Evliya Çelebi casusluk yapmış

Ünlü seyyah Evliya Çelebi Viyana kuşatması öncesinde bir casus gibi çalışarak Osmanlı'ya gerekli bilgileri aktarmış.

Evliya Çelebi casusluk yapmış
Doç. Dr. Nurettin Gemici, ünlü seyyahın Viyana kuşatması öncesinde bir casus gibi çalışarak Osmanlı'ya gerekli bilgileri aktardığını söyledi.

Evliya Çelebi'nin 400. doğum yılı dolayısıyla düzenlenen konferansta konuşan Doç. Dr. Nurettin Gemici, ünlü seyyahın Viyana kuşatması öncesinde bir casus gibi çalışarak Osmanlı'ya gerekli bilgileri aktardığını söyledi.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Kültür Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Araştırma Merkezi ile Bursa Valiliği iş birliğiyle Gönlüferah Otel'de düzenlenen konferansta, Evliya Çelebi'nin hayatı ele alındı. Birçok bilim adamının konuşmacı olarak katıldığı konferansta, Evliya Çelebi'nin çeşitli yönleri tartışıldı.

Doç. Dr. Nurettin Gemici, "Evliya Çelebi'nin gözüyle Viyana ve fethine dair düşünceler" başlıklı konuşmasında, Evliya Çelebi'nin savaş öncesindeki incelemelerinin Türk tarihine ışık tutacak değerde olduğunu belirti. Evliya Çelebi'nin, Viyana'daki Berç Kalesi'nin kuşatılması öncesinde yaşanan başarısızlığın sebeplerinden bahsettiğini, Tatarların düşman safında yer aldığı bilgisine seyahatnamesinde yer verdiğini anlatan Gemici, ünlü seyyahın bu durumdan büyük üzüntü duyduğunu kaydetti.

Gemici, Evliya Çelebi'nin Osmanlı Devleti'ne kuşatma için lazım olacak bilgileri aktardığını ve bir anlamda casusluk yaptığını belirterek, "Evliya Çelebi bir casus gibi Osmanlı'ya gerekli bütün bilgileri aktarmıştır. Ancak bu yanlış anlaşılmasın çünkü o dönemlerde bu çok normal bir şeydi. Osmanlı'daki yabancı tüccarlar da zaman zaman gerekli bilgileri kendi ülkelerine aktarıyorlardı. Hatta Evliya Çelebi, seyahatnamesinde, elindeki tespihle attığı adımları sayarak stratejik noktaların mesafelerini
hesapladığını, bunu da devlete aktardığını bildiriyor" diye konuştu.

Prof. Dr. Tahsin Cemil ise, Evliya Çelebi'nin Romanya intibaları hakkında konuştu. Seyahatnamelerin o dönemde sadece Yahudi ve Hıristiyanlar tarafından yazılabileceği düşüncesinin Evliya Çelebi ile yıkıldığını hatırlatan Cemil, Evliya Çelebi'nin Romanya ziyaretlerinin 400 sayfalık bir kitap teşkil ettiğini, o dönemdeki Romanya hakkında önemli bilgiler verdiğini söyledi.

Cemil, Evliya Çelebi'nin Romanya'da bulunduğu süre zarfında insanlar arasındaki dil ve kültür farkından hiç bahsetmediğini, Rumenlerle çok iyi dostluklar kurduğunu sözlerine ekledi.

Doç. Dr. Gülgün Uyar, Evliya Çelebi'nin Bağdat seyahati hakkında bilgi vererek ehl-i beyt ile ilgili kısımların Seyahatname'nin büyük bir bölümünü oluşturduğunu anlattı. Seyahatname'de anlatılan hikayelerin büyük kısmının ehl-i beyt türbeleriyle ilgili olduğunu hatırlatan Uyar, Sultan Süleyman ve Murat Han'ın türbeleri ziyaret edip tamir ettirdiğini Evliya Çelebi sayesinde öğrendiğimizi bildirdi.

Hırvat tarihçi Dr. Marta Andric ise, Evliya Çelebi'nin Hırvatistan'ı 9 sefer ziyaret ettiğini, Yugoslavya'da Evliya Çelebi'nin olayları çok abartan, tarihçilikten uzak bir şahıs olarak tanındığını belirtti. Yugoslavya'da Osmanlı'ya karşı olumsuz bir bakış açısı olduğunu, bu yüzden Evliya Çelebi hakkındaki bu kanaatin yadırganmaması gerektiğini söyleyen Andric, Seyahatname'nin ilk kez 1954 yılında Yugoslavca yayınlandığını söyledi. Bazı Yugoslav tarihçilerin Seyahatname'yi tercüme ederken kasten bazı
kısımları yanlış çevirdiğinin altını çizen Andriç, "Mesela, 'Osmanlı'nın kafir toprağındaki başarıları' ifadesi çıkarılmıştır. 'Balkanlar Osmanlı kanıyla sulanmıştır' ifadesi ise, 'Balkanlar Osmanlı ruhunu içine çekmiştir' olarak çevrilmiştir" diye konuştu.