Taziye çadırını ve kaymakamı ziyaret etti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Irak sınırındaki olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye ziyaretinde bulundu.

Taziye çadırını ve kaymakamı ziyaret etti
ılıçdaroğlu, “35 yurttaşımızın göz göre göre hayatını kaybetmesi, kolay affedilecek bir olay değildir. Bu olayın TBMM'de ve başka alanlarda da takipçisi olacağız, ta ki olay aydınlatılıncaya kadar” dedi.

Kılıçdaroğlu, Gülyazı köyüne gelerek, taziye için kurulan çadırda Irak sınırındaki olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diledi.

Ailelerin büyük bir acı yaşadığını, ateşin düştüğü yeri yaktığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Biz ne kadar desek ki, 'üzüntülüyüz, acılıyız', anne ve babaların acısını dindiremeyiz. Allah kimseye evlat acısı vermesin. Ölenler bizim evlatlarımız” dedi.

Nerede bir acı varsa, nerede bir insan hakkı ihlali varsa onun karşısında olmak isteyeceklerini belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “İnsan, Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır. O varlığa her zaman, her ortamda düşüncesiyle, kimliğiyle saygı göstermek, siyasetçinin de devletin de herkesin de görevidir. Gönlüm sizinle beraberdir. Bu acılar hepimizin ortak acısıdır. Onun için buraya geldim. Onlar bizim evlatlarımız, bizim çocuklarımızdır. O çocuklara sahip çıkmak hepimizin görevidir. Onlar, hak etmedikleri şekilde hayatlarını kaybettiler. Bunun takipçisi olacağız. 35 yurttaşımızın göz göre göre hayatını kaybetmesi kolay affedilecek bir olay değildir. Bu olayın TBMM'de ve başka alanlarda da takipçisi olacağız, ta ki olay aydınlatılıncaya kadar. Önce acılı ailelere, Şırnaklılara ve tüm yurttaşlarımıza başsağlığı diliyorum. Acınızı paylaşıyorum. Burada olmaktan ötürü mutluluğumu da ifade etmek istiyorum. Acılar, bazen toplumların kaynaşmasına yol açar. O acılar, toplumun her kesiminde duyulan acılardır. Nasıl sevinçlerimizde berabersek, acılarımızda da beraber olacağız. Acılarımızı, bölüşeceğiz, paylaşacağız ki daha az hissedelim. Bir ozanımızın dediği gibi, 'acıyı bal eyledik'. Acıyı yeri geldiğinde bal eyleyeceğiz, ama mutlaka bunların sorumlularının bulunup ortaya çıkarılmalarını sağlayacağız.”

Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından, önce taziye çadırındaki erkeklere ellerini sıkarak başsağlığı diledi, ardından taziye çadırından çıkıp, kadınların bulunduğu bölüme giderek başsağlığı dileğinde bulundu. Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcıları Gürsel Tekin, Sezgin Tanrıkulu ve bazı milletvekilleriyle köyden ayrıldı.

Bu arada, BDP Grup Başkanvekili ve Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan da Kılıçdaroğlu ve beraberindekilerin taziye için Gülyazı köyüne gelmelerinden duyduğu memnuniyeti ifade etti. Kaplan, kısa bir konuşmanın ardından Şırnak'a gelişinde trafik kazası geçiren Gürsel Tekin'e geçmiş olsun dileklerini iletti.

Uludere Kaymakamını da ziyaret etti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Irak sınırındaki olayda hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye ziyaretinde bulunduğu sırada saldırıya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'u ziyaret etti.

Gülyazı köyünden karayoluyla Şırnak'a geçen Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nu, Şırnak Valisi Vahdettin Özkan karşıladı. Kılıçdaroğlu, Irak sınırındaki olayda hayatını kaybeden 35 kişinin yakınlarına taziye ziyaretinde bulunduğu sırada bir grubun saldırısına uğrayan Kaymakam Naif Yavuz'u dinlendiği otel odasında ziyaret etti.

Kılıçdaroğlu, Yavuz'a geçmiş olsun dileğinde bulunarak, ''Üzüldük gerçekten, olmaması gereken bir şey. Gürsel bey de yolda dedi ki; 'Böyle şey olmaz. Devletin Kaymakamı oraya gelmiş, baş sağlığı dilediğinde bulunuyor.' Olmaması gerekiyor ama işte toplum psikolojisi. Maalesef tatsız olaylar, böyle zaman zaman oluyor'' dedi.

Kaymakam Yavuz da kendisine saldıranların cenaze sahipleri olmadığını söyledi. Yavuz, kendisinin otopsi gününde bile cenaze sahipleriyle birlikte olduğunu, konuştuğunu ve beraber ağladığını anlattı.

Cenaze sahiplerinin kendisini buyur ettiğini ifade eden Yavuz, şöyle dedi:

''Ben de bu bölgenin insanıyım. Taziyelerde düşman bile gelse, adam öldüren kişi bile gelse karşılanır, ağırlanır ve güvenli bir şekilde gönderilir. Taziye sahipleri bizi o şekilde ağırladılar. Tabi üzüntü verici bir şey. İki gün boyunca o çocuklara, o insanlara ağladık, tanıdığım insanlar. Bu cenazeler bizim cenazemizdi, cenazelerimize sahip çıkmak zorundaydık. Bu görevle gittik, hem insani hem de görev bilinciyle. Olmaması gereken bir durum.''

Genel Başkan Kılıçdaroğlu, validen sonra kaymakamın bölgenin yetkilisi olduğunu kaydederek, Yavuz'a, ''Kafanıza dikiş atıldı mı?'' diye sordu, Yavuz da, ''evet'' diye yanıtladı.

Daha sonra görüşme basına kapalı gerçekleşti.