Yeni İsimlerle İlk Bakanlar Kurulu Yarın Toplanacak
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni Bakanlar Kurulu‘nun yarın saat 11.00‘de toplanacağını ve hükümet sözcüsünün de yarın açıklanacağını söyledi. Erdoğan, CHP‘ye yönelim yemin çağrısını da yineledi.
Başbakan Erdoğan, Başbakanlık Yeni Bina‘da düzenlediği basın toplantısında yeni kabine listesini açıkladı. Erdoğan, daha sonra basın mensuplarının sorularını da cevaplandırdı. Erdoğan, yarın saat 11.00‘de Bakanlar Kurulu‘nun toplayacağını belirterek, hükümet sözcüsünü de Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklayacağını bildirdi.
Erdoğan, terörle mücadele ve demokratik açılım konusunda başbakan yardımcılarının görev dağılımına ilişkin bir soru üzerine, "Başbakan yardımcılarından bir tanesi benim adıma Terörle Mücadele Yüksek Kurula başkanlık ediyordu. Yine başbakan yardımcısı arkadaşlarımdan Beşir Atalay Bey bu göreve aynen başkanlık edecek. Milli Birlik ve Kardeşlik Projemizle ilgili süreci yürütmek, bunun yanında İçişleri Bakanlığına bağlı olan Güvenlik Müsteşarlığını (Kamu Güvenliği Müsteşarlığı) bu defa buraya bağlayacağız.
Ve Başbakan Yardımcılına bağlı olarak bu müsteşarlık çalışacak. Yani İçişleri Bakanlığı‘nda böylece iki müsteşarlık olmayacak" dedi.
YENİ BAKANLARA İLK GÜNDEN UYARI: "ÇALIŞMALARI DEĞİŞTİRİRİZ"
Bir gazetecinin, ‘Kabinede çok fazla değişiklik yok. Bu, mevcut bakanlardan memnun olduğunuz anlamına mı geliyor?‘ sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Değişiklik denildiğinde herhalde 25‘inin değişimi olarak almayın. Geçen dönem kalfalık dönemini, çıraklık dönemini başarıyla sürdürmüş olan arkadaşları tekrar değiştirmemizin anlamı yok. Kabine dışındakilerin de hizmetleri oldu. Onlara da aşrıca teşekkür ediyorum. Ama ustalık dönemi olarak nitelediğimiz bu dönemde de 4 yıl aynı şekilde gideceğimiz anlamına gelmez. Bu dönem içinde gerek 2. dönemi bizimle yaşayan arkadaşlarım, gerek daha birinci dönemi bizimle yaşayan arkadaşlarımız var. Fakat bizim bu
dört yılımız performansı çok yüksek bir 4 yıl olacak. Onun içinde bu süreçte çok yoğun bir çalışma ve performans olacak. Bu performansı ortaya koyabilen arkadaşlarımla devam edeceğiz. Aksi takdirde gerektiğinde yine bu kabine içinde değişiklikler yapabiliriz. Ama bütün mesele, azimle, kararlılıkla neticeye bakacağız; çok başarılı netice almak zorundayız. Zira ustalık döneminin çok bereketli ve verimli geçmesi lazım. Bu bakımdan 6 arkadaşımın yeni, 3‘ünün yer değişikliği demek neredeyse kabinenin yarısına
yakının değiştiği anlamına gelir."
FARUK ÇELİK YERİNE BEKİR BOZDAĞ
Başbakan Yardımcıları Bekir Bozdağ ve Bülent Arınç‘ın görev alanlarıyla ilgili bir soru üzerine de Başbakan Erdoğan, bu konu tekrar değerlendireceklerini ancak Bülent Arınç‘ın büyük ihtimalle mevcut görevlerini sürdüreceğini ve ilave görevler alabileceğini belirtti.
Bekir Bozdağ‘ın görev alanlarının da Faruk Çelik‘in görev alanları ve belki bazı başka görevler ilave edilebileceğini söyledi. Erdoğan, "Çünkü dört başbakan yardımcısının dördü de inandığım, güvendiğim, çalışkan, gayretli alanlarında başarılı arkadaşlar" dedi.
Başbakan Erdoğan bir soru üzerine de Milli Savunma Bakanlığı için ihdas edilecek bakan yardımcısının sivil olacağını açıkladı.
KABİNE DIŞI KALAN ÜÇ BAKAN GÖNÜL, ÖZAK VE ÇUBUKÇU
Kabine dışı kalan Nimet Çubukçu, Vecdi Gönül ve Faruk Nafiz Özak‘ın kabine dışı kalmasının gerekçelerine yönelik bir soru üzerine Erdoğan, "En önemli görevleri zaten milletvekilliği. Bundan daha önemli görev olamaz. Bakanlık görevini şu anda 25 arkadaşa veriyorum. Bunlar bir yerde milletvekilliği yanında bence tali görevdir. Aslolan milletvekilliğidir. Komisyonlarda, teşkilat çalışmalarında ve bakanlık çalışmalarında bu isimlerin tecrübelerinden bundan sonra da istifade edeceklerini söyledi.
HÜKÜMET PROGRAMI
Hükümet programını Cuma günü sunacağını belirten Erdoğan, programın hazır olduğunu ve en önemli başlıkların da "yeni anayasa, ileri demokrasi, temel hak ve özgürlükler, ekonomi, güçlü toplum" olduğunu söyledi. Erdoğan, sosyal politikalar ve uluslararası ilişkilerin de bu dönem çalışmalarında önemli yer tutacağını söyledi.
CHP‘YE MARJİNAL OLMA UYARISI
Başbakan Erdoğan, yemin etmeyen CHP‘ye bir mesajının olup olmadığının sorulması üzerine, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş‘ın, yemin için son günün 15 Temmuz olduğuna ilişkin açıklamasını eleştirerek, şunları kaydetti:
"Bizim arzumuz muhalefetin yemin ederek orada yerini almasıdır. Burada bizim önyargımız falan söz konusu değil. Ve grup başkanvekili arkadaşımın ayın 15‘i ile ilgili sürçülisanı olmuş; böyle bir tarih vermeyi doğru bulmuyorum. O yanlış bir şey. Ama şunu söylemek zorundayım. Ana muhalefet herhalde marjinal değildir. Ana muhalefet demokrasilerde her zaman iktidarın alternatifidir. İktidarın alternatifi olan bir ana muhalefet partisi marjinal düşünce kalıbı içinde hareket ederse; bu öyle zannediyorum ki
kendisine yetki verenleri de üzecektir. Şu anda ana muhalefetin tavrını tasvip etmemiz mümkün değil. Sadece kendileri verilen bir görev vardır. O da milletvekili olmuşlardır ama vekaleti tamamlayıcı o yemini yapmadıkları için ciddi bir sorumluğun altındadır. Çünkü yasama çalışmalarına katılamadıktan sonra alınan vekaletin bir anlamı olur mu? Alınan vekaletin anlamı olması için, sana o vekaleti verenlerin verme gerekçesini yerine getireceksin. Nedir o? Hizmettir. O hizmet var mı? Yok. Anadolu‘ya gidip
millete anlatın. E neyi anlatacak? ‘Biz yemin etmedik, içerde iki arkadaşımız vardı, bundan dolayı yemin etmedik‘ diyemezsin. Bu bir defa yargıya, hukuka karşı ayrı bir saygısızlıktır. Bırakın yargı ne yapacaksa yapsın. Ama sen gel aynen MHP gibi çalışmalara katıl. Ama bunlar çalışmalara katılmamak suretiyle şu anda ana muhalefet görevini yerine getirmiyor. Tek farkı var; tribünde izlemiyor, genel kurula giriyor. Eğer bu süreç içinde kendileri yeminlerini yapmak suretiyle, yasama görevlerine katılırlarsa,
biz bundan memnun oluruz. Fakat yasama görevlerini yerine getirmiyorlarsa o zaman da parlamento içi hukukun gereği neyse yerine getirmek bizim görevimizdir. "
Kaynak: İHA
Erdoğan, terörle mücadele ve demokratik açılım konusunda başbakan yardımcılarının görev dağılımına ilişkin bir soru üzerine, "Başbakan yardımcılarından bir tanesi benim adıma Terörle Mücadele Yüksek Kurula başkanlık ediyordu. Yine başbakan yardımcısı arkadaşlarımdan Beşir Atalay Bey bu göreve aynen başkanlık edecek. Milli Birlik ve Kardeşlik Projemizle ilgili süreci yürütmek, bunun yanında İçişleri Bakanlığına bağlı olan Güvenlik Müsteşarlığını (Kamu Güvenliği Müsteşarlığı) bu defa buraya bağlayacağız.
Ve Başbakan Yardımcılına bağlı olarak bu müsteşarlık çalışacak. Yani İçişleri Bakanlığı‘nda böylece iki müsteşarlık olmayacak" dedi.
YENİ BAKANLARA İLK GÜNDEN UYARI: "ÇALIŞMALARI DEĞİŞTİRİRİZ"
Bir gazetecinin, ‘Kabinede çok fazla değişiklik yok. Bu, mevcut bakanlardan memnun olduğunuz anlamına mı geliyor?‘ sorusu üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Değişiklik denildiğinde herhalde 25‘inin değişimi olarak almayın. Geçen dönem kalfalık dönemini, çıraklık dönemini başarıyla sürdürmüş olan arkadaşları tekrar değiştirmemizin anlamı yok. Kabine dışındakilerin de hizmetleri oldu. Onlara da aşrıca teşekkür ediyorum. Ama ustalık dönemi olarak nitelediğimiz bu dönemde de 4 yıl aynı şekilde gideceğimiz anlamına gelmez. Bu dönem içinde gerek 2. dönemi bizimle yaşayan arkadaşlarım, gerek daha birinci dönemi bizimle yaşayan arkadaşlarımız var. Fakat bizim bu
dört yılımız performansı çok yüksek bir 4 yıl olacak. Onun içinde bu süreçte çok yoğun bir çalışma ve performans olacak. Bu performansı ortaya koyabilen arkadaşlarımla devam edeceğiz. Aksi takdirde gerektiğinde yine bu kabine içinde değişiklikler yapabiliriz. Ama bütün mesele, azimle, kararlılıkla neticeye bakacağız; çok başarılı netice almak zorundayız. Zira ustalık döneminin çok bereketli ve verimli geçmesi lazım. Bu bakımdan 6 arkadaşımın yeni, 3‘ünün yer değişikliği demek neredeyse kabinenin yarısına
yakının değiştiği anlamına gelir."
FARUK ÇELİK YERİNE BEKİR BOZDAĞ
Başbakan Yardımcıları Bekir Bozdağ ve Bülent Arınç‘ın görev alanlarıyla ilgili bir soru üzerine de Başbakan Erdoğan, bu konu tekrar değerlendireceklerini ancak Bülent Arınç‘ın büyük ihtimalle mevcut görevlerini sürdüreceğini ve ilave görevler alabileceğini belirtti.
Bekir Bozdağ‘ın görev alanlarının da Faruk Çelik‘in görev alanları ve belki bazı başka görevler ilave edilebileceğini söyledi. Erdoğan, "Çünkü dört başbakan yardımcısının dördü de inandığım, güvendiğim, çalışkan, gayretli alanlarında başarılı arkadaşlar" dedi.
Başbakan Erdoğan bir soru üzerine de Milli Savunma Bakanlığı için ihdas edilecek bakan yardımcısının sivil olacağını açıkladı.
KABİNE DIŞI KALAN ÜÇ BAKAN GÖNÜL, ÖZAK VE ÇUBUKÇU
Kabine dışı kalan Nimet Çubukçu, Vecdi Gönül ve Faruk Nafiz Özak‘ın kabine dışı kalmasının gerekçelerine yönelik bir soru üzerine Erdoğan, "En önemli görevleri zaten milletvekilliği. Bundan daha önemli görev olamaz. Bakanlık görevini şu anda 25 arkadaşa veriyorum. Bunlar bir yerde milletvekilliği yanında bence tali görevdir. Aslolan milletvekilliğidir. Komisyonlarda, teşkilat çalışmalarında ve bakanlık çalışmalarında bu isimlerin tecrübelerinden bundan sonra da istifade edeceklerini söyledi.
HÜKÜMET PROGRAMI
Hükümet programını Cuma günü sunacağını belirten Erdoğan, programın hazır olduğunu ve en önemli başlıkların da "yeni anayasa, ileri demokrasi, temel hak ve özgürlükler, ekonomi, güçlü toplum" olduğunu söyledi. Erdoğan, sosyal politikalar ve uluslararası ilişkilerin de bu dönem çalışmalarında önemli yer tutacağını söyledi.
CHP‘YE MARJİNAL OLMA UYARISI
Başbakan Erdoğan, yemin etmeyen CHP‘ye bir mesajının olup olmadığının sorulması üzerine, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş‘ın, yemin için son günün 15 Temmuz olduğuna ilişkin açıklamasını eleştirerek, şunları kaydetti:
"Bizim arzumuz muhalefetin yemin ederek orada yerini almasıdır. Burada bizim önyargımız falan söz konusu değil. Ve grup başkanvekili arkadaşımın ayın 15‘i ile ilgili sürçülisanı olmuş; böyle bir tarih vermeyi doğru bulmuyorum. O yanlış bir şey. Ama şunu söylemek zorundayım. Ana muhalefet herhalde marjinal değildir. Ana muhalefet demokrasilerde her zaman iktidarın alternatifidir. İktidarın alternatifi olan bir ana muhalefet partisi marjinal düşünce kalıbı içinde hareket ederse; bu öyle zannediyorum ki
kendisine yetki verenleri de üzecektir. Şu anda ana muhalefetin tavrını tasvip etmemiz mümkün değil. Sadece kendileri verilen bir görev vardır. O da milletvekili olmuşlardır ama vekaleti tamamlayıcı o yemini yapmadıkları için ciddi bir sorumluğun altındadır. Çünkü yasama çalışmalarına katılamadıktan sonra alınan vekaletin bir anlamı olur mu? Alınan vekaletin anlamı olması için, sana o vekaleti verenlerin verme gerekçesini yerine getireceksin. Nedir o? Hizmettir. O hizmet var mı? Yok. Anadolu‘ya gidip
millete anlatın. E neyi anlatacak? ‘Biz yemin etmedik, içerde iki arkadaşımız vardı, bundan dolayı yemin etmedik‘ diyemezsin. Bu bir defa yargıya, hukuka karşı ayrı bir saygısızlıktır. Bırakın yargı ne yapacaksa yapsın. Ama sen gel aynen MHP gibi çalışmalara katıl. Ama bunlar çalışmalara katılmamak suretiyle şu anda ana muhalefet görevini yerine getirmiyor. Tek farkı var; tribünde izlemiyor, genel kurula giriyor. Eğer bu süreç içinde kendileri yeminlerini yapmak suretiyle, yasama görevlerine katılırlarsa,
biz bundan memnun oluruz. Fakat yasama görevlerini yerine getirmiyorlarsa o zaman da parlamento içi hukukun gereği neyse yerine getirmek bizim görevimizdir. "