AB denetmenleri 'Denetimli Serbestlik' için Bitlis'te
Avrupa Birliği (AB) ile ortaklaşa yürütülen proje kapsamında, 'Denetimlik Serbestlik' konusunda İngiltere ve Avusturya'dan yetkililer, Türk yetkililer
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü ve Avrupa Birliği (AB) ile ortaklaşa yürütülen 'Türk Denetimli Serbestlik Hizmetlerinde Mağdur Çalışmaları Alanında Kurumlararası Çalışma Stratejileri-Mağdurlarla İlgili Çalışmaların Geliştirilmesi Projesi' kapsamında yapılan işbirliğinde, ilgili Denetimli Serbestlik ve Yardım Hizmetlerinden Sorumlu Daire Başkanı Tetkik Hakimi İbrahim Usta, İngiltere Kısa Dönem Uzmanı Jill Cotgrove ve Avusturya Kısa Dönem Uzmanı Barbara Günther Bitlis'e geldi.
Personellerle tanışmalarından sonra Bitlis Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü çalışanları tarafından İngiltere Kısa Dönem Uzmanı Jill Cotgrove ve Avusturya Kısa Dönem Uzmanı Barbara Günther'e, Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) sistemi tanıtılarak, nasıl işlediği hakkında bilgi verildi.
Bitlis'in tarihi ve kültürel yerlerine ziyarette bulunan heyet, Bitlis'in tarihi ve doğa güzelliğine hayran kaldılar. Heyet, Türk insanının misafirperverliğinin ne kadar yüksek olduğunu bir kez daha anladıklarını, ziyaretten çok memnun kaldıklarını bildirdiler.
Proje kapsamında Polisevi'nde bir seminer düzenlendi. Seminerin açılış konuşmasını yapan Cumhuriyet Başsavcısı Oğuz Aydın, bir suçta sadece tutuklunun değil, yakın ve çevresindekilerin de mağdur olduğunu söyledi. Aydın, "Arkadaşlarımız, Denetimlik Serbestlik kapsamında kendi ülkelerinin adalet sisteminde olan mağdur koruma programı konusunda istişare etmeye geldiler. Bizler de bu misafirlerimizle birikimlerimizi paylaşmaya çalışacağız. Bir suçun birden fazla sonucu var. Bunu teknik olarak kanunlarla anlatmak uzun sürer. Ancak suçu işleyen kişi, onun yakın çevresi ve toplumun kendisi mağdur olmuştur. Suç işlendikten sonra suçluyu bir şekilde cezalandırırız. Ama bu suçtan mağdurun, suçtan zarar görmesini nasıl telafi ederiz, onu paylaşmak lazım. Bugün bunun için buradayız. Daha güzel bir toplum, daha güzel bir Bitlis için fikir alışverişinde bulunmalıyız. Bu nedenle ilimizdeki bazı kurum amirlerini ve sivil toplum örgütleriyle birlikte görüş alışverişinde bulunacağız." dedi.
İngiltere'de Mağdurlara Yönelik Kurumlararası Çalışma Uygulamaları'yla ilgili bilgi veren Jill Cotgrove ise "İngiltere'de Mağdur Destek Kuruluşu adı altında bir kuruluşumuz var. Bu kuruluş ülke çapında şubeleri olan ulusal bir kuruluştur. Devletten aldığı fonların yanı sıra finansman sağlayıcı faaliyetler sürdüren ve suç mağdurlarıyla birebir irtibat kuran çok sayıda gönüllü kuruluş var. Herhangi bir suç mağdurunun polis ifadesini alır ve Victim Support'a bilgi verir. Victim Support mağdurun yardım isteyip istemediğini öğrenmek amacıyla irtibata geçer. Burada tavsiyeler verilir ve başka bir şey yapılmaz. Tavsiye için suç önleme memuruna yönlendirilir ve en son danışmanlık hizmetlerine yönlendirilir." şeklinde konuştu.
Cotgrove, İngiltere'de aile içi şiddet ve istismar mağdurlarıyla çalışan ücretli personeller olduğuna dikkat çekerek, "Yine polisin yönlendirmesiyle burada, mağdurlara yönelik riskin değerlendirmesi, zarar görme riskinin azaltılması için gereken adımların atılması, uygulama desteği ve ayni destek, çocuklar ve savunmasız yetişkinler söz konusuysa sosyal hizmetlerin sürece dahiliyeti gibi konuları içeren kapsamlı çalışmaları polis koordine eder. Benim bu bölgede gördüğüm kadarıyla aile bağları bizlerden daha güçlü bir konumda. Özellikle kurumlar arası işbirliği ile suç mağdurlarına daha etkili ve verimli sağlamak üzere birlikte çalışan kurumlar ve STK'lar, ortak ve kapsamlı bir yanıt vererek ve mağdurların doğru beceri, bilgi ve kaynaklara erişimini sağlayarak yaparlar. Birlikte çalışan kurumlar, tek başlarına çalışarak ulaştıklarından daha fazla başarıya ulaşırlar." şeklinde sözlerini tamamladı.
Avusturyalı Uzman Barbara Günther ise ülkesindeki modeli anlattı. Avusturya'da suç mağdurlarına yönelik olarak üç alanda işbirliği yapısı olduğunu belirten Günther; bakanlık, uygulama ve il düzeyindeki faaliyetlerle destek sağlamaya çalıştıklarını söyledi. Günther, şöyle dedi:
"Önleme Danışma Kurulu, Bakanlıklar ve STK'lar tarafından aday gösterilen 10 üye, aile içi şiddete karşı faaliyet gösteren kuruluşlar kurmak için çalışırlar. Mağdurlara yönelik hukuki ve psikososyal destek sağlanır. Uygulamayla ilgili ayni ve maddi konularda yardımlar yapılır. İl düzeyindeki bazı girişimlerde STK'lar mağdurlara yardım ve destek alanında birlikte çalışmaktadırlar."