Birleşik Kamu-iş Konfederasyonu 2. Olağan Genel Kurulu

DSP Genel Sekreteri Hasan Erçelebi, hükümetin yeni anayasa yapamayacağını öne sürerek, "Hükümetin yapacağı değişiklikler Anayasa`nın 175.

maddesine göredir. Mevcut anayasa yürürlüktedir ve mevcut anayasada ilk 4 madde değiştirilemez" dedi

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu 2. Olağan Genel Kurulu Türk-İş Genel Merkezi`nde başladı. Genel Kurula CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, CHP Ankara Milletvekili İzzet Çetin, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanel, DSP Genel Sekreteri Hasan Erçelebi, Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Tansel Çölaşan ve eski YARSAV Genel Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu da katıldı

DSP Genel Sekreteri Hasan Erçelebi, Türkiye`de çalışma hayatında, Bülent Ecevit`in çalışanlara verdiği hakların geri alınması sürecinin devam ettiğini belirterek, "AK Parti iktidarı ala ala bitiremedi" dedi. Hükümetin kamu görevlilerine verdiği toplu sözleşme hakkı ile ilgili olarak uyum yasasının hala çıkarılmadığını ifade eden Erçelebi, bu nedenle toplu sözleşme hakkının verilemediğini bildirdi. Erçelebi, kamu sendikalarının uyutulmak istendiğini, kamu sendikalarının anayasal güvencesinin de ortadankaldırıldığını savundu. Bugün yeni bir anayasanın gündemde olduğunu kaydeden Erçelebi, hükümetin kamu görevlilerini yok etmek istediğini öne sürdü. Devlete sözleşmeli adı altında önce özel sektörden, yakın bir gelecekte de yabancı ülkelerden uzman ismi altında çalışan getirileceğini ileri süren Erçelebi, "Bir bakacaksınız ki müsteşar, genel müdür yabancı olacak. Şimdi yabancı doktor, yabancı öğretmen getiriyorlar. Sendikalar bu konuda duyarsız. Aslında en duyarlı olmaları gereken konu bu" diye konuştu

Hükümetin, yeni bir anayasa yapacağını söylediğine işaret eden Erçelebi, bu konuda bir kavram kargaşası yaşandığını ifade etti. Erçelebi şunları kaydetti: "Bu hükümet yeni bir anayasa yapamaz. Çünkü yapacağı değişiklikler Anayasa`nın 175. maddesine göredir ve mevcut anayasa yürürlüktedir. Bu anayasanın ilk 4 maddesi değiştirilemez. Literatür hatası yapmamamız gerekir. Hükümet bütün dikkatleri Anayasa`nın ilk 4 maddesine çekip ardını boşaltmak istiyor." Asıl tehlikenin laiklik ilkesinin sadece sözde bırakılmak istenmesi olduğunu savunan Erçelebi, laikliği Türkiye Cumhuriyeti`nin aşil tendonuna benzeterek, laikliğin öneminin altını çizdi. Erçelebi, "Oradan vururlarsa bir gün Türkiye Cumhuriyeti kalmaz" dedi

Türkiye`nin dış politikasını da eleştiren Erçelebi, Türkiye`nin taşeronluk yaptığını savundu. Erçelebi, ABD`nin Vietnam ve Irak`ta bozguna uğradığını ve bu nedenle de kendi işlerini taşeronlara yaptırmak istediğini söyledi. Başbakan Erdoğan`ın Almanya`daki vatandaşların da güvencesi olduğunu söylediğini hatırlatan Erçelebi, Almanya`da öldürülen 8 Türkün hesabının sorulması gerektiğine dikkat çekti. Erçelebi, "Eğer gücün varsa, ABD`nin taşeronluğundan vazgeç, kendi vatandaşına sahip çık. Git Merkel`denhesap sor" dedi

Erçelebi, vicdani ret konusunun, Atatürk`ün Gençliğe Hitabesi`ndeki gaflet, delalet ve hıyanet olduğunu savunarak, bedelli askerliğin `vicdani ret` anlamına geldiğini söyledi

Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Tansel Çölaşan da, parlamenter sistemin esasının, iktidarın denetlenmesinden geçtiğini ifade ederek, kişi hak ve özgürlüklerinin, her şeyin esası olduğunu vurguladı. Çölaşan, hukuk devleti tanımının, yönetimin, iktidarların her türlü eyleminin yargı denetimine tabi olması ve yargısının bağımsızlığı anlamına geldiğini söyledi. Siyasi partilerin sistemin temeli olduğunu ve toplumun bilgi edinmesini sağlayacak kanalların açık olması gerektiğini belirten Çölaşan, tamamenbireyin temsilinin sağlayacak siyasi parti yapılanmasının şart olduğunu belirtti

Kaynak: İHA