``polen Tuzaklı Kovanlar, Arı Sayısını Artırıyor``
Ayşe Yıldız - Erzurum İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Taner Bayır, Türkiye arıcılığında mutlaka polen tuzaklı kovanlara geçilmesi gerektiğini belirterek, bu uygulamayla ülke ekonomisine daha çok katkı sağlanacağını söyledi.
Bayır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) destekleriyle yürüttükleri ``Organik Arı Yetiştiriciliği Projesi`` kapsamında organik arı üretimi yapan arıcılara polen tuzaklı kovan dağıttıklarını anımsatarak, polen tuzaklı kovanlar sayesinde kovan başına bu yıl 2 kilogram polen üretimi yapıldığını ifade etti.Arıcılıkta polen üretimiyle ülke ekonomisine daha fazla girdi sağlanacağını vurgulayan Bayır, ``Erzurum`da yılbaşı itibariyle yaklaşık 93 bin arılı kovan mevcuttu. Bu dönem 100 bin arılı kovandan yaklaşık 200 ton civarında polen üretme şansımız var. Bunun parasal değeri ise 4 milyondur. Eğer Erzurum`da bütün kovanları polen tuzaklı kovanlara dönüştürürsek, sadece polenden Erzurum ekonomisine yılda 4 milyon lira kazandırırız`` dedi.Türkiye`de 40 binin üzerinde ailenin arıcılık yaptığını hatırlatan Bayır, ``Biz polenden gelecek paranın neredeyse tamamını çöpe atıyoruz. Bunu çöpe atmak yerine ekonomiye kazandırırsak kişi başına gelirimiz da artar. Örneğin Erzurum`da yaklaşık 900 işletme var. Aile başına 4 bin liralık katkı olur. Bu çok ciddi bir rakamdır`` diye konuştu
-``Polen tuzağı sayesinde arı daha çok yavru üretiyor``- Polen tuzaklı kovanların bal üretimini olumlu yönde etkilediğinin altını çizen Bayır, şunları kaydetti: ``Gece boyunca çiçek gelişir ve polen çoğalır. Sabahleyin de arının ilk işi polen toplamaktır. Kovanlarda polen tuzakları varsa, arı ilk gittiğinde getirdiği polenler, polen tuzaklarına yakalanır ve oraya polenlerini düşürür. İkinci uçuşunda ise oradan geçirebileceği kadar polen getirir. Polen fazla olursa orada düşeceğini biliyor çünkü. Arı polen tuzağına günde bir kere yakalanıyor. Polen üretiminin bal üretimine hiçbir zararı yok, aksine faydası var.Eğer polen tuzağı koymazsanız, arı; yavru sahasına, yavru gözlerine veya bal stoklanacak gözlere bal stoklamak zorunda kalır. Kovanınız polen tuzaklıysa, stoklanan polenlerin yerine arı yavru atıyor. Ne kadar fazla arı, o kadar fazla bal üretimi demektir. Dolayısıyla siz sahayı daraltmış oluyorsunuz. Polen tuzağı koyarsanız hem arıya hem de kendinize iyilik yaparak, arının yavru sahasını genişletiyorsunuz ve dolayısıyla bal veriminin artmasını sağlıyorsunuz.`` Arı sayısı arttığı zaman, daha fazla polen taşınacağı için daha fazla bal elde edileceğinin altını çizen Bayır, bal ile polenin aynı anda üretiminin yapılabileceğini ifade etti.Bal ve polenin, iş yönüyle birbirine fazla bir engelinin olmadığını belirten Bayır, ``Günlük polene bir saat çalışıyor. Çekmecelere dökülen polenleri, çıkarıp kurutuyorsunuz. Farklı ürünü aynı kovanda üretme şansınız var. Türkiye`de mutlaka polen tuzaklı kovanlara geçilmelidir`` diye konuştu
-Arı hastalıklarıyla mücadele- Polen tuzaklı kovanlara geçilmesinin tüketicilerin menfaatine olduğunu vurgulayan Bayır, şöyle dedi: ``Varroa denen bir parazit var. Bununla mücadele için organik girdiler ya da kimyasal girdiler kullanılıyor. Eğer polen tuzaklı kovan kullanırsanız, duman verdiğiniz zaman bile arıyı sakinleştirmiş oluyorsunuz. Varroa paraziti keneye benzer ve arının sırtından dumanın etkisiyle düşüyor. Polen tuzağının çekmesine otomatik olarak düşer ve bir daha çıkamıyor. Polen tuzaklı kovanlar sayesinde hem de hiçbir organik veya kimyasal girdiler kullanmadan varroa ile mücadele ediyorsunuz, ayrıca varroa ile mücadele için kullanılan kimyasal girdilerin baldan insana geçme tehlikesini ortadan kaldırıyorsunuz.`` -``Propolis ihtiyacını karşılayamıyoruz``- Polenin yanında propolis de üretilebileceğine dikkati çeken Bayır, ``Propolis, bal ve polen üretimine engel teşkil edilecek bir üretim değil. Bu da yalnızca kovanın en üstünde kullanılır. Erken ilkbahar ve sohbaharda arının bitkilerden topladığı reçinedir. Kovan başına 300 gram civarında elde etmek mümkün. Kovan başına ekstradan bir gelir elde edebiliriz`` şeklinde konuştu.Propolis üretimi sayesinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından kovan başına yapılan destekten yüzde 50 daha fazla olduğunu vurgulayan Bayır, propolisin çok aranan bir ürün olduğunu belirterek, ``Türkiye`de propolis taleplerini karşılamakta çok ciddi anlamda sıkıntı yaşamaktayız`` dedi.Başkan Bayır, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ile ürün çeşitliliğine yönelik bir proje hazırlayacaklarını belirterek, uygun görülürse polen tuzaklı kovan yaptırarak, Erzurum`daki arıcılara dağıtacaklarını ifade etti.(AYZ-MİS-NİF)
Kaynak: AA
-``Polen tuzağı sayesinde arı daha çok yavru üretiyor``- Polen tuzaklı kovanların bal üretimini olumlu yönde etkilediğinin altını çizen Bayır, şunları kaydetti: ``Gece boyunca çiçek gelişir ve polen çoğalır. Sabahleyin de arının ilk işi polen toplamaktır. Kovanlarda polen tuzakları varsa, arı ilk gittiğinde getirdiği polenler, polen tuzaklarına yakalanır ve oraya polenlerini düşürür. İkinci uçuşunda ise oradan geçirebileceği kadar polen getirir. Polen fazla olursa orada düşeceğini biliyor çünkü. Arı polen tuzağına günde bir kere yakalanıyor. Polen üretiminin bal üretimine hiçbir zararı yok, aksine faydası var.Eğer polen tuzağı koymazsanız, arı; yavru sahasına, yavru gözlerine veya bal stoklanacak gözlere bal stoklamak zorunda kalır. Kovanınız polen tuzaklıysa, stoklanan polenlerin yerine arı yavru atıyor. Ne kadar fazla arı, o kadar fazla bal üretimi demektir. Dolayısıyla siz sahayı daraltmış oluyorsunuz. Polen tuzağı koyarsanız hem arıya hem de kendinize iyilik yaparak, arının yavru sahasını genişletiyorsunuz ve dolayısıyla bal veriminin artmasını sağlıyorsunuz.`` Arı sayısı arttığı zaman, daha fazla polen taşınacağı için daha fazla bal elde edileceğinin altını çizen Bayır, bal ile polenin aynı anda üretiminin yapılabileceğini ifade etti.Bal ve polenin, iş yönüyle birbirine fazla bir engelinin olmadığını belirten Bayır, ``Günlük polene bir saat çalışıyor. Çekmecelere dökülen polenleri, çıkarıp kurutuyorsunuz. Farklı ürünü aynı kovanda üretme şansınız var. Türkiye`de mutlaka polen tuzaklı kovanlara geçilmelidir`` diye konuştu
-Arı hastalıklarıyla mücadele- Polen tuzaklı kovanlara geçilmesinin tüketicilerin menfaatine olduğunu vurgulayan Bayır, şöyle dedi: ``Varroa denen bir parazit var. Bununla mücadele için organik girdiler ya da kimyasal girdiler kullanılıyor. Eğer polen tuzaklı kovan kullanırsanız, duman verdiğiniz zaman bile arıyı sakinleştirmiş oluyorsunuz. Varroa paraziti keneye benzer ve arının sırtından dumanın etkisiyle düşüyor. Polen tuzağının çekmesine otomatik olarak düşer ve bir daha çıkamıyor. Polen tuzaklı kovanlar sayesinde hem de hiçbir organik veya kimyasal girdiler kullanmadan varroa ile mücadele ediyorsunuz, ayrıca varroa ile mücadele için kullanılan kimyasal girdilerin baldan insana geçme tehlikesini ortadan kaldırıyorsunuz.`` -``Propolis ihtiyacını karşılayamıyoruz``- Polenin yanında propolis de üretilebileceğine dikkati çeken Bayır, ``Propolis, bal ve polen üretimine engel teşkil edilecek bir üretim değil. Bu da yalnızca kovanın en üstünde kullanılır. Erken ilkbahar ve sohbaharda arının bitkilerden topladığı reçinedir. Kovan başına 300 gram civarında elde etmek mümkün. Kovan başına ekstradan bir gelir elde edebiliriz`` şeklinde konuştu.Propolis üretimi sayesinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından kovan başına yapılan destekten yüzde 50 daha fazla olduğunu vurgulayan Bayır, propolisin çok aranan bir ürün olduğunu belirterek, ``Türkiye`de propolis taleplerini karşılamakta çok ciddi anlamda sıkıntı yaşamaktayız`` dedi.Başkan Bayır, Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ile ürün çeşitliliğine yönelik bir proje hazırlayacaklarını belirterek, uygun görülürse polen tuzaklı kovan yaptırarak, Erzurum`daki arıcılara dağıtacaklarını ifade etti.(AYZ-MİS-NİF)