Edirnekapı Şehitliği'nde Buruk Babalar Günü

"Babalar Günü"nü şehitlikte karşılayan şehit yakınları duygulu anlar yaşadı

"Babalar Günü"nü şehitlikte karşılayan şehit yakınları duygulu anlar yaşadı. Burada gözyaşları içinde oğullarının mezarlarını temizleyen ve dualar okuyan şehit aileleri, hükümete tepki gösterdi. Acılı aileler, devletin biran önce terör sorununu çözmesini istediler.
Babalar Günü nedeniyle Edirnekapı Şehitliği'ne sabah erken saatlerden itibaren gelen şehit aileleri, gözyaşları içinde oğullarının mezarlarını temizledi. Oğullarını terörle mücadelede şehit veren aileler, Kuran okuyarak dualar ettiler.
2008 yılında Güneş Harekatı'nda şehit olan oğlu İbrahim Doğan'ın mezarına eşiyle birlikte gelen baba Cuma Doğan, elimizi öpmeye gelecekti ancak tabutu geldi diyerek söze başlayarak, "Dün 13 şehit daha verdik. Taksim'e yığılanların hiç sesi çıkmıyor. Vatan için bayrak için şehit olanlar yavrularımıza hiç sahip çıkan olmuyor maalesef. Gazze'ye giden gemide şehit olanlarla bizim insanlarımız vatandaşımız. Hepimiz ağladık. Ama bu yavrularımızı biat ettik. Kapımızı açan yok. Devlet, belediye, kaymakamlık
kapımızı açan yok" dedi.
2009 Eylül ayında oğlu Jandarma Başçavuş Murat Taş'ı şehit verdiklerini söyleyen anne Neriman Taş, eşinin rahatsızlığı nedeniyle gelemediğini belirterek, "5 yaşında oğlu vardı. Dayısı karne hediyesi olarak Antalya'ya götürdü. Gelmek istemiyor. Geliyor kapıdan girmiyor. Babalar günü değil. Her gün aynı. Resmini öperek ağlıyorum. Onu ne çilelerle ne şartlarda büyütüp o yaşa getirdim" diye gözyaşı döktü.
Anne Neriman Taş, torunu Hüseyin Çaan'ın babasına yazdığı bir yüzünde 'Babalar günün kutlu olsun' diğer yüzünde ise "Ben ölmedim yüzüm sarardı. Babacığım sende şehit oldun ölmedin. Hep kalbimde yaşıyorsun. Oğlun Çaan. Canım babacığım" yazılı kartı çiçeklerle birlikte mezarına bıraktı.
1996 yılında oğlu Aytaç Ermiş'i şehit veren baba Cemil Ermiş ise oğlunun Tekirdağ'da görevli olduğunu ancak gönüllü olarak Güneydoğu'ya gittiğini ifade ederek, "Ondan şehadet haberini alana kadar hiç haber alamamıştım. Bugünün özeli yok. Her gün babalar günü. Dünde buradaydım. Yeni şehitler var. Ben oğlumu şuraya koyduğum günden şuan kat kat arttı. Oğlum defnedilirken mezara yaklaşamamıştım. Şimdi duygularımız daha çok artıyor. Söyleyecek söz bulamıyorum. Devlet büyüklerimizin ayrı ayrı şeyler
söylüyorlar. Askerimiz, hükümetimiz, muhalefetimiz bir araya gelsin. Gerekirse bizde destek verelim. Herkes kendine nema çıkarmaya çalışıyor. Ben çocuğumu mezara koydum. İki oğlumda kanun gereği askere gitmeyebilirdi. Biri gitti bitirdi geldi. Diğeri de şuan asker. Bana "Ben gitmeyeceğim. O gitmeyecek. Kim gidip askerlik yapacak. Ağabeylerinin yarım bıraktıklarını yerini getirmeye gittiler. Askere gitmeyenler, rapor alanlar, bahane uyduranlar, oturup düşünsünler. Ben çözüm istiyorum devlet
büyüklerimizden. En azından uğraşsınlar. Biz de diyelim ki bir şeyler yapıyorlar" diye konuştu.