Otobüsler yolcudan çok erzak taşıyor

Ekonomik şartların ağırlaşmasıyla Karadeniz ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu illeri bağlantılı çalışan yolcu otobüslerinin, İstanbul'a taşıdıkları temel gıda ürünlerinde büyük artış meydana geldi.

Esenler'deki İstanbul Büyük Otogarı'nı işleten Büyük İstanbul Otobüs İşletmeleri AŞ yetkililerinden alınan bilgiye göre, tatil hareketi ve hasadın bitmesi, okulların da açılmasının ardından yolcu trafiğinde durgunluk gözlenirken, yaklaşık 2 aydır İstanbul'a doğru yük hareketlerinde ise önemli oranda artış yaşanıyor.

İstanbul'a günde en az 1 sefer yapan yaklaşık 200'ü aşkın şirkete bağlı otobüsler, araç başına 2 ila 7 ton arasındaki "emanet" adı verilen yükü İstanbul'a taşıyor. Alıcıları İstanbul'da oturan bu yüklerin arasında, koli ve çuvallar halinde un, patates, turşu, fındık, karalahana, kabak, fasulye, soğan, peynir, yağ, bulgur, mercimek, pirinç ve tuz gibi temel gıda maddelerine rastlanırken, zaman zaman fasulye çuvalı içerisine sıkıştırılmış, soba tutuşturmakta kullanılan çıra dahi bulunuyor.

30 yolcu 5 ton yük

Erzurum Dadaş Turizm'in İstanbul Müdürü Nuri Uğur Temel, yolcudan çok yük taşımalarının ekonomik krizden kaynaklandığını belirterek şöyle konuştu: "Otobüste 30 kişi var. Bunların ağırlığı toplasanız 2 ton etmez. Ama bakıyorsunuz arabanın üzerinde 5 ton yük var. Bu yük, bagajda... Vatandaş, temel gıda maddelerini memleketinden getirtmeye başladı. 'Almam' diyemiyorsunuz, yöresel firmasınız ve yolcunun yüzde 80—85'ini tanıyorsunuz. Para için de yapmıyoruz, emanet bagaj karşılığında 3—5 kuruş talep ediyoruz."

Öz Diyarbakır Turizm'in İstanbul İşletme Müdürü Cihat Kızılkaya da geçmiş yıllarda yolcuların bahçelerinde ürettikleri gıda maddelerini çuval ya da kolilerle İstanbul'a getirdiklerini hatırlattı. Ancak ekonomik krizden sonra taşınan yüklerde yoğun artış gerçekleştiğini anlatan Kızılkaya, son 2 aydır otobüslerin sürekli "emanet bagaj" taşıdığını bildirdi. Bu arada, "İstanbul'un varoşları" olarak bilinen kenar mahallelerde, değişik il plakaları olan kamyonlara rastlanıyor. Bu kamyonların, genellikle köy derneklerinin organizasyonuyla, aile ve yakınlar tarafından İstanbul'daki akrabalarına gönderilen çeşitli temel gıda maddeleri ile sebze ve meyve taşıdıkları görülüyor.