Başbakan Erdoğan: 'soykırım Görmek İsteyenler Dönsünler Kendi Kirli Kanlı Tarihlerine Baksınlar'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Fransa Meclisi`nde görüşülen sözde ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını öngören yasa tasarısıyla ilgili, "Tarih parlamentolarda yapılan oylamalarda yazılamaz.
Umuyor ki Fransa Ulusal Meclisi tarihi çarpıtanları inkar edenleri cezalandırma yanlışından döner" dedi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Ofisi`nde Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdülcelil ile bir araya geldi. Görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdülcelil ile Libya`daki gelişmeleri değerlendirdiklerini söyledi
Libya`da bir geçiş hükümeti kurulduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Yeni hükümetin iç barış, huzur, istikrar ve parlamenter sistem için samimi gayret içinde olacağına inanıyorum. Libya`daki bu geçiş sürecini Türkiye olarak tüm imkanlarımızla destekleyeceğiz. Kardeş Libya halkı ile tarihte olduğu gibi gelecekte de dayanışma içinde olacağız. Geçiş sürecinin başarı ile tamamlanması için güvenlik birimlerinin yeniden yapılanması ve silahlı milislerin dağıtılması önem arz ediyor. İç güvenlik için Türkiyeolarak gerek emniyet birimlerinin eğitimi gerekse malzeme noktasında bir dizi adım atıyoruz. Emniyet Genel Müdürlüğümüzden bir heyet Ocak ayında Libya`da temaslarda bulunacak. Libya güvenlik güçlerinin ihtiyaç duyduğu polis tesisatını temin ettik, yarın sevkiyatına başlıyoruz" dedi
Türkiye`de binin üzerinde Libya vatandaşının tedavi ettirildiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Libya ziyareti sırasında Misrata`da bir hastane kurulması, okul ve karakol binalarının tamiri noktasında verilmiş bir sözüm vardı. 21 Türk şirketinin sütlendiği bu tamir bakım çalışmalarımız Libya genelinde devam ediyor. Libya`nın dış dünya ile bağlantısını yeniden kurmak amacıyla THY`nin Trablus, Bingazi ve Misrata`ya olan seferlerini de arttırılması yönündeki müzakereler devam ediyor. Libya`da faaliyetgösteren iş adamlarımızın Libya`ya geri dönmesi ve zararlarının tespiti çalışmalarımız da bugün görüştüğümüz konular arasında" diye konuştu
Libya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin geçmişe dayandığına dikkat çeken Başbakan Erdoğan, "Libya fiziken ne kadar uzak olsa da Türkiye tarihinde aziz milletimizin gönlünde müstesna bir konuma sahiptir. Bingazi, Sirte, Trablus gibi şehirler adeta kendi şehirlerimiz kadar, İstanbul, İzmir, Ankara kadar tanıdığımız bildiğimiz şehirledir. Libya`nın kimi şehirleri `Örneğin Fizan` Türkçe deyimlere dahi girmiş, halk arasındaki konuşmalarda yerini bulmuştu. Şuraya dikkat çekmenizi istiyorum. Türkiye ile Libyaortak tarihleri asla ve asla çıkar ilişkisi üzerine kurulmamış tam tersine kardeşlik, dayanışma, temelleri üzerine bina edilmiş ve ortak bir tarih oluşturulmuştur. 1911 Libya işgaline karşı başta Gazi Mustafa Kemal olmaz üzere Osmanlı ordusu Libyalı kardeşleri ile omuz omuza mücadele vermişti" ifadelerini kullandı
"Türkiye tarihinde sömürü, emperyalist yaklaşım yoktur" diyen Başbakan Erdoğan, Fransa`yı sert şekilde eleştirdiği konuşmasında şunları söyledi: "Türkiye tarihinde bir ülkeyi işgal etmek ardından da o ülkenin tüm kaynaklarını çalmak yoktur. Bizim tarihimizde dost ve kardeş halklara, zulüm, baskı, sindirme yoktur. Bunun en güzel şahidi ortak tarihe sahip olduğumuz kardeş Libya halkıdır. Aynı Libya halkı son 100 yıl içinde bazı batılı ülkelerin özellikle Kuzey Afrika`da nasıl soykırım işlediklerinin, kaynaklarını nasıl sömürdüklerinin şahididir. Cezayir`de 1945`den itibaren katledilen, fırınlarda yakılarak öldürülen masum sivillerin tam sayısıbugün dahi bilinmiyor. Maalesef batılı kaynaklar 1945 de öldürülen 100 Fransız askeri öne çıkarırken, sayısı 45 bin olduğu söylene Cezayirli şehitlerden kimse bahsetmiyor. 1994 yılında Ruanda`da 800 bin insanı katledilmesinde Fransa`nın rolü tartışılmıyor. Hiçbir tarihçi, siyasetçi bizim tarihimizde soykırım göremez. Soykırım görmek isteyenler dönsünler kendi kirli kanlı tarihlerine baksınlar. Kendi tarihleri ile yüzleşemeyenlerin asılsız iddialar üzerinden Türkiye tarihine saldırmaları samimiyetsizlikifadesidir. Tarih parlamentolarda yapılan oylamalarda yazılamaz, tarih oy toplamak popülizm uğruna çarpıtılamaz, hele hele parlamentolar tarihin konuşulmasını, araştırılmasını engelleyemez." Başbakan Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy`ye bir mektup gönderdiğini de hatırlatarak, "Sözde ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını öngören teklifin Türkiye Fransa ilişkilerinde tamiri zor hasarlar açacağını ifade ettim. Böyle bir girişim, kimseye yarar sağlamaz. Eğer Fransız ulusal meclisi tarihle ilgilenmek istiyorsa gitsin bir zahmet Afrika`da yaşananları aydınlığa kavuştursun. Raunda ve Cezayir`i aydınlığa kavuştursun. Fransız askerlerinin kaç kişi nasıl katlettiğini araştırsın.Eğer ellerinde belge yoksa o belgeleri de kendilerine bizler veririz. Eğer Fransa parlamentosu tarihi olayların peşine düştüyse 1915 olaylarında Fransa`nın nasıl bir rol üstlendiğini aydınlığa kavuştursun. Bu meselelerin parlamentolarda yer alması yanlıştır. Bu meselelerin zemini üniversitedir, arşivlerdir. Umuyor ki Fransa ulusal meclisi tarihi çarpıtanları inkar edenleri cezalandırma yanlışından döner. Türkiye olarak kasıtlı, art niyetli girişime karşı her türlü diplomatik yöntemle karşı duracağımızıvurgulamak isterim" ifadelerini kullandı
Kaynak: İHA
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Ofisi`nde Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdülcelil ile bir araya geldi. Görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdülcelil ile Libya`daki gelişmeleri değerlendirdiklerini söyledi
Libya`da bir geçiş hükümeti kurulduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Yeni hükümetin iç barış, huzur, istikrar ve parlamenter sistem için samimi gayret içinde olacağına inanıyorum. Libya`daki bu geçiş sürecini Türkiye olarak tüm imkanlarımızla destekleyeceğiz. Kardeş Libya halkı ile tarihte olduğu gibi gelecekte de dayanışma içinde olacağız. Geçiş sürecinin başarı ile tamamlanması için güvenlik birimlerinin yeniden yapılanması ve silahlı milislerin dağıtılması önem arz ediyor. İç güvenlik için Türkiyeolarak gerek emniyet birimlerinin eğitimi gerekse malzeme noktasında bir dizi adım atıyoruz. Emniyet Genel Müdürlüğümüzden bir heyet Ocak ayında Libya`da temaslarda bulunacak. Libya güvenlik güçlerinin ihtiyaç duyduğu polis tesisatını temin ettik, yarın sevkiyatına başlıyoruz" dedi
Türkiye`de binin üzerinde Libya vatandaşının tedavi ettirildiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Libya ziyareti sırasında Misrata`da bir hastane kurulması, okul ve karakol binalarının tamiri noktasında verilmiş bir sözüm vardı. 21 Türk şirketinin sütlendiği bu tamir bakım çalışmalarımız Libya genelinde devam ediyor. Libya`nın dış dünya ile bağlantısını yeniden kurmak amacıyla THY`nin Trablus, Bingazi ve Misrata`ya olan seferlerini de arttırılması yönündeki müzakereler devam ediyor. Libya`da faaliyetgösteren iş adamlarımızın Libya`ya geri dönmesi ve zararlarının tespiti çalışmalarımız da bugün görüştüğümüz konular arasında" diye konuştu
Libya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin geçmişe dayandığına dikkat çeken Başbakan Erdoğan, "Libya fiziken ne kadar uzak olsa da Türkiye tarihinde aziz milletimizin gönlünde müstesna bir konuma sahiptir. Bingazi, Sirte, Trablus gibi şehirler adeta kendi şehirlerimiz kadar, İstanbul, İzmir, Ankara kadar tanıdığımız bildiğimiz şehirledir. Libya`nın kimi şehirleri `Örneğin Fizan` Türkçe deyimlere dahi girmiş, halk arasındaki konuşmalarda yerini bulmuştu. Şuraya dikkat çekmenizi istiyorum. Türkiye ile Libyaortak tarihleri asla ve asla çıkar ilişkisi üzerine kurulmamış tam tersine kardeşlik, dayanışma, temelleri üzerine bina edilmiş ve ortak bir tarih oluşturulmuştur. 1911 Libya işgaline karşı başta Gazi Mustafa Kemal olmaz üzere Osmanlı ordusu Libyalı kardeşleri ile omuz omuza mücadele vermişti" ifadelerini kullandı
"Türkiye tarihinde sömürü, emperyalist yaklaşım yoktur" diyen Başbakan Erdoğan, Fransa`yı sert şekilde eleştirdiği konuşmasında şunları söyledi: "Türkiye tarihinde bir ülkeyi işgal etmek ardından da o ülkenin tüm kaynaklarını çalmak yoktur. Bizim tarihimizde dost ve kardeş halklara, zulüm, baskı, sindirme yoktur. Bunun en güzel şahidi ortak tarihe sahip olduğumuz kardeş Libya halkıdır. Aynı Libya halkı son 100 yıl içinde bazı batılı ülkelerin özellikle Kuzey Afrika`da nasıl soykırım işlediklerinin, kaynaklarını nasıl sömürdüklerinin şahididir. Cezayir`de 1945`den itibaren katledilen, fırınlarda yakılarak öldürülen masum sivillerin tam sayısıbugün dahi bilinmiyor. Maalesef batılı kaynaklar 1945 de öldürülen 100 Fransız askeri öne çıkarırken, sayısı 45 bin olduğu söylene Cezayirli şehitlerden kimse bahsetmiyor. 1994 yılında Ruanda`da 800 bin insanı katledilmesinde Fransa`nın rolü tartışılmıyor. Hiçbir tarihçi, siyasetçi bizim tarihimizde soykırım göremez. Soykırım görmek isteyenler dönsünler kendi kirli kanlı tarihlerine baksınlar. Kendi tarihleri ile yüzleşemeyenlerin asılsız iddialar üzerinden Türkiye tarihine saldırmaları samimiyetsizlikifadesidir. Tarih parlamentolarda yapılan oylamalarda yazılamaz, tarih oy toplamak popülizm uğruna çarpıtılamaz, hele hele parlamentolar tarihin konuşulmasını, araştırılmasını engelleyemez." Başbakan Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy`ye bir mektup gönderdiğini de hatırlatarak, "Sözde ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını öngören teklifin Türkiye Fransa ilişkilerinde tamiri zor hasarlar açacağını ifade ettim. Böyle bir girişim, kimseye yarar sağlamaz. Eğer Fransız ulusal meclisi tarihle ilgilenmek istiyorsa gitsin bir zahmet Afrika`da yaşananları aydınlığa kavuştursun. Raunda ve Cezayir`i aydınlığa kavuştursun. Fransız askerlerinin kaç kişi nasıl katlettiğini araştırsın.Eğer ellerinde belge yoksa o belgeleri de kendilerine bizler veririz. Eğer Fransa parlamentosu tarihi olayların peşine düştüyse 1915 olaylarında Fransa`nın nasıl bir rol üstlendiğini aydınlığa kavuştursun. Bu meselelerin parlamentolarda yer alması yanlıştır. Bu meselelerin zemini üniversitedir, arşivlerdir. Umuyor ki Fransa ulusal meclisi tarihi çarpıtanları inkar edenleri cezalandırma yanlışından döner. Türkiye olarak kasıtlı, art niyetli girişime karşı her türlü diplomatik yöntemle karşı duracağımızıvurgulamak isterim" ifadelerini kullandı