Arınç: Siyasi İstikrarın Olmadığı Yerde Ekonomik İstikrardan Bahsedilemez
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD) İnegöl Şubesi’nin onur konuğu olarak katıldığı ‘2023 Yılında Nasıl Bir Türkiye’ konulu yemekli toplantıda iş dünyasına önemli mesajlar verdi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD) İnegöl Şubesi’nin onur konuğu olarak katıldığı ‘2023 Yılında Nasıl Bir Türkiye’ konulu yemekli toplantıda iş dünyasına önemli mesajlar verdi.
Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar ekonomide, demokrasi anlayışımızda nelerin değiştiğine ve iyileştiğine dikkat çeken Arınç, “Türkiye’de siyaset, iyi insanların elinde olmazsa ekonomi de iyi olmaz. İki partili, üç partili, dört partili, beş partili dışarıdan destekli, içeriden destekli koalisyonları gördük. Cumhuriyetten bu yana bu ülke 60 hükümet görmüş. Hükümetlerin ortalama ömrü bir nokta üç yıldır. Ancak bazı hükümetler üç ay bazıları 6 ay hükümette kalabilmişler. Bu hükümetin bakanı üç ayda altı ayda hangi icraatı gerçekleştirebilir. Bu ülkede Meteoroloji Bakanı bile vardı. Bir müdürü görevden alacaklar, Bakan Genel Müdür’e talimat veriyor. Filancı meteroloji müdürünü görevden alın diye. Genel Müdür hiçbir sebep yokken nasıl alalım diyor. Kendisi arıyor meteroloji müdürünü. Ben Meteroloji Bakanı. Sana bir soru. Elazığ’da şuan hava durumu nasıl? Efendim bir raporlara bakalım. Hayır hemen cevap vereceksin ben rapor mapor bilmem. Sen ne biçim meteoroloji müdürüsün niye hava durumunu bilmiyorsun diye görevden alıyor. Bu kadar çok bakanlık olursa olacağı budur işte. Türkiye yıllarca böyle yönetildi. Biri öbür tarafa, diğeri beri tarafa çekti” dedi.
Arınç, “Eğer siyasi istikrar olmasaydı, ekonomik istikrar da olmazdı. Çünkü bunlar birbirlerinin olmazsa olmazlarıdır. Siyasi istikrar olmazsa ekonomik istikrardan da bahsedilemez. Siyam ikizleri gibidir. Birbirinden ayırt edemezsiniz. Siyasi istikrarsızlık olan yerde kimin geleceği kimin gideceği de belli olmaz. Bugün böyle bir istikrarsızlık yok. Birinin kaşını oynatınca artık borsa ne düşüyor ne de fırlıyor. Çok şükür sağlam bir ekonomi tesis ettik” diye konuştu.
"TÜRK OKULLARI TÜRKİYE’Yİ DÜNYAYA TANITIYOR"
Yurtdışındaki okulların Türkiye’yi tüm dünyaya tanıttığını belirten Arınç, “Bu okullardaki öğretmenlere yurtdışı ziyaretlerimde ne zaman Türkiye’ye döneceksiniz diye soruyorum. Verilen cevap insanın kanını donduruyor. Biz buraya dönmeye değil ölmeye geldik. Bu ne hizmet aşkı Allah aşkına. Biz de ülkemizde sözleşmeli öğretmen alıyoruz. Nereyi istiyoruz dediğimizde fark etmez neresi olursa olsun diyor. Diyelim ki Hakkari’ye tayini çıktı. Stajerliği kalkar kalkmaz annem hasta, babam hasta diye memleketine kaçmak istiyor. İşte fark ortada” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le birlikte 1996 yılında Refahyol hükümeti zamanında Türkmenistan’daki bir Türk okuluna yaptıkları ziyareti anlattığı konuşmasında gözyaşlarını tutamayan Bakan Arınç, “Türkmenistan Türk okulunda çocuklar ellerinde Türk bayraklarıyla bizi karşıladılar. Ben Necip Fazıl aşığı bir insanım. Şiirlerini ezbere bilirim. Okulda Merdan Keçibek adında 12 yaşında bir çocuk sahneye çıktı ve Sakarya şiirini okudu. Ben gözyaşlarımı tutamadım. O kadar muhteşem okudu ki ben o çocuğun ismini aldım ve not ettim. Sonra Türkçe olimpiyatları zamanında sürpriz yaptılar. Meclis Başkanıyken bir çocuğu getirdiler. Sayın Başkanım bunu tanıyor musun dediler? Nerden tanıyacağım? Çocuk dedi ki benim adım Merdam Keçibek. Siz 1996 yılında Türkmenistan’a gelmiştiniz ben size bir şiir okumuştum. Üniversiteyi bitirdim ve Başbakanlıkta çalışıyorum dedi. Bu çocuklar Türkçeyi, Ruscayı, İngilizceyi, ana dillerini çok iyi biliyorlar. Yurt dışındaki Türk okullarımız, daha biz bir tanesini öğretemiyoruz Türkiye’de, dört dili birden öğretiyorlar. Yurt içi ve yurt dışında Türk okullarının yapımında emeği geçen, himmetiyle destek veren herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Program sonunda Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fildişi Sahilleri’nde beş ay süren iç savaşa rağmen Türk Okulu’ndan ayrılmayarak ülkeyi terk etmeyen Şafak Eğitim Kurumları Genel Müdürü İbrahim Arıöz’e gösterdiği örnek fedakarlık ve başarılı eğitimciliğinden dolayı yılı eğitimcisi plaketini takdim etti.
Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne kadar ekonomide, demokrasi anlayışımızda nelerin değiştiğine ve iyileştiğine dikkat çeken Arınç, “Türkiye’de siyaset, iyi insanların elinde olmazsa ekonomi de iyi olmaz. İki partili, üç partili, dört partili, beş partili dışarıdan destekli, içeriden destekli koalisyonları gördük. Cumhuriyetten bu yana bu ülke 60 hükümet görmüş. Hükümetlerin ortalama ömrü bir nokta üç yıldır. Ancak bazı hükümetler üç ay bazıları 6 ay hükümette kalabilmişler. Bu hükümetin bakanı üç ayda altı ayda hangi icraatı gerçekleştirebilir. Bu ülkede Meteoroloji Bakanı bile vardı. Bir müdürü görevden alacaklar, Bakan Genel Müdür’e talimat veriyor. Filancı meteroloji müdürünü görevden alın diye. Genel Müdür hiçbir sebep yokken nasıl alalım diyor. Kendisi arıyor meteroloji müdürünü. Ben Meteroloji Bakanı. Sana bir soru. Elazığ’da şuan hava durumu nasıl? Efendim bir raporlara bakalım. Hayır hemen cevap vereceksin ben rapor mapor bilmem. Sen ne biçim meteoroloji müdürüsün niye hava durumunu bilmiyorsun diye görevden alıyor. Bu kadar çok bakanlık olursa olacağı budur işte. Türkiye yıllarca böyle yönetildi. Biri öbür tarafa, diğeri beri tarafa çekti” dedi.
Arınç, “Eğer siyasi istikrar olmasaydı, ekonomik istikrar da olmazdı. Çünkü bunlar birbirlerinin olmazsa olmazlarıdır. Siyasi istikrar olmazsa ekonomik istikrardan da bahsedilemez. Siyam ikizleri gibidir. Birbirinden ayırt edemezsiniz. Siyasi istikrarsızlık olan yerde kimin geleceği kimin gideceği de belli olmaz. Bugün böyle bir istikrarsızlık yok. Birinin kaşını oynatınca artık borsa ne düşüyor ne de fırlıyor. Çok şükür sağlam bir ekonomi tesis ettik” diye konuştu.
"TÜRK OKULLARI TÜRKİYE’Yİ DÜNYAYA TANITIYOR"
Yurtdışındaki okulların Türkiye’yi tüm dünyaya tanıttığını belirten Arınç, “Bu okullardaki öğretmenlere yurtdışı ziyaretlerimde ne zaman Türkiye’ye döneceksiniz diye soruyorum. Verilen cevap insanın kanını donduruyor. Biz buraya dönmeye değil ölmeye geldik. Bu ne hizmet aşkı Allah aşkına. Biz de ülkemizde sözleşmeli öğretmen alıyoruz. Nereyi istiyoruz dediğimizde fark etmez neresi olursa olsun diyor. Diyelim ki Hakkari’ye tayini çıktı. Stajerliği kalkar kalkmaz annem hasta, babam hasta diye memleketine kaçmak istiyor. İşte fark ortada” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le birlikte 1996 yılında Refahyol hükümeti zamanında Türkmenistan’daki bir Türk okuluna yaptıkları ziyareti anlattığı konuşmasında gözyaşlarını tutamayan Bakan Arınç, “Türkmenistan Türk okulunda çocuklar ellerinde Türk bayraklarıyla bizi karşıladılar. Ben Necip Fazıl aşığı bir insanım. Şiirlerini ezbere bilirim. Okulda Merdan Keçibek adında 12 yaşında bir çocuk sahneye çıktı ve Sakarya şiirini okudu. Ben gözyaşlarımı tutamadım. O kadar muhteşem okudu ki ben o çocuğun ismini aldım ve not ettim. Sonra Türkçe olimpiyatları zamanında sürpriz yaptılar. Meclis Başkanıyken bir çocuğu getirdiler. Sayın Başkanım bunu tanıyor musun dediler? Nerden tanıyacağım? Çocuk dedi ki benim adım Merdam Keçibek. Siz 1996 yılında Türkmenistan’a gelmiştiniz ben size bir şiir okumuştum. Üniversiteyi bitirdim ve Başbakanlıkta çalışıyorum dedi. Bu çocuklar Türkçeyi, Ruscayı, İngilizceyi, ana dillerini çok iyi biliyorlar. Yurt dışındaki Türk okullarımız, daha biz bir tanesini öğretemiyoruz Türkiye’de, dört dili birden öğretiyorlar. Yurt içi ve yurt dışında Türk okullarının yapımında emeği geçen, himmetiyle destek veren herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Program sonunda Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fildişi Sahilleri’nde beş ay süren iç savaşa rağmen Türk Okulu’ndan ayrılmayarak ülkeyi terk etmeyen Şafak Eğitim Kurumları Genel Müdürü İbrahim Arıöz’e gösterdiği örnek fedakarlık ve başarılı eğitimciliğinden dolayı yılı eğitimcisi plaketini takdim etti.