Alman-türk Ceo Forumu, Berlin`de Yapıldı

Başbakan Yardımcısı Babacan, yaptığı konuşmada dünyanın daha güçlü bir Avrupa`ya ihtiyacı olduğunu belirterek, "İçinde bulunduğumuz bu şartları düşündüğümüzde, Kuzey Afrika`daki ve Ortadoğu`daki değişmeleri düşündüğümüzde, Balkanlar`daki ve Kafkasya`daki riskleri düşündüğümüzde, enerji konusuna bölgede topluca baktığımızda, enerji güvenliği ve enerji arz güvenliği konusunu şöyle bir değerlendirdiğimizde dünyanın güçlü bir Avrupa`ya ihtiyacı var. AB`yi AB yapan değerler; demokrasi, temel hak veözgürlükler, hukukun üstünlüğü, serbest piyasa ekonomisi. Bütün bunlar şu anda dünyada daha yüksek sesle dile getirilmesi gereken ve daha iyi uygulanması gereken idealler ve değerlerdir" dedi.

Avrupa`nın dünyadaki değişime yön vereceğini kaydeden Babacan, Türkiye`de siyasi, ekonomik ve sosyal bir değişim yaşandığını vurguladı. Türkiye`nin de bölgesine kendi değişim süreciyle ilham kaynağı olduğunu iddia eden Babacan, "Bizim bölgemizde pek çok genç insan artık kendisini daha cesur hissetmekte, değişim istemekte, Türkiye bunu başardıysa biz niye başaramıyoruz diye bunu sorgulamakta. Bir bakıma AB değerlerini kendi içine başarılı bir şekilde alan, yaşatan ve güçlendirten Türkiye kendi değişimsüreciyle başka ülkeler için şimdi bir ilham kaynağı olmakta. Biz AB`nin gerçek anlamda çok kültürlü çok sesli olması gerektiğini düşünüyoruz. AB`nin temsil gücünün yüksek olması için Türkiye`nin üyeliğinin elzem olduğunu düşünüyoruz. Ancak Türkiye`yi de içine alan bir AB gerçek anlamda evrensel ortak değerlerin yaşatıldığı ve güçlendirildiği bir AB olacaktır" ifadelerini kullandı.

TÜSİAD yönetim kurulu başkanı Ümit Boyner, Türk ve Alman İşverenlere yönelik yaptığı konuşmanın ardından verdiği röportajda Avrupa`da zor süreçle beraber siyaset yapısının da 2004`e göre değiştiğini belirtti. Boyner, "Bugün 2004`ten çok daha farklı bir Avrupa ile karşı karşıyayız. Zaman zaman bu tip kriz dönemleri korunmacılığın ve iç siyasetin daha prim yaptığı dönemler haline gelebiliyor. Bu da Türkiye için dezavantaj olabiliyor. Ama enerji konusunda ve Ortadoğu ile Kuzey Afrika`da olan gelişmelerleTürkiye`nin ne kadar önemli bir ortak olduğu daha da öne çıkarıyor diye düşünüyorum" dedi. Boyner, herkesin Türkiye`nin ne kadar önemli bir ortak olduğunu anlayacağını "Bugün Türkiye`nin öneminin ne olduğunu anlamayan, anlamak istemeyen bir takım siyasi liderlerin bile bu gerçeği sevmeseler de göreceği bir döneme doğru ilerliyoruz. Bence burada hiçbir şekilde geri adım atmamalıyız. Bu çok uzun vadeli ve gerçekleşecek bir proje. Avrupa`nın lehine olacak ve bunu daha çok insan görecek diye düşünüyorum"ifadeleriyle belirtti.

CEO forumuna katılanlar arasında yer alan Eczacıbaşı yönetim kurulu başkanı Bülent Eczacıbaşı ise Avrupa pazarının kendileri için önem taşıdığını belirtti. Eczacıbaşı yaklaşık 30 yıldır Avrupa`da işlerini geliştirdiklerini belirterek "Avrupa`da ihracatla başladık. Bu ihracat neticesinde markamızın bilinirliğini ve tanınırlığını sağladık. Daha sonra burada daha farklı pazarlara yayılmak, daha geniş bir tüketici grubuna sunmak için üretici olmak için harekete geçtik. Bazı şirketler alarak buradakiprofilimizi yükselttik. Almanya burada ön sırada geldi bizim açımızdan. Ekonomisinin güçlü olması, bizim ilgilendiğimiz ürün gruplarında pazarların büyük olması etkili rol oynadı Almanya`yı seçmemizde. Almanya bugün için de bizim açımızdan satışlar ve üretim açısından banyo ürünleri ve yapı ürünleri açısından bir numarada yer alıyor bizim ürünlerimizde. Bu arayışlarımızı devam ettireceğiz. Yeni markalar satın almak, pazar payımızı arttırmak ve giderek daha üst pazar segmentlerine hitap eden ürünler vepazarlar elde etmek açısından çabalarımızı devam ettireceğiz" dedi.

Berlin`de yapılan CEO Forumu`na yaklaşık 100 işveren ve siyasetçi katıldı. CEO Forumu`na Almanya eski Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmayer ve Alman Sanayicileri Federasyonu (BDI) Başkanı Hans Peter Keitel de katıldı