerde aktığı ve halkın da bunun karşısında mücadele verdiği sürece değişimin önü kapanmamıştır ve devrimciler kazanacaktır'' dedi.

Türkiye'nin Arap uyanışındaki rolüne değinen Şeriati, demokratik ilerlemenin ve ekonomik gelişmenin, Türkiye'nin bölgede örnek alınmasını sağladığını söyledi.

Siyasi Müsteşar Şeriati, şunları söyledi:

'' İran rejiminin, Esed rejimini desteklememesi, ülkedeki kanın durdurulması ve durumun değiştirilmesi için Suriye'nin iç dinamikleriyle de görüşmesi, yeni kanallar açması ve muhalefetle görüşme yallarının açılması gerekir. Suriye rejimini destekleyen İran tutumu, halk desteğinden yoksun. Gerek devrimin mezhepsel olmasını isteyen Suriye rejimi, gerekse Şiiliğe karşı olan Selefiliğe meyilli muhalefete karşı Ayetullahların suskun olmalarının sebebi, onların açısından bazı karışıklığın bulunmasıdır.

Başta dış müdahaleler olmak üzere ve Amerika, Avrupa, Rusya ve Çin gibi 'büyük güçlerin savaşı' diye nitelendirdiği bir takım karışık meselelerin gölgesinde Suriye devriminin başarısı konusunda görüş bildirmek mümkün değil. Suriyelilerin kanı caddelerde akıtıldığı ve halkın da bunun karşısında mücadele verdiği sürece değişikliğin önü kapanmamıştır ve devrimciler kazanacaktır.''

-''Kum'daki din adamları, baskılardan çekiniyor''-

İran Eski Kültür ve İrşad Bakanı Ataullah Muhacerani, Şii din alimlerinin Suriye'de yaşanan insanlık dramına sessiz kalmalarının ''geçmişte yaşadıkları olaylarından kaynaklandığını'' savundu.

Muhacerani, ''Kum'daki Ayetullahlar, Esed rejimine destek veren ve bu desteğini de her vesileyle açıkça belirten bir rejimde yaşıyor. Ayetullahlar, şu ana kadar Esed rejimine destek olduklarına dair bir açıklama yapmadı. Bu sessizliğin en büyük haykırış olduğunu düşünüyorum'' şeklinde konuştu.

Ayetullah Uzma Hüseyin Ali Munteziri ve Ayetullah Uzma Yusuf Sanii'nin muhalif görüşleri sebebiyle Kum'daki evlerinin ve ofislerinin basılması olaylarına değinen Muhacerani, ''Ayetullahlar, Esed rejimine destek olurlarsa halkın desteğini kaybedeceklerini, olmazlarsa da güvenlik güçleriyle sorun yaşayacaklarını düşünüyor'' değerlendirmesinde bulundu.

-Lübnanlı Şii alimler, Esed'e destek vermiyor-

Lübnan'da ''İran'dan bağımsız Şii taklid mercileri'' olarak tanınan Lübnan Şii Yüksek Konseyi üyeleri Ayetullah Ali Fadllallah, Muhammed Hasan el-Emin, Hani Fahs ve Şeyh Subhi Tufeyli de Suriye krizinde rejim muhaliflerini destekleyen açıklamalar yapmışlardı.

Suriye'de yaşanan gelişmeleri AA'ya değerlendiren El-Emin ile Esed karşıtı bildiri yayınlayan Hani Fahs, Rusya ve İran'ın ''Çıkarları için Şam yönetimine destek verdiğini'' iddia etmişti.

Ayetullah Seyyid Ali Fadlallah, Lübnan Şiilerinin azımsanamayacak bir kesiminin, Esed rejimine karşı Suriye halkını desteklediğini açıklamıştı.

Hizbullah'ın ilk Genel Sekreteri Tufeyli ise daha önce AA'ya yaptığı açıklamada, Suriye krizinde Beşşar Esed yönetiminin yanında saf tutulmasından dolayı Hizbullah kadrolarında görüş ayrılıkları yaşandığını aktarmış, Suriye muhalefetine destek mesajları vermişti.

Yayıncı: Eyüphan Kılıç
Kaynak: AA