Abd‘li Senatör: Telekulak Davası Abd‘de De İncelenmeli

İngiltere‘de Rupert Murdoch‘un sahibi olduğu gazetelerin karıştığı telekulak skandalı ABD’li senatörler tarafından da tartışmaya açıldı. Kraliyet mensupları ve ünlü sanatçılar başta olmak üzere binlerce farklı kişinin telefonlarının gizlice dinlendiği iddiasıyla ortaya çıkan skandalın bir benzerinin de ABD’de uygulanmış olabileceği tartışılıyor.

İngiltere‘de Rupert Murdoch‘un sahibi olduğu gazetelerin karıştığı telekulak skandalı ABD’li senatörler tarafından da tartışmaya açıldı. Kraliyet mensupları ve ünlü sanatçılar başta olmak üzere binlerce farklı kişinin telefonlarının gizlice dinlendiği iddiasıyla ortaya çıkan skandalın bir benzerinin de ABD’de uygulanmış olabileceği tartışılıyor.

Medya patronu Murdoch, “News Corporation” şirketler grubu altında Fox TV ve Wall Street Journal gibi ABD’nin önde gelen medya kurumlarını bünyesinde bulunduruyor. Amerikan Senatosu Ticaret Komitesi Başkanı Jay Rockefeller, News Corporation‘a bağlı gazetecilerin Amerikan yasalarına uygun hareket edip etmediklerinin soruşturulması talebinde bulunduğunu açıkladı.

İngiltere’dekine benzer olarak 11 Eylül kurbanları veya başka Amerikalıların telefonlarının gizlice dinlenmesinden endişe ettiklerini belirten Senatör Rockefeller, yasa dışı bir uygulama söz konusu ise bunun ciddi sonuçları olabileceği uyarısında bulundu.

Bu arada İngiltere Başbakanı David Cameron, koalisyon ortağı ve başbakan yardımcısı Nick Clegg ve anamuhalefet İşçi Partisi Başkanı Ed Miliband bir araya gelerek Murdoch’un İngiltere’deki gazetelerinin karıştığı söz konusu yasadışı telefon dinlemelerinin nasıl soruşturulması gerektiği konusunu görüştü. Üç lider, bu davayı soruşturacak bağımsız yargıcın daha genel çerçevede medya, siyaset ve polis ilişkilerini incelemesi gerektiğine karar verdi.

Avustralya asıllı medya patronu Murdoch’un İngiltere’deki medya şirketi News International’a (NI) bağlı bulunan gazetelerin, cinayete kurban giden bir genç kızın telefon mesajlarını okuduğu ve Londra‘da 7 Temmuz saldırıları kurbanlarının, ayrıca Irak ve Afganistan‘da ölen askerlerin yakınlarının telefon konuşmalarının dinlediği ortaya çıkmıştı. Son olarak ise bir önceki başbakan Gordon Brown’un şahsi banka bilgilerine ve kalıtsal rahatsızlığı olan çocuğuna ait sağlık raporlarının gizlice ulaşıldığı saptanmıştı.

LONDRA POLİSİ: O ZAMAN ŞARTLAR UYGUN DEĞİLDİ

Öte yandan meclis araştırma komisyonundaki milletvekilleri, polis memurlarına, cinayet kurbanlarının sesli mesajlarının dinlendiği yönündeki kanıtları neden ilk soruşturmada ortaya çıkarmadıklarını sordu.

Londra Emniyet Müdürlüğü‘nün üç numaralı ismi John Yates, o dönemde yürütülen polis soruşturmasını kapatma kararının, kötü bir tercih olduğunu kabul etti. İlk soruşturmayı 2009‘da yeniden açmama kararından da pişman olduğunu söyleyen Yates, o vakit soruşturmayı devam ettirecek güçlü delillerin olmamasının da bu kararlarında etkili olduğunu sözlerine ekledi.

Yates ayrıca, küresel faaliyet gösteren Murdoch’un şirketlerinin dünyanın en iyi hukuk danışmanlarına sahip olduğuna dikkat çekerek, News of the World avukatlarıyla yazışmaları ancak belli bir noktaya kadar götürebildiklerini açıkladı.