Prof. Dr. Dinçer: Bütün enerji kaynaklarımızın envanterinin çıkarılması gerekiyor

Kanada Ontario Üniversitesi Teknoloji Enstitüsü (UOIT) Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Dinçer, dünyada savaş ve barışların enerji odağında şekillendiğ

  Kanada Ontario Üniversitesi Teknoloji Enstitüsü ( UOIT ) Öğretim Üyesi Prof . Dr . İbrahim Dinçer , dünyada savaş ve barışların enerji odağında şekillendiğini , bunun için bütün yer altı ve yer üstü enerji kaynaklarının envanterinin çıkarılması gerektiğini söyledi . Pamukkale Üniversitesi ( PAÜ ) tarafından düzenlenen 5 . Uluslararası Ege Enerji Sempozyumu ve Sergisi , PAÜ Kongre ve Kültür Merkezi ' nde yapıldı . Sempozyuma özellikle hidrojen ve hidrojen teknolojileri konusunda çalışmalarıyla tanınan , Kanada ' nın en prestijli bilim ve araştırma ödüllerinden biri kabul edilen Mükemmel Araştırma Ödülü ' nü 2004 yılında kazanan Prof . Dr . Dinçer , Denizli Belediye Başkan Yardımcısı Şamil Çınar , PAÜ Rektörü Prof . Dr . Fazıl Necdet Ardıç , Enerji Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç . Dr . Harun Kemal Öztürk , enerji alanında çalışan akademisyenler ve sanayiciler katıldı .

Sempozyumda gazetecilerin sorularını cevaplandıran Dinçer , enerjinin Türkiye ve dünyada çok önem kazanmaya başladığını ifade ederek , " Artık ilişkiler , problemler , savaşlar , barışlar hep enerjinin odağında şekilleniyor . Enerji öyle bir faktör ki çevreyi , sosyal yapıyı , politikayı , uluslararası ilişkileri etkiliyor . Türkiye ' nin stratejik konumu , yükselen bir yıldız olarak küresel dünyada önemi artıyor . Bunu herkes görüyor , biliyor . Türkiye ne yapmalı? Öncelikle eldeki kaynaklara bakmak gerekiyor . Gerek yer altı gerek yer üstü madenlerden tutunuz da enerji kaynaklarına kadar envanterinin çıkması gerekiyor . Bu çerçevede ileriye yönelik kısa , orta ve uzun ölçekli yol haritaları çıkarmak gerekiyor . " dedi . Enerji kaynaklarının vanasının başka bir ülkenin kontrolüne verilmemesi gerektiğini ifade eden Dinçer , bunun sonucunun tehlikeli olacağını vurguladı : " Bundan iki sene önce Rusya ' nın Ukrayna ' ya veya Avrupa topluluğuna yaptığı gibi vanayı kapattığı anda sizin doğalgazınız , elektriğiniz gelmeyecek . Tabii ki hiçbir ülke böyle bir duruma düşmeyi istemez . Onun için bunun önlemlerini almak lazım . Stratejik planları , programları yapıp ona göre yol haritalarını çıkarmak gerekiyor . Çözümler paketini bu nokta doğru kişilerden , uzmanlardan bir komitenin ve kişilerin uygulamaya geçirmesi lazım . "

Türkiye ' nin büyüyen ve gelişen bir ülke olduğunun altını çizen Doç . Dr . Öztürk ise , " Bilimsel olarak da çok büyük aşamalar katettik . Enerji , geleceğin en önemli konularından birisi . Ülkemiz bu konuda mutlaka lider olmalı . Liderlik , kendi çalışmamızla ve aynı zamanda bilgi transferiyle olacaktır diye düşünüyorum . Bu sempozyumda 200 ' ün üzerinde bildiri var , 300 ' yakın bilimadamı bulunuyor . 38 ülkeden bilimadamlarını ağırlıyoruz . Ülkemizden de 150 ' ye yakın bilimadamı var . " şeklinde konuştu . Türkiye ' nin enerji konusunda dışa bağımlı bir ülke olduğunu belirten Öztürk , bunun için bir şeyler yapılması gerektiğini ifade etti : " Enerji politikası olmadan , diğer hiçbir şeyin önemi yok . Enerjinin ekonomisini konuşacağız . Fosil yakıtları , bunların çevresel etkilerini , yenilenebilir enerjileri konuşacağız . Yenilenebilir enerjiler çok önemli , çünkü sadece bizi dışa bağımlı noktadan kurtarmayacak , ayrıca yenilenebilir enerji kaynaklarını geliştirebilecek istihdam yaratacak . Bütün dünyada gelişen bir konu bu . "

Enerjinin gelecekte bugünden daha çok önem kazanacağı üzerinde duran Harun Kemal Öztürk , şunları kaydetti : " Şu anda enerjiyle ilgili savaşlar oluyor . Gelecekte belki çok daha büyük savaşlar olacak . Buna hazırlıklı ve ne yapmamız gerektiğini biliyor olmamız lazım . Bu ancak başkalarının görüşlerini de alır , yoğurur biraraya getirirsek olabilir . Türkiye olarak böyle bakıyoruz ama Almanya , İngiltere nasıl bakıyor? Amerika ' sı , Kanada ' sı , Çini , Güney Kore ' si , Hindistan ' ı , Mısır ' ı , İran ' ı nasıl bakıyor? Bunları da görür , yoğurup biraraya getirirsek asıl resmi görebiliriz . Enerjide , doğalgazda yaklaşık yüzde 95 oranında dışa bağımlıyız . Bu sadece ekonomik olarak bizi sıkıntıya sokmuyor . Politika olarak Türkiye için büyük bir handikap . Bizim enerji kaynaklarımız yok , enerji açısından yoksunuz . Bunlar hiç önemli değil . Bizim insan kaynağımız var , genç nüfusumuz var . Bu genç nüfusu iyi eğitirsek , iyi yönlendirirsek o zaman gelecekte beyin gücüyle kendi enerjimizi yaratabiliriz . Rüzgârı , güneşi , jeotermali kullanabiliriz . Aslında enerji dünyada bol , önemli olan kullanım yollarını bulmak . "

30 firmanın enerjiyle ilgili ürünlerini tanıtıldığı sempozyum , 30 Hazirana kadar devam edecek .