Denktaş, Mazlum Milletlerin Umudu Olmuşturtbmm
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bütün bir ömrü halkının özgürlük ve eşitlik mücadelesine adamış olan Rauf Denktaş`ın, dünyadaki tüm mazlum milletlerin de umudu olduğunu belirterek, ``Çünkü O direnmenin, mücadele etmenin ve dava adamı olmanın sembolüydü.
O`na bu özellikleri ile bütün bir dünya saygı ile bakmaktadır`` dedi.
Arınç, TBMM Genel Kurulunda, AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ`ın Denktaş ile ilgili gündemdışı konuşmasına Hükümet adına yanıt verdi. Kardeş ülke KKTC`nin Denktaş`ı bugün son yolculuğuna uğurladığını belirten Arınç, törene katılanları tek tek saydı.
Arınç, ``O her şeyden önce bir vatan severdi. Yaşadığı adaya, yani ülkesine, milletine düşkün bir liderdi. Milleti de büyük bir vefa göstererek tek vücut olarak son kez onun için bugün meydanlardaydı. Eminim ki Kıbrıs adası, bugüne kadar böylesine bir kalabalık, böylesine büyük bir sevgi seline şahit olmamıştır. Tarihte iz bırakan liderler böyledir. Yalnızca yaşadıkları ve muktedir oldukları dönemlerde değil her zaman saygı ile anılırlar. Rauf Denktaş da böyle bir liderdir. O verdiği mücadele ile daha yaşadığı dönemde, tarihe damgasını vurmuş bir liderdir`` dedi.
Denktaş`ın, mücadele ile geçen hayatının daha bir buçuk yaşında annesini kaybettiği gün başladığını ve son nefesini verene kadar devam ettiğini anlatan Arınç, baskı ve asimilasyon politikalarıyla yok edilmeye çalışılan bir toplumun içerisinden çıktığını, ezilen toplumun sesi olduğunu kaydetti.
Savcılık cübbesini bir tarafa bırakıp halkının arasına dönerek, Kıbrıs`ta Rumların yapmış olduğu baskı ve zulmü tüm dünyaya duyurmak için adeta seferber olduğunu ifade eden Arınç, şöyle konuştu:``Halkının haklı davası için kimi zaman `Toros` kod adlı bir mukavemetçi, kimi zaman uluslararası arenada `çetin ceviz` olarak mücadele veren bir diplomat, kimi zaman da `usta` bir siyasetçi kimliği ile ortaya çıkmıştır. Sürgünler, yasaklar, hapis cezaları, üzerine doğrultulan silahlar O`nun sesini susturamamıştır. Çünkü O milletinin sesiydi. Sonunda her haklı talep gibi o ses karşılık buldu ve Kıbrıs Türk Halkı devletlerine kavuştu. 1983 yılında Kurulan KKTC bugün bütün dünyaya rağmen, bütün haksız ambargolara rağmen 29 yılı geride bıraktı.
Bütün bir ömrü halkının özgürlük ve eşitlik mücadelesine adamış olan Rauf Denktaş, dünyadaki tüm mazlum milletlerin de adeta umudu olmuştur. Çünkü O direnmenin, mücadele etmenin ve dava adamı olmanın sembolüydü. Ona bu özellikleri ile bütün bir dünya saygı ile bakmaktadır. `-``Hoş seda bırakarak aramızdan ayrıldı``Arınç, Rauf Denktaş`ının Türkiye`de ve Türk milletindeki yeri ise daha başka olduğunu belirterek, ``Bizim milletimiz O`nu kendisinden bir parça olarak görür. Kıbrıs Türkleri kendi evlatları olarak bilir. Onların verdiği özgürlük ve bağımsızlık mücadelesini kendi varlık mücadelesine eş sayar`` dedi.
Rauf Denktaş`ın imkansızlıklar içerisinde bir varoluş destanı yazdığını, en büyük amacının KKTC`yi kurmak ve yaşat olduğunu, sonunda da bunu başardığını ifade eden Arınç, ``O devlet adamlığının yanı sıra renkli bir kişiliğe de sahipti. Esprili üslubu halka yakın duruşu ile bir halk adamıydı. Eşine, ailesine düşkün, üç çocuğunu elleriyle toprağa vermiş acılı bir babaydı. Sergiler açacak kadar profesyonel fotoğraf sanatçısıydı. Sonunda bu gökkubbe altında hoş bir seda bırakarak aramızdan ayrıldı`` diye konuştu.
Bugüne kadar TBMM`yi ziyaret ederek Genel Kurulda konuşma yapmış 50`ye yakın devlet ve parlamento başkanı bulunduğunu hatırlatan Arınç, bunların arasında en çok Genel Kurula gelip Kıbrıs davasını anlatanın Denktaş olduğunu söyledi. Denktaş`ın, TBMM Genel Kurulunda 1993, 1997, 1998, 1999, 2001, 2003 ve 2004 tarihlerinde ziyaret ederek Genel Kurula hitap ettiğine işaret eden Arınç, Kıbrıs davasının başlangıcından bugüne kadar en güzel şekilde tahlil eden, çekilen sıkıntıları, acıları mücadeleleri birinci ağızdan konuşmasıyla ortaya koyanın Denktaş olduğunu kaydetti.
Milletvekillerinin bunları TBMM tutanaklarından çıkartıp, okuyup incelemelerinin çok faydalı olacağını belirten Arınç, Denktaş`ın Meclisteki konuşmasından bir paragrafı okudu.
Arınç, konuşmasını, ``Merhum Rauf Denktaş`ın bugüne kadarki vermiş olduğu mücadelesinden dolayı aziz hatırası önünde bir kez daha saygı ile eğiliyor, Türkiye Cumhuriyeti olarak bıraktığı emanete sonsuza kadar sahip çıkacağımızı bildiriyorum. Allah`tan rahmet, acılı eşine, çocuklarına ve Kıbrıs Türk Halkına ve milletimize başsağlığı dileklerimi iletiyorum`` diyerek bitirdi.
Kaynak: AA
Arınç, TBMM Genel Kurulunda, AK Parti Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ`ın Denktaş ile ilgili gündemdışı konuşmasına Hükümet adına yanıt verdi. Kardeş ülke KKTC`nin Denktaş`ı bugün son yolculuğuna uğurladığını belirten Arınç, törene katılanları tek tek saydı.
Arınç, ``O her şeyden önce bir vatan severdi. Yaşadığı adaya, yani ülkesine, milletine düşkün bir liderdi. Milleti de büyük bir vefa göstererek tek vücut olarak son kez onun için bugün meydanlardaydı. Eminim ki Kıbrıs adası, bugüne kadar böylesine bir kalabalık, böylesine büyük bir sevgi seline şahit olmamıştır. Tarihte iz bırakan liderler böyledir. Yalnızca yaşadıkları ve muktedir oldukları dönemlerde değil her zaman saygı ile anılırlar. Rauf Denktaş da böyle bir liderdir. O verdiği mücadele ile daha yaşadığı dönemde, tarihe damgasını vurmuş bir liderdir`` dedi.
Denktaş`ın, mücadele ile geçen hayatının daha bir buçuk yaşında annesini kaybettiği gün başladığını ve son nefesini verene kadar devam ettiğini anlatan Arınç, baskı ve asimilasyon politikalarıyla yok edilmeye çalışılan bir toplumun içerisinden çıktığını, ezilen toplumun sesi olduğunu kaydetti.
Savcılık cübbesini bir tarafa bırakıp halkının arasına dönerek, Kıbrıs`ta Rumların yapmış olduğu baskı ve zulmü tüm dünyaya duyurmak için adeta seferber olduğunu ifade eden Arınç, şöyle konuştu:``Halkının haklı davası için kimi zaman `Toros` kod adlı bir mukavemetçi, kimi zaman uluslararası arenada `çetin ceviz` olarak mücadele veren bir diplomat, kimi zaman da `usta` bir siyasetçi kimliği ile ortaya çıkmıştır. Sürgünler, yasaklar, hapis cezaları, üzerine doğrultulan silahlar O`nun sesini susturamamıştır. Çünkü O milletinin sesiydi. Sonunda her haklı talep gibi o ses karşılık buldu ve Kıbrıs Türk Halkı devletlerine kavuştu. 1983 yılında Kurulan KKTC bugün bütün dünyaya rağmen, bütün haksız ambargolara rağmen 29 yılı geride bıraktı.
Bütün bir ömrü halkının özgürlük ve eşitlik mücadelesine adamış olan Rauf Denktaş, dünyadaki tüm mazlum milletlerin de adeta umudu olmuştur. Çünkü O direnmenin, mücadele etmenin ve dava adamı olmanın sembolüydü. Ona bu özellikleri ile bütün bir dünya saygı ile bakmaktadır. `-``Hoş seda bırakarak aramızdan ayrıldı``Arınç, Rauf Denktaş`ının Türkiye`de ve Türk milletindeki yeri ise daha başka olduğunu belirterek, ``Bizim milletimiz O`nu kendisinden bir parça olarak görür. Kıbrıs Türkleri kendi evlatları olarak bilir. Onların verdiği özgürlük ve bağımsızlık mücadelesini kendi varlık mücadelesine eş sayar`` dedi.
Rauf Denktaş`ın imkansızlıklar içerisinde bir varoluş destanı yazdığını, en büyük amacının KKTC`yi kurmak ve yaşat olduğunu, sonunda da bunu başardığını ifade eden Arınç, ``O devlet adamlığının yanı sıra renkli bir kişiliğe de sahipti. Esprili üslubu halka yakın duruşu ile bir halk adamıydı. Eşine, ailesine düşkün, üç çocuğunu elleriyle toprağa vermiş acılı bir babaydı. Sergiler açacak kadar profesyonel fotoğraf sanatçısıydı. Sonunda bu gökkubbe altında hoş bir seda bırakarak aramızdan ayrıldı`` diye konuştu.
Bugüne kadar TBMM`yi ziyaret ederek Genel Kurulda konuşma yapmış 50`ye yakın devlet ve parlamento başkanı bulunduğunu hatırlatan Arınç, bunların arasında en çok Genel Kurula gelip Kıbrıs davasını anlatanın Denktaş olduğunu söyledi. Denktaş`ın, TBMM Genel Kurulunda 1993, 1997, 1998, 1999, 2001, 2003 ve 2004 tarihlerinde ziyaret ederek Genel Kurula hitap ettiğine işaret eden Arınç, Kıbrıs davasının başlangıcından bugüne kadar en güzel şekilde tahlil eden, çekilen sıkıntıları, acıları mücadeleleri birinci ağızdan konuşmasıyla ortaya koyanın Denktaş olduğunu kaydetti.
Milletvekillerinin bunları TBMM tutanaklarından çıkartıp, okuyup incelemelerinin çok faydalı olacağını belirten Arınç, Denktaş`ın Meclisteki konuşmasından bir paragrafı okudu.
Arınç, konuşmasını, ``Merhum Rauf Denktaş`ın bugüne kadarki vermiş olduğu mücadelesinden dolayı aziz hatırası önünde bir kez daha saygı ile eğiliyor, Türkiye Cumhuriyeti olarak bıraktığı emanete sonsuza kadar sahip çıkacağımızı bildiriyorum. Allah`tan rahmet, acılı eşine, çocuklarına ve Kıbrıs Türk Halkına ve milletimize başsağlığı dileklerimi iletiyorum`` diyerek bitirdi.