"Sorunun temelinde ekonomik ve sosyal sıkıntılar yatıyor"

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Muş il başkanları Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşanan sıkıntıların ekonomi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Muş il başkanları Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşanan sıkıntıların ekonomik ve sosyal nedenlerden kaynaklandığını söyledi. Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Muş İl Başkanı ise bölgede Kürt ve Türk halkının kardeşçe yaşadığını, Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi ile bu kardeşliğin daha da pekişeceğini ifade etti.

Siyasi parti il başkanları Cihan Haber Ajansı'na bölgenin sorunlarını ve çözüm yollarını değerlendirdi.

Bölgede kürt sorunu olduğunu söyleyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muş İl Başkanı İsmail Adanur, "Biz bu sorunu Kürt sorunu olarak tanımlıyoruz. Ama bu sorunun çözümü için anayasal çerçevede, yurttaşlık bağlamında ve partimizin belirlediği politikalar doğrultusunda Genel Başkan Yardımcımız Sezgin Tanrıkulu'nun başkanlığında oluşacak Kürt komisyonları ile bu tür sorunlara yönelik çalışmalar yapacağız." dedi.

Özellikle ekonomik alanda iyileştirme yapılması gerektiğini vurgulayan Adanur açıklamasına şöyle devam etti: "Bölgedeki ekonomik sorunlar, sosyal yaşam ve eşitlik ilkelerinin de ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Sorunlar ekonomik anlamda büyük önem arz etmektedir. Ekonomik sorunları olan bölgelerde bu tür vakalar daha da artmaktadır. Edirneli vatandaşımız Muşlu gibi düşünmeli, muşlu vatandaşımızda Edirneli vatandaşımız gibi düşünmelidir. Böyle olursa yaşanan bu olaylar çözüme kavuşacaktır. Bölgede ekonomik yapının güçlenmesi lazım, insanların bu fakirlikten, yoksulluktan ve eşitsizlikten kurtulması lazım. Devletin bu bölgelere özel bir statü uygulaması gerekiyor. Kürt sorunu ile beraber bölgede bir terör sorunu vardı ve insanlarımız ölüyor. Batıda ve doğuda ölenlerin hepsi bizim yurttaşımız. Bunları önleme acısından radikal adımlar atılmasından yanayız."

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Muş İl Başkanı Halis Saltık bölgede herhangi bir sorun olmadığını belirterek, rant elde etmek isteyen bazı grupların bölgede oyun oynamaya çalıştığını kaydetti. Saltık, "Türk milleti ile Kürt milleti bin senedir İslam'ın bayrağı altında kardeşçe bu güne kadar yaşamış gelmiştir. Aslında bölgede sorun diye bir şey yok. Çünkü biz kardeşiz, sorunlarımız ortaktır. Birlik ve beraberlik içerisinde bunların da üstesinden geleceğimize inanıyorum. Menfaat doğrultusunda bazı hesap kitap yapan gruplar bu işi menfaat sayarak kendilerine rant elde edebilmek için bunu kullanmaya çalışıyorlar." şeklinde konuştu.

Milli Birlik ve Kardeşlik projesinin yıllardır kardeşçe yaşayan insanları birbirlerine daha yakınlaştırmak için yapıldığını belirten İl Başkanı Saltık konuşmasına şöyle devam etti: "Hükümetimiz bu işi ele almıştır. Birlik ve beraberlik içerisinde götürüyor. Herkes bizim için kardeştir, bir ayrıcalık olmadığına inanıyorum. İnşallah kısa süre içerisinde açık olan geleceğimize kavuşacağız. İleriki zamanlarda insanlar yapılan hataları görecekler ve bugün yaptıklarından o gün utanacaklar diye düşünüyorum. Hükümetimiz Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi ile yaşanan bu sorunların üzerine kucak ve kalbini açarak yürüyor. Biz de halk olarak bu projeye hep birlikte destek vereceğiz. İçi dolu olan Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi'nde ilerleyen günlerde iyi bir netice alınacaktır. Artık silahlar susmalı, insan kanı dökülmemeli, kimsenin canı yanmamalı ve analar ağlamamalı diye düşünüyorum."

Kürt sorunu diye bir sorun olmadığını ifade eden Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Muş İl Başkanı Sadullah Tetik ise açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde kesinlikle bir Kürt sorunu yoktur. Burada tek sorun açlık, yoksulluk, fakirlik ve işsizliktir. Zamanında buralara yatırımlar, fabrikalar yapılsaydı, ekonomimiz güçlenseydi ve insanlarımız açlık ve sefalet içinde kalmasaydı; bu gün bunlar olmazdı. Bölgede eğitimsizlikten kaynaklanan sorunlar olmuştur. İyi bir eğitim verilmiş olsaydı herkes kültür seviyesine göre hareket eder ve bu hale düşmezlerdi. Türkiye'nin 81 ilinde yaşayan Kürt kardeşlerime seslenmek istiyorum. Bugün bizim birlik ve beraberlik içerisinde olmamız lazım. Kardeşlik ve beraberlik içerisinde olalım. Kimsenin maşası olmayalım. Bu insanlara şefkat gösterilmeli, yaklaşmasını bilmeliyiz. Polis de, asker de, doktor da bizim. İstanbul'da nasıl görev yapılıyorsa buraya gelen arkadaşlarımız aynı görevi burada da yapmalıdır. İlk olarak kurumların kendilerini düzeltmeleri gerekiyor."