Kılıçdaroğlu: ‘‘Kadrolarımız Akp‘yi Beşe Katlar‘‘

 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye‘nin sorunlarını çözmeye talip olduklarını belirterek, ‘‘Bizim kadrolarımız AKP‘nin kadrolarını en az beşe katlar. Bizim bilgi birikimimiz, AKP‘nin kadrolarının bilgi birikimini en az beşe katla

Kılıçdaroğlu, ASO‘nun aylık oda meclisi toplantısına konuk olarak bir konuşma yaptı. 

CHP Genel Başkanı olduktan sonra Brüksel‘e bir ziyaret gerçekleştirdiğini, orada kendisine ‘‘Neden CHP AB‘ye karşı?‘‘ diye sorulduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, partilerinin AB‘ye karşı olmadığını, AB‘ye uyum sürecinde çıkarılan hiç bir yasaya engel olmadıklarını anlattı. 

Klasik, her şeye muhalefet eden bir parti olmadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, ‘‘Bu ülkenin çıkarları için ne gerekiyorsa CHP buna destek verecektir‘‘ dedi. 

TBMM gündemindeki ‘‘Torba Tasarı‘‘ ile ilgili eleştirilerde bulunan Kılıçdaroğlu, hiç bir çağdaş ülkede kanuna ‘‘torba‘‘ denilmeyeceğini savundu. 

Tasarıda afla ilgili 21 madde olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ‘‘Getirin 1 günde, 1 saatte çıkaralım. 550 milletvekilinden itiraz eden yok, ‘hayır efendim 21 maddeyi getiremeyiz‘ Ne olacak? arkasına 216 madde daha ekliyorlar, bu fırsatçılık değil mi? ‘216 maddeye hiç itiraz etmeyin diyorlar, iş dünyası bu kanunu bekliyor‘ Yok ya... İş dünyasının bu kanunun içinde beklediği 20-30 madde. Diğerleri AKP‘nin beklediği maddelerdir, ‘nasıl kadrolaşacağım diye, bir yerleri nasıl ele geçireceğim diye‘ bekledikleri maddelerdir. Bu ahlaki değildir‘‘ diye konuştu.

Hükümetin 2002-2011 tarihleri arasında 4 kez af kanunu çıkardığını savunan Kılıçdaroğlu, bunun da ekonominin iyi gitmediğinin en önemli göstergelerinden biri olduğunu söyledi. 

Kılıçdaroğlu, ‘‘Demek ki ekonomiyi iyi yönetemiyorsunuz ki 4 kez af kanunu çıkarıyorsunuz‘‘ dedi. 

İşsizlik sorununu çözmenin altın kuralının üreten ekonomiyi yaratmak olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, Başbakan‘ın sanayicilere ‘‘bir işsizi istihdam edin‘‘ önerisini de eleştirdi. 

Sanayiciye öneri yerine teşvik getirilmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, ‘‘Üreten Türkiye stratejisini biz kabul ettik mi? Eğer bir Başbakan çıkıp, ‘Türkiye Ortadoğu‘nun hipermarketi olacaktır‘ derse, kusura bakmayın bu olmaz. Pazar olursunuz, bu olmaz. Türkiye‘nin üretmesi lazım‘‘ ifadelerini kullandı. 

Asıl sorunun ‘‘Türkiye nasıl üretir?‘‘ sorusu olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, para ve maliye politikalarının ise bu işin püf noktası olduğunu söyledi. 

Türk lirasının değerinin kararında olması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, ‘‘Bir Başbakan ‘benim param değerli‘ diye övünüyorsa, o Başbakan ekonomiyi bilmiyor‘ demektir‘‘ dedi. 

-‘‘ANAKENTLER BİRBİRİ İLE YARIŞAN KENTLERDİR‘‘-

Üreten ekonominin aynı zamanda istihdam yaratan ekonomi olacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, Ankara‘da sanayiciler için bir fuar alanının olmamasının ise düşündürücü olduğunu söyledi. 

20 yıl önce sosyal demokrat partili belediye başkanı tarafından Ankara için şehir planında fuar alanı olduğunu ancak bunun halen hayata geçirilemediğini belirten Kılıçdaroğlu, ‘‘20 yıl önce düşünüldü bu ancak yapılamadı. Bunun yapılabilmesi için kenti yöneten kişide kent kültürünün olması lazım. Bir vizyonun olması lazım. Anakentler bir biri ile yarışan kentlerdir. Türkiye‘deki anakentler, bir Paris‘le, Berlin‘le, Tokyo ile yarışmak zorundadır. Artık anakentler dünyada rekabet halindedir...‘‘ şeklinde konuştu. 

Yıllar geçmesine rağmen Ankara metrosunun halen tamamlanamadığını belirten Kılıçdaroğlu, ‘‘İnsanda yetenek ve geleceği görme kabiliyeti olması lazım, yok. Olmadığı için de biz bu adamla adım atamıyoruz. Bitmiyor metrolar... Birimiz de çıkıp sorgulamıyoruz. Yapmayan insanı yeniden seçerek adeta ödüllendiriyoruz‘‘ ifadelerini kullandı. 

Ankara‘daki finans kurumlarının İstanbul‘a taşınmak istendiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, anakent belediye başkanının bu duruma da karşı çıkmadığını söyledi. 

Kars‘taki heykel tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, ‘‘Sanat kültürü olmayan bir insanın sanata saygı duymasını beklemek doğru değil‘‘ dedi. 

-YARGI BOZULURSA TUZ KOKAR-

Türkiye‘nin önünde yargı konusu gibi ciddi bir sorun olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

‘‘Yargı bozulursa, her şey bozulur. Yargı bozulursa tuz kokar. Tuzun koktuğu yerde de demokrasi ve özgürlük olmaz. Yargının elbette reforma ihtiyacı var. Peki bu tasarılar yargıda reform amacıyla mı geliyor, hayır. Yargıyı siyasallaştırmak ve ele geçirmek için geliyor. Yanlış buradan başlıyor. Yargının bozulduğu ortamda herkes kaybeder. Yargının bozulduğu ortamda karar mahkemede değil, karar başka odalarda siyasi kulislerde alınır ve bu çok tehlikelidir. Yargının tarafsızlığını ve bağımsızlığını koruması lazım. Bu yargı kararları hiç eleştirilemez anlamına gelmesin. Tabii ki demokrasilerde yargı kararları da eleştirilir. Yargının bağımsızlığını korumak için eleştirilir. Yargının bozulması, Türkiye‘de Cumhuriyet tarihi boyunca karşılaştığımız en ciddi tehdittir.‘‘

‘‘Vergi politikalarını tersine çevirmemiz lazım‘‘ diyen Kılıçdaroğlu, büyüme hızının 1923-2002 döneminde, 2002-2011 dönemine göre her türlü olumsuzluğa rağmen çok daha fazla olduğunu savundu. 

Kılıçdaroğlu, akaryakıt fiyatlarının yüksekliğinden de yakındı. 

Herşeye rağmen umutsuz olmadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, ‘‘Şundan emin olmanızı isterim. Bizim kadrolarımız AKP‘nin kadrolarını en az beşe katlar. Bizim bilgi birikimimiz, AKP‘nin kadrolarının bilgi birikimini en az beşe katlar. Devleti biz daha iyi biliriz, daha iyi yönetiriz. Bizim milletvekili sanacilerimiz var, milletvekili finasçılarımız var. Hayatı biliyorlar, hayatı görüyorlar. Artı bu Türkiye‘nin sağlıklı, tutarlı, kendi çıkarlarını düşünen yeni maliye ve para politikalarına ihtiyacı var. Biz bunların hepsine hazırız. Hazır olduğumu lütfen kabul edin, çünkü biz bu ülkede her şeyin olduğunu biliyoruz. Biz bu ülkenin bütün sorunlarına talibiz ve kararlıyız çözmek için, umutsuzluk yok bizim kitabımızda. Beraber çalışacağız. Yoksulluğun olmadığı bir Türkiye istiyoruz biz. Destek verin, güç verin Türkiye‘yi aydınlığa kavuşturalım.‘‘

Kaynak: AA