Özgürgün: Kıbrıs'ta Üniter Bir Devlet Yapısı Asla Mümkün Değildir

Özgürgün yazılı açıklamasında, “Rum Başpiskopos Hrisostomos’un Kıbrıs’ta çoğunluğun azınlığı yöneteceği üniter bir çözüm çağrısı yapan son açıklaması, Başpiskopos’un bugüne kadar yapmış olduğu açıklamalara paralel olması nedeniyle bizler için bir sürpriz değildir. Bununla birlikte, karşı karşıya olduğumuz zihniyetin bir kez daha ifşa edilmiş olması nedeniyle ibret vericidir.” dedi.


Dışişleri Bakanı Özgürgün, bu söylemi “siyasi ihtirasla yapılmış bir açıklama” olarak değerlendirerek şunları kaydetti:

“Adanın tarihine ilişkin olarak en azından temel bilgiye sahip olduğunu varsaydığımız Başpiskopos’un, Kıbrıs’ta hiçbir zaman Rum ve Türk halkları arasında bir azınlık - çoğunluk ilişkisi olmadığını da bildiğini, bu nedenle bahse konu söyleminin siyasi ihtirasla yapılmış bir açıklama olduğunu değerlendirmekteyiz. Başpiskopos’un bu tarz siyasi çıkışları, demokratik prensipler bağlamında, Rum siyasetçiler ve Rum halkı açısından da çok vahim bir durum teşkil etmektedir. Bu tarz açıklamalar ayrıca, haksız ve gayrı yasal bir şekilde Avrupa Birliği üyesi yapılan Rum yönetiminin aslında evrensel ve Avrupa Birliği’nin temelini oluşturan prensiplerden ne kadar uzak olduğunu da bir kez daha ortaya koymaktadır. Bu söylemlerden sonra üçüncü çevrelerin, bugüne kadar şımarttıkları ve hatta AB içerisinde yer verdikleri bu çarpık yapıya bir kez daha yakinen bakmalarının zamanının geldiğine inanmaktayız.”

“İKİ EŞİT HALKIN AZINLIK - ÇOĞUNLUK İLİŞKİSİ İÇİNE GİRMESİ MÜMKÜN DEĞİL”
Kıbrıs adasında yaşayan iki eşit halkın azınlık - çoğunluk ilişkisi içerisine gireceği ve üniter bir devlet yapısının kurulacağı bir anlaşmaya varılmasının “asla ve asla” mümkün olmadığını vurgulayan Özgürgün, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin dahi iki halkın eşitliği zemininde oluşturulmuş fonksiyonel bir federasyon olduğunu, şu anda yürütülmekte olan müzakere sürecinin de iki halkın siyasi eşitliği ve iki kurucu devletin eşit statüsü zemininde yürütülmekte olduğunu kaydetti. Özgürgün, “Anlaşılan, Başpiskopos’un Kıbrıs konusundaki engin bilgisi arasında bu önemli unsurlar yer almamaktadır.” dedi.


“BAŞPİSKOPOS’TAN BEKLENTİMİZ…”
Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs adasının tarihinde siyasi ihtirasları dizginlenemeyen dini liderlerin yarattığı acı ve gözyaşının unutulmaması gerektiğini de belirtti. “Bu nedenle, Başpiskopos’tan beklentimiz, adada yaşayan iki halk arasında düşmanlık tohumları ekmeye yönelik açıklamalarından ve eylemlerinden bir an önce vazgeçmesidir"diyen Özgürgün, "Bir din adamına yakışır bir şekilde bir an önce hoşgörüyü ve sağduyuyu ön plana çıkaran bir yaklaşım içerisine girmesidir.” ifadelerini kullandı.