2 Genç Kızın Ölümüyle Sonuçlanan Yurt Yangını Davasında Cezalar Ertelendi

Adapazarı Murat Soğancıoğlu Kız Yetiştirme Yurdu‘nda 2 genç kızın ölümüyle sonuçlanan yangınla ilgili görülen dava sonuçlandı.

Adapazarı Murat Soğancıoğlu Kız Yetiştirme Yurdu‘nda 2 genç kızın ölümüyle sonuçlanan yangınla ilgili görülen dava sonuçlandı. Yangını çıkardıkları iddiasıyla yargılanan iki kızdan biri 1 yıl 3 ay, diğeri bir yıl 8 ay, görevi ihmalden yargılanan idarecilerden ikisi ise 2‘şer ay 15‘er gün hapis cezasına çarptırıldı. Hapis cezalarını erteleyen mahkeme heyeti, sanık kızlar ile idarecilerin denetim süresine tabi tutulmasını kararlaştırdı.

    Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK)‘na bağlı yurtta önceki yıl 17 Mayıs‘ta Mine Gün (17) ile Fatma Karaoğlu (14)‘nun ölümüyle sonuçlanan yangını çıkardıkları ileri sürülen kızlardan C.U. (17) ve S.K. (19) ile ihmalleri olduğu iddia edilen eski SHÇEK Müdürü Ali İnan, İl Müdür Yardımcısı Ali Akkuzu ile yurt görevlileri Seda Kuzgun ve Nazlı Nurşen Yapar‘ın yargılandığı dava, Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde karara bağlandı.

    Duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanık C.U.‘nun avukatı Bekir Sarıoğlu ile yangında ölen iki kızın ailelerinin avukatları Musa Adıyaman ve Erdinç Yıldırım katıldı.

    Yangında ölen Fatma Karaoğlu‘nun ailesinin avukatı Musa Adıyaman, sanıklar C.U. ve S.K. dışındaki diğer sanıkların gerek yangın öncesindeki aşamaya dair ciddi ihmalleri olduğu gibi yangın sonrasında da kurtarma aşamasına ilişkin ciddi ihmalleri oldukları kanaatini taşıdıklarını söyledi. Adıyaman, sanıkların cezalandırılmalarını talep etti.

    Ölen Mine Gün‘ün ailesinin avukatı Erdinç Yıldırım da yurt görevlisi ve diğer görevli sanıkların ağır ihmallerinin bulunduğunun bilirkişi raporu ile sabit olduğunu belirtti. Müvekkilinin ölen çocuğunun odasının kapısının kapalı olduğunu kaydeden Yıldırım, "Penceresi de kilitlidir. Ayrıca yangın merdiveni de kapısı kilitli olduğu için kullanılamamaktadır. Zaten zehirlenme de kapı ve pencerenin kapalı olmasından kaynaklanmaktadır. Eğer en azından pencere açık olsaydı bu zehirlenme gerçekleşmeyecekti. Bu nedenle yurt görevlilerinin ağır ihmalleri olduğunu düşünmekteyiz. Mahkemenin takdir edeceği şekilde sanıkların cezalandırılmasını istiyoruz." dedi.

    Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasında, olay tarihinde aynı yurtta kalan sanıklar C.U. ve S.K.‘nın yurt binasında sigara içilmesi, kibrit ve çakmak gibi yanıcı maddelerin bulundurulması ve kullanılması yasak olduğu halde sigara içtikleri belirtildi. Sanıkların yurt binasındaki odalarında kibrit söndürmece şeklinde çocukça tehlikeliliği kendileri tarafından da aşikâr olarak bilinebilecek oyunu oynarken yangının başlangıcına sebebiyet vermek suretiyle taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermek suçunu işledikleri kaydedildi. Mütalaada ayrıca yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonrası hazırlanan raporda, yangının önlenmesi ve algılanmasına ilişkin toplu yaşama alanı olan yurt binasında gerekli önlemlerin alınmadığı gibi ölen çocukların kalmakta olduğu alanında toplu yaşama uygun olmadığının belirtildiği vurgulandı.

    Sanıklardan Seda Kuzgun‘un suç tarihinden kısa bir süre önce yurt müdürlüğüne vekaleten atandığı, sanık Nazlı Nurşen Yapar‘ın da yurttaki görevinin yurt annesi olduğu, bu iki sanığın yurt binasında yangın için gerekli önlemlerin algılanması ve söndürülmesi hususunda inisiyatiflerinin bulunmadığı belirtildi.

    Savcı mütalaasında, sanıklar Kuzgun ve Yapar‘ın beraatlarına, diğer sanıklar C.U, S.K. ile Ali İnan ve Ali Akkuzu‘nun cezalandırılmalarını talep etti.

    Sanık C.U.‘nun avukatı Bekir Sarıoğlu ise olayın taksirle işlendiğini ileri sürerek, "Müvekkilimin pike ve kibrit ile yangının çıkışına sebebiyet verdiğini biz kabul etmiyoruz. Olayın taksirli bir olay olması nedeniyle müvekkilimin mahkûmiyeti halinde tüm lehine olan yasal hükümlerin müvekkilim hakkında uygulanmasını istiyoruz." diye konuştu.

    MAHKEME HEYETİ CEZALARI ERTELEDİ

Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanıklardan C.U.‘yu taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle 3 yıl hapis cezasına çarptırdı. Suç tarihinde 12–15 yaş grubunda bulunması nedeniyle cezası 1 yıl 6 aya indirilen sanığın dava sürecindeki açıklamaları ve yargılama sürecindeki tutum ve davranışlarını da dikkate alan mahkeme heyeti, hapis cezasını 1 yıl 3 aya düşürdü. Sanık S.K. ise taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Suç tarihinde 15–18 yaş grubunda olması nedeniyle cezası 3‘de bir oranında indirilerek 2 yıla düşürülen sanığın dava sürecindeki açıklamaları ve yargılama sürecindeki tutum ve davranışlarını da dikkate alan mahkeme heyeti, cezasını 1 yıl 8 aya düşürdü. Her iki sanığın da gözlemlenen davranışları ve suç işleme hususundaki eğilimlerine göre cezaları ertelendiği takdirde başkaca bir suç işlemeyecekleri kanaatine varan mahkeme heyeti, sanıklara verilen cezaları erteledi. Sanıklardan C.U.‘nun bir yıl üç ay, S.K.‘nın ise 1 yıl 8 ay denetim süresine tabi tutulmasına karar verildi.

    Mahkeme heyeti, sanıklar Ali Akkuzu ve Ali İnan‘ı da ihmal suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işledikleri gerekçesiyle 3‘er ay hapis cezasına çarptırdı. Sanıkların yargılama sürecindeki tutum ve davranışlarını dikkate alan mahkeme heyeti, cezalarını iki ay 15 güne düşürdü. Sanıkların gözlemlenen davranışları ve suç işleme hususundaki eğilimlerine göre cezaları ertelendiği takdirde başkaca bir suç işlemeyecekleri kanaatine varan mahkeme heyeti, sanıkların cezasını erteledi. Her iki sanığında bir yıl denetim süresine tabi tutulması kararlaştırıldı.

    Diğer sanıklar Seda Kuzgun ve Nazlı Nurşen Yapar‘ın suç açısından taksirlerinin bulunmadığı anlaşıldığından beraatlarına karar verildi.