İçişleri Bakanı Beşir Atalay Kırıkkale'de

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, 28 Şubat döneminde çok karanlık süreçler geçirdiklerini ve o zaman ki Yüksek Öğrenim Kurumu'nun (YÖK) Kırıkkale Üniversitesi rektörü olduğu bu süreçte kendisine istifa baskısı yaptığını açıklayarak, "İstifa etmedim ve çalışmamamı sürdürdüm

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, 28 Şubat döneminde çok karanlık süreçler geçirdiklerini ve o zaman ki Yüksek Öğrenim Kurumu'nun (YÖK) Kırıkkale Üniversitesi rektörü olduğu bu süreçte kendisine istifa baskısı yaptığını açıklayarak, "İstifa etmedim ve çalışmamamı sürdürdüm. Onurumuzla yaşadık, onurumuzla da ölürüz" dedi.
Kırıkkale Üniversitesi 2010-2011 akademik yıl açılışı yapıldı. Cumhuriyet Salonu'ndaki törene, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın yanı sıra yanı sıra Yükseköğretim Kurulu Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen, Kırıkkale Valisi Hakan Yusuf Güner, Belediye Başkanı Veli Korkmaz, il müdürleri, öğretim üyeleri katıldı.
Üniversitelerin ülkeler için önemli olduğunu ve sosyal, kültürel ve bilimsel açıdan ülkelere büyük katkılar sağladığını belirten İçişleri Bakanı Beşir Atalay, 13 yıl aradan sonra ilk kez Kırıkkale Üniversitesi'ne gelmekten dolayı memnun olduğunu söyledi.
Anayasa değişikliği ve referandum ile ilgili de açıklamalarda bulunan Atalay, Anayasa maddelerini hazırlayan 9 kişiden birinin kendisi olduğunu açıkladı.
Atalay, "Anayasa maddeleri çok tartışıldı ve sonunda evet oyu çıktı. Anayasa maddelerini seçen ve hazırlayan 9 kişiden biri de benim. Çok titiz bir seçim yaparak, ülkemiz adına iyi bir şey yaptığımızı düşünüyorum. Halkımızın da bunda büyük bir desteği oldu ve yüzde 58 gibi bir oy oranı ile Anayasa değişikliği kabul edildi. Bizim hükümetimiz zamanında iki büyük değişim olmuştur. Birisi Cumhurbaşkanını halkın seçmesi, diğeri ise Anayasa değişikliğidir. Türkiye'de yargı reformunun yapılması gerekiyordu. Bu
uzun süre aralardan sonra oldu. Bu yasalar ile bireyler korunaklı hale geldi" dedi.
Türkiye'nin dış politikada ki en büyük sorununun, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kendi devletini Strasburg'da ki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine şikayet etmesi olduğunu belirten Atalay, "Dış politika da ve hakka Avrupa Birliğine giriş süreçlerimizde bizi en çok etkileyen kendi vatandaşlarımızın Strasburg Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine, devletimizin adına açılan davalardır Düşünün ki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde 15 bin dosyamız var. Şimdi düşünün Anayasa Mahkemesi sivil vatandaşlarımıza açıldı
ve dolayısıyla bu sorun minimum ortadan kalktı. Bu süreç Türkiye'nin önün açmaya yöneliktir. Hükümetimiz ve Sayın Başbakanımız ile bu tür sorunları ortadan kaldırmak için çalışıyoruz. Çalışmaya da devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Kırıkkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Yıldız, "Biz strateji olarak yeni akademik birimlerle büyümek istiyoruz. Ancak bundan daha da önce var olan akademik birimlerimizin geliştirilmesini, yeni bölümlerle büyütülmesini, öğrencisi bulunmayan bölümlere öğrenci almayı planlıyoruz. Bu konuda en önemli sıkıntımız kadro sorunudur. Halen kullanmakta olduğumuz kadrolar üniversitemizin kuruluşu sırasında alınan kadrolardır. Şu anda en büyük sıkıntımız kadro sıkıntısıdır. Halihazırdaki bölüm ve anabilim
dallarında bile kadro sıkıntılarımız bulunmaktadır" dedi.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Yusuf Ziya Özcan ise "Yükseköğretim hakkını kullanmak isteyen herkesin üniversiteler arasında yer bulması, öğretim üyelerinin öğretim üyesi ihtiyacını karşılamak, yeni kurulan üniversitelerin kuruluşlarını hızlandırmak, ulusal değişim programını başlatmak, uzaktan eğitimi Türk üniversitelerinde yaygın bir hale getirmek, bütün öğretim üyelerinin yurtdışına yollanmasını sağlamak, performansa dayalı ödüllendirme sistemini hayata geçirmek ve öğretim üyelerinin özlük haklarında
iyileştirmek, dergilerdeki pozisyonlarının daha yukarı çıkarmak ve son olarak kısman gerçekleştirdik ancak saydığım sekiz kalemde dikkate değer gelişmeler kaydedilmiştir" şeklinde konuştu.