Deniz Feneri Davası Savcıları İçin Beraat Talebi
Deniz Feneri e.V. bağlantılı soruşturmayı yürütürken 'resmi belgede sahtecilik ve görevde yetkiyi kötüye kullanma' iddiasıyla soruşturmadan alınan Cumhuriyet savcıları Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz hakkındaki davada savcılık makamı, esas hakkındaki mütalaasında sanıkların beraatini talep etti. Mahkeme, sanıklar hakkındaki kararını 14.30'da açıklayacak. Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin baktığı davanın Yargıtay Konferans Salonu'ndaki duruşmasına, sanıklar ve avukatlarıyla müdahil avukatları katıldı.
Duruşmayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Grup Başkan Vekili Emine Ülker Tarhan ve bazı milletvekilleri de izledi. Savcı, mütalaasında sanık savcılar için beraat istedi. Bu arada davada bir de ilk yaşandı. Hakim, ilk kez duruşmadan görüntü alınmasına izin verdi.
SORUŞTURMANIN GENİŞLETİLMESİ TALEBİNE RET Yargıtay savcısı, tanıkların dinlenmesi ve soruşturmanın genişletilmesi taleplerinde ise Adalet Bakanı Sadullah Ergin'le birlikte 17 ismin tanık olarak dinlenmesinin dosyanın aydınlatılmasına bir katkıda bulunmayacağı gerekçesiyle soruşturmanın genişletilmesi talebinin reddini istedi. Yargıtay 11. Ceza Dairesi heyeti de oy birliği ile tanıkların dava konusu suç dışında kaldığı ve bu hususların araştırılmasının davanın çözümüne bir katkıda bulunmayacağı anlaşıldığı gerekçesiyle oy birliğiyle talebi reddetti. Esas hakkındaki mütalaasını okuyan Yargıtay Cumhuriyet savcısı, sanıkların Deniz Feneri e.V. bağlantılı davada, mahkeme kararının bir kısmını kapatarak ilgili yerlere göndermesine ilişkin, yapılan araştırmada suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını belirterek, sanıkların beraatını talep etti. Savcı, esas hakkındaki mütalaasında, şunları kaydetti: “Sanık Nadi Türkaslan hakkındaki resmi belgede sahtecilik suçunun irdelenmesinde, sanığın mahkeme kararını beyazla silerek, fotokopi çektirerek uygulamaya gönderdiği anlaşılmaktadır. Sanık hakkındaki belgede sahtecilik suçunun irdelenmesinde, TCK’nın 204/2. maddesindeki suçun tanımı değerlendirilmeli. Sahtecilik için gerekli unsurlar yasada sıralanmıştır. Belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren kamu görevlisinin cezalandırılacağı belirtilmiştir. Suçun oluşması için belgenin aldatma yeteneğinin olması gerekir. Aldatma yeteneğinin olup olmadığı objektif ölçülere göre değerlendirilmeli. Belli sayıda güç ve kişiyi kandıracak nitelikte olmalıdır. Eylemin aldatma niteliği yoktur. Sahtecilik olması için çoğu insan için ilk bakışta anlaşılmayacak derecede değiştirilmiş olması gerekir.“
Duruşmada, sanıklar esas hakkındaki savunmalarını yapmaya başladı.
Sanık savcı Nadi Türkaslan, "Ben görevimi yaptığım için, birileri de görevlerini yaptığı için buradayım. Pişmanlık duymuyorum. Beratimi istiyorum." dedi.
Türkaslan, hakkında hükmün açıklanmasının ertelenmesi, paraya çevrilmesi hükümlerinin uygulanmasını istemediğini de belirtti.
Sanık savcı Abduvahap Yaren ise HSYK'nın soruşturma kararının yok hükmünde olduğu ve dava şartı bulunmadığı için düşmesi gerektiğini, savcının mütalaasına bu yönüyle katılmadığını, ancak suçun oluşmadığı sonucuna ise katıldığını söyledi.
Türkaslan gibi ceza ertelemesi değil de beraatini istediğini kaydetti.
Müdahil avukatlarının "Şurada oturan avukat" ifadesine tepki göstermesi üzerine de Yaren, "Otur yerine burası mahkeme. Senin şov yaptığın medya değil." ifadesini kullandı. Sanık savcı Tamöz de beraatini istedi. Tamöz, “Ülkemi ve insanımı seviyorum. Tüm amacım yasaları tarafsız ve bağımsız olarak uygulamak. Bu nedenle siyasi düşüncelerle hakkımızda soruşturma yaparak, bizi önünüze getiren meslektaşlarımıza kırgınım." sözlerini kaydetti.
KARAR 14.30’DA AÇIKLANACAK Daire, verilen aradan sonra avukatların süre verilmesi talebini reddetti ve duruşmaya devam edildi. Başkan Hüseyin Eken, sanıklara son sözlerini sordu. Türkaslan, "Beraatimi istiyorum, takdir yüce heyetin" dedi.
Sanık savcı Yaren, "Adil bir karar verilmesini istiyorum" derken, sanık Tamöz de "Takdir yüce heyetin" ifadelerini kullandı. Heyet savunmaları değerlendirip saat 14.30'da karar verecek .
SORUŞTURMANIN GENİŞLETİLMESİ TALEBİNE RET Yargıtay savcısı, tanıkların dinlenmesi ve soruşturmanın genişletilmesi taleplerinde ise Adalet Bakanı Sadullah Ergin'le birlikte 17 ismin tanık olarak dinlenmesinin dosyanın aydınlatılmasına bir katkıda bulunmayacağı gerekçesiyle soruşturmanın genişletilmesi talebinin reddini istedi. Yargıtay 11. Ceza Dairesi heyeti de oy birliği ile tanıkların dava konusu suç dışında kaldığı ve bu hususların araştırılmasının davanın çözümüne bir katkıda bulunmayacağı anlaşıldığı gerekçesiyle oy birliğiyle talebi reddetti. Esas hakkındaki mütalaasını okuyan Yargıtay Cumhuriyet savcısı, sanıkların Deniz Feneri e.V. bağlantılı davada, mahkeme kararının bir kısmını kapatarak ilgili yerlere göndermesine ilişkin, yapılan araştırmada suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını belirterek, sanıkların beraatını talep etti. Savcı, esas hakkındaki mütalaasında, şunları kaydetti: “Sanık Nadi Türkaslan hakkındaki resmi belgede sahtecilik suçunun irdelenmesinde, sanığın mahkeme kararını beyazla silerek, fotokopi çektirerek uygulamaya gönderdiği anlaşılmaktadır. Sanık hakkındaki belgede sahtecilik suçunun irdelenmesinde, TCK’nın 204/2. maddesindeki suçun tanımı değerlendirilmeli. Sahtecilik için gerekli unsurlar yasada sıralanmıştır. Belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren kamu görevlisinin cezalandırılacağı belirtilmiştir. Suçun oluşması için belgenin aldatma yeteneğinin olması gerekir. Aldatma yeteneğinin olup olmadığı objektif ölçülere göre değerlendirilmeli. Belli sayıda güç ve kişiyi kandıracak nitelikte olmalıdır. Eylemin aldatma niteliği yoktur. Sahtecilik olması için çoğu insan için ilk bakışta anlaşılmayacak derecede değiştirilmiş olması gerekir.“
Duruşmada, sanıklar esas hakkındaki savunmalarını yapmaya başladı.
Sanık savcı Nadi Türkaslan, "Ben görevimi yaptığım için, birileri de görevlerini yaptığı için buradayım. Pişmanlık duymuyorum. Beratimi istiyorum." dedi.
Türkaslan, hakkında hükmün açıklanmasının ertelenmesi, paraya çevrilmesi hükümlerinin uygulanmasını istemediğini de belirtti.
Sanık savcı Abduvahap Yaren ise HSYK'nın soruşturma kararının yok hükmünde olduğu ve dava şartı bulunmadığı için düşmesi gerektiğini, savcının mütalaasına bu yönüyle katılmadığını, ancak suçun oluşmadığı sonucuna ise katıldığını söyledi.
Türkaslan gibi ceza ertelemesi değil de beraatini istediğini kaydetti.
Müdahil avukatlarının "Şurada oturan avukat" ifadesine tepki göstermesi üzerine de Yaren, "Otur yerine burası mahkeme. Senin şov yaptığın medya değil." ifadesini kullandı. Sanık savcı Tamöz de beraatini istedi. Tamöz, “Ülkemi ve insanımı seviyorum. Tüm amacım yasaları tarafsız ve bağımsız olarak uygulamak. Bu nedenle siyasi düşüncelerle hakkımızda soruşturma yaparak, bizi önünüze getiren meslektaşlarımıza kırgınım." sözlerini kaydetti.
KARAR 14.30’DA AÇIKLANACAK Daire, verilen aradan sonra avukatların süre verilmesi talebini reddetti ve duruşmaya devam edildi. Başkan Hüseyin Eken, sanıklara son sözlerini sordu. Türkaslan, "Beraatimi istiyorum, takdir yüce heyetin" dedi.
Sanık savcı Yaren, "Adil bir karar verilmesini istiyorum" derken, sanık Tamöz de "Takdir yüce heyetin" ifadelerini kullandı. Heyet savunmaları değerlendirip saat 14.30'da karar verecek .