İsedak İzleme Komitesi 26. Toplantısı
Antalya'da düzenlenen İslam Konferansı Teşkilatı (İKT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) İzleme Komitesi'nin 26'ıncı toplantısında, Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz bir konuşma yaptı.
Antalya The Marmara Otel'de düzenlenen İSEDAK İzleme Komitesi'nin 26'ıncı toplantısında, Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) Müsteşarı Kemal Madenoğlu, Antalya Valisi Alaaddin Yüksel de yer aldı. Toplantıya Türkiye heyeti ile birlikte Suudi Arabistan, Filistin, Senegal, Kuveyt, İran, Kamerun, Pakistan, Katar, Endonezya ve Sierra Leone'den heyetler katıldı. Toplantının açılışında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün mesajı okundu.
Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin 2009 yılında aldığı tedbirler ile borç yükünün milli gelire oranını kontrol altında tutan ülkeler arasında yer aldığını belirterek "Uluslararası para fonu verilerine göre, krizin etkisiyle 2009 yılında yüzde 0.6 oranında küçülen küresel ekonominin 2010 yılında yüzde 4.2, 2011 yılında ise yüzde 4.3 oranında büyüyeceği tahmin edilmektedir" dedi.
Türkiye'nin IKT üyesi ülkelerle 2008 yılında 62 milyar dolar olan ticaret hacminin 2009 yılında krizin etkisiyle 46. 4 milyar dolara düştüğünü anlatan Yılmaz, şöyle konuştu: "Bu rakamlara rağmen Türkiye'nin toplam ticaret içinde IKT ülkelerinin payı yüzde 18.5'den yüzde 19'a çıkmış durumdadır. Bu yükseliş trendinin kriz sonrası dönemde kalıcı olarak süreceğini ümit ediyorum."
İKT üyesi ülkelerin 2010 yılından itibaren yüzde 5 oranında büyümesinin ticarette atılacak hamlelerle mümkün olabileceğini belirten Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "İKT'nin ticari alt yapısını geliştirmesi için 'İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü Tüzüğü'nün' hayata geçirilmesini önemli görüyorum. Bu konuda Türkiye onay işlemlerinde son aşamaya gelmiş durumdadır."
ÜLKELER ÜRÜN KALİTESİNİ ARTIRMALI
IKT ülkelerinin, ihracatta yapısını geliştirmek amacıyla ürün ve pazar çeşitliliği ile sürdürülebilir hale geleceğine inandığını anlatan Yılmaz, şunları söyledi: "IKT, iç ticaret yapısında yüzde 29'unu petrol, yüzde 27 oranında imalat sanayi ürünleri ve yüzde 17 oranında tarım ürünleri önde gelmektedir. Bu çerçevede tamamlayıcılık ilkesinin ticaretin geliştirilmesinde önemli bir fırsat oluşturabileceğini düşünüyorum. Bunun için üye ülkelerin ürün kalitesini artırmaları, uluslar arası rekabete hazır hale
gelebilmeleri ve üye ülkelerin ticarette tercihlerini birbirleri lehine kullanmaları çok önemlidir."
Küresel finansal krizin ardından şartların iyi değerlendirilmesiyle IKT ülkelerinin hızla iyileşme kaydedebileceği bir sürece girmeye başlayacağını anlatan Cevdet Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "İstikrarı hedefleyen bir anlayış içerisinde olmamız gerekmektedir. Bunun yolu ülkelerimizde hesap verebilirliği ve şeffaflığı artırmaktan geçmektedir. Yeni krizlerin önlenmesi, finansal sistemlerin düzenlenmesinden, erken uyarı sistemlerin güçlendirilmesinden ve işbirliğine açık olmaktan geçmektedir."
Toplantıda İKT on yıllık eylem programın ve İKT üyesi ülkeler arasında ekonomik işbirliğini artırmaya yönelik eylem planının uygulanması konusunda yapılan ve yapılacak çalışmalar ele alındı.
Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin 2009 yılında aldığı tedbirler ile borç yükünün milli gelire oranını kontrol altında tutan ülkeler arasında yer aldığını belirterek "Uluslararası para fonu verilerine göre, krizin etkisiyle 2009 yılında yüzde 0.6 oranında küçülen küresel ekonominin 2010 yılında yüzde 4.2, 2011 yılında ise yüzde 4.3 oranında büyüyeceği tahmin edilmektedir" dedi.
Türkiye'nin IKT üyesi ülkelerle 2008 yılında 62 milyar dolar olan ticaret hacminin 2009 yılında krizin etkisiyle 46. 4 milyar dolara düştüğünü anlatan Yılmaz, şöyle konuştu: "Bu rakamlara rağmen Türkiye'nin toplam ticaret içinde IKT ülkelerinin payı yüzde 18.5'den yüzde 19'a çıkmış durumdadır. Bu yükseliş trendinin kriz sonrası dönemde kalıcı olarak süreceğini ümit ediyorum."
İKT üyesi ülkelerin 2010 yılından itibaren yüzde 5 oranında büyümesinin ticarette atılacak hamlelerle mümkün olabileceğini belirten Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "İKT'nin ticari alt yapısını geliştirmesi için 'İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü Tüzüğü'nün' hayata geçirilmesini önemli görüyorum. Bu konuda Türkiye onay işlemlerinde son aşamaya gelmiş durumdadır."
ÜLKELER ÜRÜN KALİTESİNİ ARTIRMALI
IKT ülkelerinin, ihracatta yapısını geliştirmek amacıyla ürün ve pazar çeşitliliği ile sürdürülebilir hale geleceğine inandığını anlatan Yılmaz, şunları söyledi: "IKT, iç ticaret yapısında yüzde 29'unu petrol, yüzde 27 oranında imalat sanayi ürünleri ve yüzde 17 oranında tarım ürünleri önde gelmektedir. Bu çerçevede tamamlayıcılık ilkesinin ticaretin geliştirilmesinde önemli bir fırsat oluşturabileceğini düşünüyorum. Bunun için üye ülkelerin ürün kalitesini artırmaları, uluslar arası rekabete hazır hale
gelebilmeleri ve üye ülkelerin ticarette tercihlerini birbirleri lehine kullanmaları çok önemlidir."
Küresel finansal krizin ardından şartların iyi değerlendirilmesiyle IKT ülkelerinin hızla iyileşme kaydedebileceği bir sürece girmeye başlayacağını anlatan Cevdet Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "İstikrarı hedefleyen bir anlayış içerisinde olmamız gerekmektedir. Bunun yolu ülkelerimizde hesap verebilirliği ve şeffaflığı artırmaktan geçmektedir. Yeni krizlerin önlenmesi, finansal sistemlerin düzenlenmesinden, erken uyarı sistemlerin güçlendirilmesinden ve işbirliğine açık olmaktan geçmektedir."
Toplantıda İKT on yıllık eylem programın ve İKT üyesi ülkeler arasında ekonomik işbirliğini artırmaya yönelik eylem planının uygulanması konusunda yapılan ve yapılacak çalışmalar ele alındı.