Tc-Kktc Tecrübe Paylaşım Programının İlki Girne’de Yapıldı

Kamu ve özel sektör temsilcilerinin katkılarıyla 2011’de üç aşamada gerçekleştirilecek TC-KKTC Tecrübe Paylaşım Programı’nın birinci bileşeni "Kapasite ve Farkındalık Oluşturulması" konulu seminer Mercure Otel’de başladı.

KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’nın koordinesinde, Kıbrıs Türk Yatırım Geliştirme Ajansı (YAGA) ile Devlet Planlama Örgütü’nün işbirliğinde, KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, KKTC Maliye Bakanı Ersin Tatar, TC Lefkoşa Büyükelçisi Kaya Türkmen, YAGA Direktörü Derviş Besimler ve TC Hazine Müsteşarlığı’ndan Genel Müdür Vekili Murat Alıcı’nın konuşmalarıyla start alan seminer 2 gün sürecek.Seminerin ilk gününde TC Hazine Müsteşarlığı yetkilileri tarafından yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik küresel trendler ve yatırım ortamı iyileştirme çalışmalarında Türkiye tecrübe paylaşımı ile "Şirket Kuruluş Sürecinin Sadeleştirilmesi", "Lisanslama Süreçlerinin İyileştirilmesi" ve "Vergi Düzenlemeleri" ile ilgili detaylı bilgi verilecek. Seminerin yarınki bölümünde ise çalışma grupları oluşturulacak ve Enerji Bakanı Sunat Atun, YAGA Direktörü Derviş Besimler, TC Başbakanlık Hazine MüsteşarlığıYabancı Sermaye Genel Müdür Vekili Murat Alıcı’nın katılımıyla gerçekleşecek değerlendirme toplantısıyla sona erecek.KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun bu sabah açılışta yaptığı konuşmada, bakanlığın ülke ekonomisinin uzun vadeli sürdürülebilir kalkınması ve ada ekonomisinin rekabetçi yapıya kavuşması açısından yeni düzenlemeler gerçekleştirmeyi hedeflediğini vurguladı. Yatırım ikliminin iyileştirilmesiyle daha fazla sayıda yerli ve yabancı yatırımcının KKTC’yi yatırım alanı olarak tercih edeceğini ve bu durumun milli gelirin yükselmesinde önemli rol oynayacağını ifade eden Atun, bakanlığın bu çerçevede TC HazineMüsteşarlığı Yabancı Sermaye Müdürlüğü ile ortak çalışma başlattığını kaydetti. Bu kapsamda KKTC’nin "Türkiye yatırım ortamı reformları tecrübe paylaşım programı"na dahil edilerek, ortak seminer ve eğitim programları planladığını belirten Atun, bugün TC-KKTC Tecrübe Paylaşımı’nın 1. bileşeni "Kapasite ve Farkındalık Oluşturulması" seminerini gerçekleştirmekten mutluluk duyduğunu ifade etti. AB müktesebatına uyum programı kapsamında yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Atun, "AB mevzuatına uyumçalışmalarının en önemli amacı, çağdaş yasal düzenlemelere sahip olmanın yanında, çözüm sonrası AB üyeliğine hazır hale gelmektir. Ancak, ekonomik entegrasyonu sağlıklı bir halde gerçekleşmesi, yasalarımızın öngördüğü standartların, rekabet ortamının ve iş yapabilirlik düzeyinin dünyaca kabul gören uygulamalar düzeyinde olması ile mümkündür" diye konuştu.Yabancı yatırımcıların KKTC’yi yatırım alanı olarak seçmesinde siyasi ortamın ve istikrarın yanında, yatırım ikliminin iyileştirilmesini yakından etkileyen unsurların ne kadar akıcı ve doğru tasarlandığının da büyük önem taşıdığını kaydeden Atun, bu unsurların ülkenin iş yapabilirlik derecesi ile birlikte şirket kuruluş süreçleri, vergi rejimi, mülkü haklar, çalışma saatleri , kamu alanında etkin ve sürekli hizmetin sağlanması, fiziki altyapının yeterliliği olarak sıraladı. Siyasi istikrar ve yatırımortamının iyileştirilmesine yönelik çalışmalardan elde edilecek başarının ülke ve ekonominin geleceğini şekillendireceğini, bu alandaki yeni uygulama ve düzenlemelerin ülkeye doğrudan sermaye girişinin kapılarını açarak milli gelir ve halkın refah seviyesinin yükselmesine katkı sağlayacağını söyleyen Atun, bu konuda en büyük görevin yasa yapıcılar ile uygulayıcılara düştüğünü söyledi. KKTC ekonomisinin tüm dünyadaki örneklerde olduğu gibi özel sektör yatırımlarıyla büyüyüp gelişeceğini belirterek, bu yönderasyonel ekonomik politikalar üreten hükümetin makro alanda normalleşme çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceğini vurgulayan Atun, seminerin gerçekleşmesine ve Türkiye Cumhuriyeti’nin tecrübelerinin KKTC’ye aktarılmasına destek veren TC Lefkoşa Büyükelçiliğine, Yardım Heyeti mensuplarına, TC Ticaret ve Sanayi Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı ve Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı’na teşekkür etti.KKTC Maliye Bakanı Ersin Tatar da konuşmasında, küçük bir ülke olan KKTC’nin en büyük zenginliğinin Türkiye’nin başarı ve tecrübelerini paylaşabilmek olduğunu belirterek, hükümet olarak bu yöndeki her fırsatı değerlendirmeye çalıştıklarını kaydetti. Hükümet olarak KKTC ekonomisini geliştirmek için ciddi bir çalışma içinde olduklarını dile getiren Tatar, UBP hükümetinin devletin etkinliğini artırmak, bütçe açıklarını sürdürülebilir noktaya getirmek ve özel sektörün önünü açmak için mücadele içindeolduğunu söyledi.Hükümetin ülkede yıllar önce yapılması gereken şeyleri yaparak ekonomiyi geliştirmek için mücadele verdiğini belirterek, bu ortamda ülkede yarın genel grev yapılacak olmasını da eleştiren Tatar, "Hava yarın da yağmurlu olacakmış, meydanlarda biraz ıslanacaklar" ifadelerini kullandı.Türkiye’nin 2002 yılından bu yana KKTC’nin gelişmesi için ülkeye her yıl 600 milyon dolarlık bir kaynak sağladığını söyleyen Tatar, bu kaynağın ülkedeki bütçe açıklarının giderilmesi, reel sektör ve yatırımlara katkı için kullanıldığını kaydetti. Konuşmasında, ülke ekonomisinin kayıt altına alınmasının önemine de değinen Tatar, Türkiye Cumhuriyetinin sağladığı 7 milyon Türk Liralık kaynak ile yeni bir vergi dairesi projesinin hayata geçirileceğini ve bu dairenin tüm bilgisayar donanımı ve yazılımlarınında TC hükümeti tarafından oluşturulacağını belirterek, projenin tamamlanmasıyla ülke ekonomisinin tamamen kayıt altına alınacağını vurguladı. Geçmiş dönem hükümetlerinin bütçede kaynak olmamasına rağmen, ihtiyat sandığı ya da emekli sandığından yüksek faizle borçlanarak 13’üncü maaşları ödediğini de kaydeden Tatar, kendilerinin böyle bir uygulamada bulunmadığını belirtti. Global krizin büyük ekonomileri yerle bir etmesine rağmen, finansal sektörü denetim altına alarak güçlü bir yapı oluşturan Türkiye’yi teğet geçtiğini söyleyen Tatar, T dığının da büyük ürkiye’nin her alandaki tecrübelerinden faydalanmanın Kıbrıslı Türklerin en büyükzenginliği olduğunu yineledi.Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Kaya Türkmen de, Türkiye ekonomisinin son yıllarda muazzam bir başarı gösterdiğine dikkat çekerek, KKTC’nin Türkiye’nin ekonomi ve ülkeye yabancı yatırımcı çekme konusundaki tecrübelerinden faydalanmasının büyük önem taşıdığını kaydetti.KKTC’de Türkiye ve 3. ülkelerden yatırım talepleri bulunmasının sevindirici olduğunu dile getirten Türkmen, KKTC’de yabancı yatırımcıların önünün açılmasının yanında, ülkedeki yerli sermeyenin de yatırıma yönlendirilmesi için çalışma yapılması gerektiğini vurguladı. Yapılan düzenlemelerle KKTC ekonomisinin daha sağlıklı bir hale gelmeye başladığını dile getirerek, bunun KKTC ve TC hükümetleri tarafından herkese anlatılması gerektiğini vurgulayan Büyükelçi Türkmen, KKTC ekonomisinin doğru yolda olduğunusöyledi. Sendikal platform tarafından yarın yapılacak genel grev ve mitinge de değinen Büyükelçi Türkmen, "Maliye Bakanı Ersin Tatar’ın da konuşmasında söylediği gibi, Allahın bu rahmetinin yarın da devam etmesini diliyorum" ifadelerini kullandı.YAGA Direktörü Derviş Besimler de, KKTC’nin ekonomik durumunun özlenen noktada olmadığını belirtti ve bugünün dönüm noktası olmasını diledi.Ekonominin özlenen noktada olmamasını "geçmişte bazı şeylerin eksik veya yanlış yapılmış olmasına" bağlayan Besimler, önemli olanın bundan sonra yapılacak çalışmalarla geleceği kurtarmak olduğunu, bunun da özel ve kamu sektörünün dayanışmasıyla mümkün olabileceğini vurguladı. "Şanslı bir dönemdeyiz, çünkü Kıbrıs meselesi umarım yavaş yavaş gündemimizden çıkacak. Ekonomi ilk defa KKTC hükümetinin gündemine oturmuş vaziyettedir" diyen Besimler, Kıbrıs sorununun geçmişte KKTC ekonomisi üzerinde olumsuz etkiyarattığını, ne zaman atılım içine girilse Kıbrıs sorununda bir gelişmenin bunun önüne geçtiğini kaydetti. Kıbrıs Türkü’nün de şanslı olduğunu ifade eden Besimler, turizm yanında iç ve dış yatırımlarda önemli aşamalar kateden Türkiye’nin her konuda olduğu gibi ekonomik konularda da Kıbrıs Türkü’ne katkılarda bulunacağını söyledi.TC Hazine Müsteşarlığı Genel Müdür Vekili Murat Alıcı da, Türkiye’nin son 10 yılda özel sektör ve kamuda edindiği tecrübeyi KKTC’ ile paylaşmaktan büyük memnunluk duyduğunu belirtti. "Yatırımların artırılması, ekonominin kendi kendine yeterli olabilmesi ekonomik kalkınma için son derece önemli bir konudur. Bunu bilen ülkeler geçen 10 yıl içinde kendi ülkelerinde yatırım ortaklığı iyileştirme reformlarına önemli ölçüde ağırlık verdiler" diyen Alıcı, Türkiye’nin de bu global eğilime paralel olarak kendibünyesinde oluşturduğu kurum ve kapasitesini güçlendirdiğini kaydetti. Türkiye’de 2001 yılında başlattıkları yatırım ortamı iyileştirme reform programını, hazine müsteşarlığının koordinatörlüğünde yatırımlarla ilgili tüm bakanlık ve özel sektörü temsil eden 4 sivil toplum örgütünün tüm kademelerdeki temsilcileriyle kurdukları bağ ile geliştirdiklerini ifade eden Alıcı, son 10 yılda edindikleri tecrübeyi uygulama imkan buldukları ’fdğının da büyük nı söyledi.
Kaynak: İHA