S1 Suikast Listesinde Yer Alan Asker Sanıklar Savunma Yapıyor

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi`nde görülen Ergenekon ana davasının 137. duruşmasında CHP Milletvekili Mustafa Balbay, Gazeteci Tuncay Özkan, Özel Harekat Dairesi Başkan vekili İbrahim Şahin ve emekli Albay Hasan Atilla Uğur`un da aralarında bulunduğu 16 tutuklu sanık ile 9 tutuksuz sanık hazır bulundu. Tutuksuz sanık Yalçın Küçük, Oda TV soruşturmasına ilişkin dava kapsamında tutuklu bulunduğu için tutuklu sanıklar arasında yer aldı. Tutuklu sanıklardan Başkent üniversitesi kurucu rektörü Mehmet Haberal, eski Jandarma İstihbarat Dairesi Başkanı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, eski İnönü Üniversitesi rektörü Fatih Hilmioğlu, Mustafa Dönmez ve Oğuz Bulut ise duruşmaya katılmadı.

Eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili tutuklu sanık İbrahim Şahin`in evinde ele geçirilen tedhiş raporu içindeki S1 suikast timinde isimleri geçen asker sanıklardan Astsubay Kıdemli Üstçavuş İlhan Bulayir`in savunması ile duruşmaya başlandı. Bulayır, savunmasında yıllarca Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde terörle mücadele görevlerinde bulunduğunu söyledi. Bulayır`ın kısa bir süre savunma yapmasının ardından Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, "Avukatınız bir mazeret dilekçesi göndermiş. Sizin savunmanızın öğleden sonra alınmasını istediğini belirtiyor. İsterseniz savunmanıza devam edebilir ya da avukatınızın talebine uyup kendisi geldiğinde savunmanızı yapabilirsiniz." şeklinde uyarıda bulundu. Özese`nin, avukatının yokluğunda savunma yapmak isteyip istemediği sorulan Bulayır, savunmasına devam edeceğini söyledi.

S1 suikast timi listesinin asker kanadına adam temin ettiği ileri sürülen tutuklu sanık Taylan Özgür Kırmızı ile sadece bir telefon konuşmalarının dava dosyasında delil olarak yer aldığını belirten Bulayır, bu görüşmede konusu suç olan hiçbir görüşme yapmadıklarını iddia etti. Kırmızı`nın kendisine Genelkurmay`a tayinlerinin çıkabileceğini söyleyerek o birlik içinde beraber görev yapmak isteyip istemediğini sorduğunu söyleyen Bulayır, "Ben de seve seve kabul edebileceğimi söyledim." dedi. Bulayır, "Tokat`ta birlikte çalışırken Taylan Özgür Kırmızı benim komutanımdı. Oradan tanışıyoruz." dedi. Sanık Bulayır, sanıklardan Taylan Özgür Kırmızı tarafından cep telefonuna, "Bu olaydan eşine bile bahsetme." şeklinde gönderilen mesaj konusunda da hiçbir fikri olmadığını öne sürdü.

Kimlik bilgilerinin S1 suikast listesinde yer alması konusunda ise Bulayır, "Taylan Özgür Kırmızı sonuçta benim komutanım. Benim kimlik bilgilerimi Tokat`ta beraber görev yaptığımız birlikte görevli Astsubay Erdal Börtüoğlu`ndan bilgim olmadan alıp İbrahim Şahin`e vermiştir. Bu durumdan benim haberim yok." ifadesini kullandı.

Tutuklu sanıklardan Fatma Cengiz`e ait bir telefon konuşma tapesinde "İlhan ağabey" diye bahsettiği kişinin kendisi olduğu iddia edilerek aleyhine delil olarak dosyaya konulduğunu öne süren Bulayır, "Sanki Türkiye`de benden başka İlhan yokmuş gibi benden bahsettiğine kanaat getirilmiş. Ben Fatma Cengiz`i buraya gelene kadar tanımıyordum." diye konuştu.

İddia edilen S1 yapılanmasından bilgisi olmadığını öne süren Bulayır, kimin, ne amaçla hazırladığı konusunda bilgiye sahip olmadığını söyledi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde terörle mücadele konusunda görev yaparken yaralandığını ve gazi olduğunu ifade eden Bulayır, konusu suç teşkil edecek kanunsuz hiçbir yapılanma içerisinde yer almadığını, bu konuda kimseden talimat almadığını ve hakkında suçlamaları kabul etmediğini iddia etti.
Savunmasının ardından Bulayır`ın soruşturma aşamasında verdiği ifadeler okundu. Bulayır`ın, bu ifadelerin doğru olduğunu belirtmesinin ardından avukatı hazır olmadığı için çapraz sorgusunun avukatı geldikten sonra yapılmasına karar verdi.

Sanık Bulayır`ın ardından tutuksuz sanıklardan Onur Özdemir`in savunması alındı. İddianamede suç tarihi olarak belirtilen 2008 yılında öğrenci olduğunu belirten Özdemir, hakkında iddia edilen suçlamaları reddetti.