Bakan Yılmaz: Niye 'hayır' dediklerini tabanlarına bile anlatamıyorlar

12 Eylül'de yapılacak referandum mitinglerine Bingöl'den başlayacak olan Başbakan'dan önce bu şehre gelen Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, muhalefete yükl

12 Eylül'de yapılacak referandum mitinglerine Bingöl'den başlayacak olan Başbakan'dan önce bu şehre gelen Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, muhalefete yüklendi. İsim vermeden CHP, MHP ve BDP'yi eleştiren Yılmaz, "Bu partiler niye 'hayır' dediklerini tabanlarına bile anlatamıyorlar." dedi.

Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, 24 Temmuz'da referandum mitinglerinin startını Bingöl'de verecek olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan önce Bingöl'e geldi. Miting çalışmalarına başlayacak olan Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Bingöl Belediyesi'nde basın mensuplarına açıklama yaptı. Başbakan'ın ilk referandum mitingini 12 Eylül askeri darbesinden sonra hazırlanan anayasaya yüzde 90 oranında 'Hayır' oyu kullanan Bingöl'den başlamasının kendilerini son derece sevindirdiğini belirten Bakan Yılmaz, "12 Eylül'de Anayasa ile ilgili yapılacak referandum startını Başbakanımız Bingöl'den verecek. Bu son derece anlamlı bir tercih. Bingöl adına başbakanımıza teşekkür ediyorum. 82 anayasası yapıldığı zaman en yüksek hayır oyunu Bingöl vermişti. Anayasada bir çok değişiklik yapıldı fakat en kapsamlı değişiklik 12 Eylülde milletimiz referanduma evet derse gerçekleşmiş olacak. Bunu Bingöl'den başlıyor olmasından dolayı iftihar ediyoruz. Bingöl halkının da en doğru kararı vereceğinden endişemiz yok." diye konuştu.

Referandumda partiler üstü bir karar verilmesi gerektiğini belirten Bakan Yılmaz, "Referandum bir partiye oy verme anlamında değil, halkın vereceği bir karar. Bu bir genel seçim değil. Burada bir tek partinin meselesi değildir. Bu anayasa değişikliğine mutlaka partiler üstü bir gözle bakmak lazım. İnsanların değişik parti tercihleri olabilir, geçmişte farklı partilere oy vermiş, gelecekte de verilebilir. Ancak bu referanduma partizan bir gözle bakılmamalıdır. Bu milletin bir meselesidir, parti meselesi değildir. Partiler üstü bir meseledir. Bingöl halkı geçmişte olduğu gibi rekor bir seviye ile katılım gösterip destek verecektir. Bazı muhalefet partileri hayır kampanyasını kendi tabanlarına bile anlatamıyorlar. İşin içeriğine girmiyorlar. Çünkü onlar da biliyor ki bu maddeler Türkiye'de demokrasinin standartlarını arttırıyor. İnsanlarımızın hakkını hukukunu geliştiriyor. Tabi ki yepyeni bir anayasa olsa çok daha iyi olur. Ama hiç kimse bu anayasa değişikliğinin halkın aleyhine olduğunu söyleyemez. Halkın iradesi daha fazla yönetime yansıyacak şekilde bir dönüşüm sağlanıyor. Buna karşı çıkanın derdi üzüm yemek değil bağcı dövmektir." şeklinde konuştu.

Halka güvendiklerini dile getiren Bakan Yılmaz, "Halkımız basiretlidir. Biz halkımızın sağduyusuna inanıyoruz. Mutlaka yapılan bu değişimin anlamını önemini gayet güzel taktir edecektir halkımız. Bu tarihi bir fırsattır. Her zaman toplumun eline böyle fırsatlar gelmiyor. Ne kadar zorlu bir iş yaptığımız ortadadır. Şimdi artık top millette. Milletimiz en güzel kararı verecektir. Biz milletin vereceği karara saygılıyız. Türkiye genelinde halkımızın çok büyük destek vereceğine inanıyorum. Referanduma hayır diyen partilerde taban ile tavan arasında bir uyuşmazlık söz konusudur. Tabanları tavanlarını yeterince temsil etmiyor. Bu referandumda da görülecektir halkımız ciddi bir ekseriyetle kabul oyu verecektir. Kabul oyu verenlerin hepsi AK partilidir diye bir şey yok. Ya da AK Partili olacak diye bir şey yok. Memleketin geleceğini ilgilendiren meselelerde insanlarımız partiler üstü düşünebiliyor. Bazı partiler referandum sürecini destekleyeceklerini açıkladılar. SP ve BBP referandumu destekleyeceklerini söyledi. Diğer partilerin de tabanında olan birçok insan 12 Eylül tarihinde bu tarihi vazifelerini yapacaktır. 12 Eylül'de bütün kesimler sıkıntı yaşamıştır. Bunları hiç kimse görmezlikten gelemez. Hayır denildiğinde ne olacağını iyi düşünmek lazım. Bu değişikliği yetersiz bulabiliriz, eksik bulabiliriz daha ileri adımlar olsun diyebiliriz ama bunun alternatifi hayır anlamına gelmez. Hayır diyenler değişik sebeplerde ortaya koysalar sonuçta statükoya hizmet ediyorlardır. Gerekçeleri farklı farklı görünse de aynı kapıya çıkıyor. O kapı da statükonun devamı demektir. Bundan memleketimizin, milletimizin bir faydası yoktur. Hem daha hızlı kalkınmak halkımızın daha özgür yaşaması için bizim bu adımları atmamız lazım. Ve halkımızın desteği ile inşallah 12 Eylül'de çifte bayram yapacağız." diye konuştu.