Kocaoğlu’ndan Stad Açıklaması
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aziz Kocaoğlu, Örnekköy’deki 70 bin metrekarelik alanın Büyükşehir’e tahsis edilmesi durumunda, buraya “tamamen Büyükşehir kaynaklarıyla” UEFA standartlarında 25 bin kişilik bir stat inşa etmeye hazır olduğunu açıkladı.
Mavişehir’deki imar talebine ilişkin çekincelerini anlatan Başkan Kocaoğlu, “Bu projeye karşı olmamızın özü, belediyecilik anlayışımızdan gelmektedir; kenti ileriye taşırken koyduğumuz ilkelerden gelmektedir. Gelecek kuşaklara sürdürülebilir, her türlü sosyal ihtiyaçlarının karşılanacağı bir kent bırakmak istiyoruz. Dostum Erdoğan Bayraktar’dan da bir istirhamım var: Mavişehir’de stat yapmak istedikleri sosyal donatı alanını alsın ve bu kente bıraksın. Biz de oraya, Karşıyaka Belediyesi ile beraber bölgenin koşullarına uygun spor tesislerini yapalım” dedi.İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentin kuzey bölgesine, tamamen Büyükşehir kaynaklarıyla 25 bin kişi kapasiteli bir stat yapacaklarını söyledi. Son günlerde kent gündemine getirilen ve Mavişehir’de imar planlarında “Spor tesisi” olarak ayrılan alana “Stadyum, hastane, alışveriş merkezi ve konut” yapılabilmesine imkan veren imar değişikliği talebi ile ilgili görüşlerini basın toplantısıyla açıklayan Başkan Kocaoğlu, “Eğer böyle sosyal donatı alanlarını imara açacak isek, bugün bütün büyük kentlerimizde kentsel dönüşüm projelerini niye gündeme getiriyoruz” diye sordu.Başkan Aziz Kocaoğlu, şöyle devam etti:“BİZ ARSA SPEKÜLATÖRÜ DEĞİLİZ”“Bu alan ve buna benzer tüm alanlar, planlamada yol için, yeşil alan, spor tesisi ve diğer sosyal kültürel ihtiyaçlar için kamuya ayrılan alan niteliğindedir. Eğitim, otopark, resmi tesis alanı, yol gerekiyor mantığıyla. Aslında plan üzerinde bunların kamuya, spor tesisi yapılacaksa Gençlik Spor Genel Müdürlüğü’ne, yol yapılacaksa Belediye veya Karayolları’na, okul yapılacaksa Milli Eğitim’e bırakılacak alanlardır. Bir defa, başlangıçta konuyu buraya oturtmak gerekir. Ayrıca, 8 Mayıs 2001 tarihinde Emlak Bankası İzmir Bölge Uygulama Başmüdürlüğü, İzmir Büyükşehir Belediyesi Planlama Müdürlüğü’ne bir yazı yazıyor; buralarda ticaret yapılmayacağını söylüyor.Sonra kamuya terk edilmesi ve satılmaması gereken bu alanı, yaklaşık 100 dönümden bahsediyoruz, üçüncü bir şahıs satın alıyor. 1 ay sonra bize müracaat etmişler. Bizden konut talep etmişler. Buranın konut olmayacağı gerekçesiyle biz bu Meclis’ten reddetmişiz. Sonra bir yöntem arayışına girmişler, Karşıyaka Spor Kulübü’ne bir stad yapılması konusunda mutabık kalmışlar. Söylenene göre Karşıyaka Belediyesi ile ön protokol imzalamışlar. Şimdi bunları niye belediyeler almadı diye soruyorlar. Kamuya terk edilmesi gereken yerleri belediyelerin alması gerekir diye bir kuralın nerede işlediğini de bu arkadaşlara sormak gerekir. Biz, emlak işi yapmıyoruz. Kim neyi satıyor, hazine arazisinin neresi satılıyor diye takip etmiyoruz, arsa spekülatörü değiliz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin zaten bir çok altyapı sorunu var, kenti kalkındırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Emlak komisyoncusu da, emlakçı da, gayri menkulcü de değiliz. Konu bu. Teklifte 59 bin metrekare stat yapılacak alanda otel, hastane, alışveriş merkezi, ticarethane gibi bölümler de var. Gelelim Mavişehir’in durumuna… Burası, imarı en sıkışık bölgelerden birisi. Birçok sosyal donatı alanına ihtiyaç var. Söz konusu alan, burada yaşayan insanlara spor alanı olarak belirlenmiş. Bu alanın amacı doğrultusunda, planlama ilkelerine göre kullanılması gerekmektedir. Yoğunluk artışı, trafik, problemi, ulaşım, bunların hepsi planlama tekniği açısından problem. Ama bunların dışında Mavişehir’de ayrılmış 100 dönüm bir kısmı ağaçlandırılacak, spor sahası, tenis, basket olacak, bu alanda yüzde 3 imar var, yani 3 bin metrekare. Oradaki spor tesislerinin soyunma odaları, duşları, yönetim için zorunlu olan bir imar. Artı, buradan İZSU’nun , Mavişehir’in iki deresi geçiyor. Birisinin üstünü kapatılarak, birinin de yatağı değiştirilerek burada stat alanı yerleştirilmeye çalışılıyor. Bana göre, birinci ve kritik nokta TOKİ’nin bu gayrimenkulu satmasıdır. İkinci nokta, Karşıyaka Spor Kulübü’nün sanki Karşıyaka’ya stad yapılmak için can hıraş uğraşılmıyormuş gibi, bu projeyi kamuoyuna ‘olmazsa olmaz’ bir stad yeri olarak sunmasıdır. Burayı 2007’de alan arkadaşımın, stad yapma gibi bir düşüncesi yok ki, hemen 1 ay sonra getirmiş ‘konut imarı istiyorum’ demiş. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 2007’de 1/5000lik imar önerisinde bulunulmuş, biz de reddetmişiz. Alan kişi tabii ki bundan kar bekleyecek. Stad yapayım da kamuya bağışlayayım diye almadı burayı. Hayırseverdir, stada yardım eder, para verir, ayrı bir konu. Saygı duyarım ama bu arsayla alakası yok. Verdiği parayı, yapacağı yatırımı geri alacak. Özel sektör mantığıyla, mutlaka kar edecek bir imar durumunun gerçekleşmesi gerekiyor. Doğal olarak bunu isteyebilir. Ama KSK’nin böyle bir konuyu olmazsa olmaz şeklinde değerlendirmesi, İzmirli ve Karşıyakalı hemşehrilelerimizin gözlerinden kaçmayacak; kaçırmamaları ve sağlıklı değerlendirmeleri gereken bir durumdur. En çok önem verdiğimiz konu, işin püf noktası da şudur: Gelecek kuşaklara nasıl bir kent bırakacağız? Gelecek kuşaklara nasıl bir kent bırakmak için çalışıyoruz? Bunun cevabını arıyoruz. Gelecek kuşaklara sürdürülebilir, her türlü sosyal ihtiyaçlarının karşılanacağı bir kent bırakmak istiyoruz. Kente bakışta ana ilkemiz budur. Esas itibariyle bu projeye karşı olmamızın özü, belediyecilik anlayışımızdan gelmektedir; kenti ileriye taşırken koyduğumuz ilkelerden gelmektedir.Türkiye’nin 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası organizasyonuna talip olduğunda, İzmir’de de müsabakaların oynanacağı bir stadyum projesinin gündeme geldiğini ve bunun için Örnekköy’de 70 bin metrekarelik bir arazinin tahsis edildiğini hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yaşanan süreci şöyle özetledi:“Avrupa Futbol Şampiyonası’nı alamayınca, planlanan stat işi de öyle kaldı. Ben de 2009 seçim beyannamemde verdiğim stadyum yapma sözü çerçevesinde, Spordan Sorumlu Devlet Bakanımız Sayın Faruk Özak, Federasyon Başkanı hemşehrimiz Mahmut Özgener, Gençlik ve Spor Genel Müdürümüz Yunus Akgül ile bir araya geldim. ‘Rizeye 15 bin kişilik stat yapılıyor, bu hazır projeyi alalım Örnekköy’e uygulayalım’ önerisi geldi. 25 milyon TL’ye böyle bir tesisin yapılabileceği söylendi. ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi 15 milyon, Türkiye Futbol Federasyonu ve Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü de 5’e milyon lira versin ‘dediler. Ben, maliyeti kaça çıkarsa çıksın 5’te üçünü ben vereyim, 5’te birini Futbol Federasyonu, 5’te birini de GSGM versin’ dedim el sıkıştık, ayrıldık. Anlaşmamıza göre, arazi Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün uhdesinde olduğu için GSGM ihaleye çıkacak, biz parayı vereceğiz, stat yapılacak. Sonra, ‘15 bin kişilik kapasite az, 25 bin olur mu, öbür stat nereye yapılacak’ dendi. İşler karıştı. Belki şimdiye kadar stat bitecekti. 12 Haziran genel seçimlerinden sonra Bakan da, müdür bey de, federasyon başkanı da değişti. Konuyu ele almak için tekrar harekete geçtim ve bir aya yakın süredir Ankara’dan randevu bekliyorum. Her pazartesi randevumu yeniliyorum. Derken Mavişehir’deki bu iş çıktı. Ben de oturup düşündüm ve kararımı verdim: Kentin kuzeyinde yapılacak stadın arazisini İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne stat, spor tesisi yapmak üzere verirlerse, biz de İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, projesini 25 bin kişi olarak yapmak kaydı şartıyla planlayıp, minimum UEFA standartlarına uyacak şekilde bir stat yapacağız. İhaleye çıkacağımız için araziye bize verirler. Biz sonra 49 yıllığına Gençlik Spor’a veririz. Halkapınar Spor Salonu’nda da öyle oldu. Araziyi bize sattılar, 49 yıllığına kullanmak üzere biz onlara verdik. Böyle bir yöntem olabilir, başka bir yöntem olabilir. Protokolü üçlü yaparız. Bütün yükümlülüğü üzerime alıyorum İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak ve bugünden itibaren bu konuyla ilgili gerekli girişimleri yapmak üzere yola çıkıyorum. Bunu niye yapıyorum: İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin parası mı var? Gelecek kuşaklara sağlıklı kent bırakmak üzere yapıyorum. Bu yükümlülüğü onun için yerine getiriyorum. Eski TOKİ Başkanı, bugün Bakan olan, yakın dostum Erdoğan Bayraktar’dan bir istirhamım var: Bu sosyal donatı alanını alsın ve kente bıraksın. Biz de oraya, Karşıyaka Belediyesi ile beraber, bölgenin koşullarına uygun spor tesislerini yapalım.”
Kaynak: İHA