Bakan Eker Önce Müjde Verdi, Sonra Da Terör ve Şiddet Olaylarına Değindi
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Organize Sanayi Bölgesi`nin sorunları hakkında Diyarbakır`da bulunan iş adamları ve bazı STK temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda, hem müjdeler verdi hem de Diyarbakır`da gelişen olaylara değinerek veryansın etti.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Diyarbakır`da yatırımcılarla bir araya gelerek, Organize Sanayi Bölgesi`nin sorunları hakkında toplantı düzenledi. Valilik toplantı salonunda yapılan toplantıya Bakan Eker`in yanı sıra yardımcısı Kutbettin Arzu, Diyarbakır Milletvekilleri Oya Eronat, Süleyman Hamzaoğlu ve Vali Mustafa Toprak ile çok sayıda iş adamı katıldı. Bakan Eker ilk olarak iş adamlarına müjdeler vererek başladığı konuşmasında, Organize Sanayi Bölgesi`ne doğalgaz çekim işi içinistenilen parayı bulduklarını ve en kısa zamanda yapılacağını müjdeledi. Taşıma konusunda ise 2.1 kilometrelik bir tren rayı çekileceğini belirten Bakan Eker, "Doğalgaz yatırımcı için büyük öneme sahiptir. Bu konuda ihtiyaç duyduğumuz parayı aldık. Yaklaşık 4 milyon liralık bir ödenekle sorunu hallediyoruz. Bunun yanında demiryolu ve OSB`nin genişletilmesi için arazi tahsisine gidiliyor. Bu konuda Enerji Bakanımızla yaptığımız girişimler olumlu sonuçlandı" dedi
"SİVİL HAVAALANI BİNA İHALESİ 9 ŞUBAT`TA" Bakan Eker, Diyarbakır`ın en çok ihtiyaçlarından biri olan sivil havaalanının ihalesinin 9 Şubat tarihinde yapılacağını belirterek, "Sivil havaalanı terminal binası için yer belirleme yapıldı. Şimdi ise ihale sürecinde. 10 uçaklık apron yapımı ile ilgili ihale 9 Şubat 2012`de yapılacak. Bu havaalanı körüklü sistemle yapılacak, çünkü uluslararası havaalanları bu sistemle yapılıyor. İhalede bir problem çıkmazsa en kısa zamanda yapılacaktır" diyerek müjde verdi
Bakan Eker`e konuşmasının sonunda ise Diyarbakır`da meydana gelen olaylara ve ismini vermeden BDP`ye göndermeler yaptı. Bakan Eker, şiddet ve terörün sineye çekilecek bir durum olmadığını ve bunun sadece Diyarbakır`a değil çevre illere de zarar verdiğini belirterek, "Terör ve şiddet asla bir hak arama yöntemi değildir. Sen insanlara baskı yapıp, dükkanlarını kapattırıyorsun. Senedini ödeme diyorsun. Burada bu masanın etrafında bulunan iş dünyasının önde gelenleri sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Farklıdüşünceler olabilir. Tutupta, şiddet yolu ile benim gibi düşüneceksin demek terörün ta kendisidir. Silvan Barajı`nda daha temel atmadan gelip araçlarımızı yaktılar, niye bu bölgede işsizlik sorunu çözülmesin diye. Bunlara karşı bizim kesinlikle bu masanın etrafında olan ve olmayan bu ilin ekonomik müteşebbisleri dayanışma içerisinde seslerini yükselterek karşı durmaları gerekiyor. Şiddet ve terör tasvip edilecek sineye çekilecek bir şey değildir, hepimize zarar veriyor. Aynı etnik menşeiye sahipinsanları bile tahammül etmiyorlar. Bunu da baskı ve şiddetle yapıyorlar" dedi
"TV KANALLARI DİYARBAKIR DENİLİNCE TAŞ, MOLOTOF VE OLAYLARDAN BAHSEDİYOR" Devlet kanalları dahil bütün televizyon kanallarının Diyarbakır denilince taş, molotof ve olaylardan bahsettiğini belirten Eker, "Dışarıdan bakıldığında Diyarbakır`ın ismi geçer geçmez bütün kanallar, kamu kanalları da dahil hoş olmayan manzaraları gösteriyorlar. Neredeyse Diyarbakır`ın ismini, molotofla, taşla, panzerle, şiddetle, çığlıklarla, gözyaşları ile anılır hale getiriyor ve insanlar farkında olmadan Diyarbakır`ın adı geçtiğinde bunlar veriliyor. Neredeyse hava durumundan bile bahsederken bugörüntüleri verecekler. Bunlar hem Diyarbakır`ın ismine, tarihine, medeniyet merkezi olma özelliğine haksızlıktır hem de burada iş yapmak isteyen yatırımcıları gerçekte engelleyici bir durum ortaya çıkartıyor. Bu nedenle hepimizin bu konuda biraz daha duyarlı olması ve sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Hem o görüntülere fırsat vermememiz hem de o görüntülerin oluşmasına sebep olan politik birtakım yönlendirmelerin ya da tavırların karşısında durmamız lazım. Cesaret bunun içindir, bazen insan ömründebir kere cesur durmak gerekiyor böyle zamanlar vardır ve yok arkadaş siyasi görüş başka ama terör ve şiddetle, zorla kepenk kapatma ve ekmek kazanmasına mani olmakla Diyarbakır`ı anılır olmaktan çıkartmamız lazım" dedi.
Kaynak: İHA
"SİVİL HAVAALANI BİNA İHALESİ 9 ŞUBAT`TA" Bakan Eker, Diyarbakır`ın en çok ihtiyaçlarından biri olan sivil havaalanının ihalesinin 9 Şubat tarihinde yapılacağını belirterek, "Sivil havaalanı terminal binası için yer belirleme yapıldı. Şimdi ise ihale sürecinde. 10 uçaklık apron yapımı ile ilgili ihale 9 Şubat 2012`de yapılacak. Bu havaalanı körüklü sistemle yapılacak, çünkü uluslararası havaalanları bu sistemle yapılıyor. İhalede bir problem çıkmazsa en kısa zamanda yapılacaktır" diyerek müjde verdi
Bakan Eker`e konuşmasının sonunda ise Diyarbakır`da meydana gelen olaylara ve ismini vermeden BDP`ye göndermeler yaptı. Bakan Eker, şiddet ve terörün sineye çekilecek bir durum olmadığını ve bunun sadece Diyarbakır`a değil çevre illere de zarar verdiğini belirterek, "Terör ve şiddet asla bir hak arama yöntemi değildir. Sen insanlara baskı yapıp, dükkanlarını kapattırıyorsun. Senedini ödeme diyorsun. Burada bu masanın etrafında bulunan iş dünyasının önde gelenleri sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Farklıdüşünceler olabilir. Tutupta, şiddet yolu ile benim gibi düşüneceksin demek terörün ta kendisidir. Silvan Barajı`nda daha temel atmadan gelip araçlarımızı yaktılar, niye bu bölgede işsizlik sorunu çözülmesin diye. Bunlara karşı bizim kesinlikle bu masanın etrafında olan ve olmayan bu ilin ekonomik müteşebbisleri dayanışma içerisinde seslerini yükselterek karşı durmaları gerekiyor. Şiddet ve terör tasvip edilecek sineye çekilecek bir şey değildir, hepimize zarar veriyor. Aynı etnik menşeiye sahipinsanları bile tahammül etmiyorlar. Bunu da baskı ve şiddetle yapıyorlar" dedi
"TV KANALLARI DİYARBAKIR DENİLİNCE TAŞ, MOLOTOF VE OLAYLARDAN BAHSEDİYOR" Devlet kanalları dahil bütün televizyon kanallarının Diyarbakır denilince taş, molotof ve olaylardan bahsettiğini belirten Eker, "Dışarıdan bakıldığında Diyarbakır`ın ismi geçer geçmez bütün kanallar, kamu kanalları da dahil hoş olmayan manzaraları gösteriyorlar. Neredeyse Diyarbakır`ın ismini, molotofla, taşla, panzerle, şiddetle, çığlıklarla, gözyaşları ile anılır hale getiriyor ve insanlar farkında olmadan Diyarbakır`ın adı geçtiğinde bunlar veriliyor. Neredeyse hava durumundan bile bahsederken bugörüntüleri verecekler. Bunlar hem Diyarbakır`ın ismine, tarihine, medeniyet merkezi olma özelliğine haksızlıktır hem de burada iş yapmak isteyen yatırımcıları gerçekte engelleyici bir durum ortaya çıkartıyor. Bu nedenle hepimizin bu konuda biraz daha duyarlı olması ve sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Hem o görüntülere fırsat vermememiz hem de o görüntülerin oluşmasına sebep olan politik birtakım yönlendirmelerin ya da tavırların karşısında durmamız lazım. Cesaret bunun içindir, bazen insan ömründebir kere cesur durmak gerekiyor böyle zamanlar vardır ve yok arkadaş siyasi görüş başka ama terör ve şiddetle, zorla kepenk kapatma ve ekmek kazanmasına mani olmakla Diyarbakır`ı anılır olmaktan çıkartmamız lazım" dedi.