Başbakan Erdoğan: 'Herkes Güvende Değilse, Kimse Kendini Tam Anlamda Güvende Hissedemiyor'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, barışı yaşatmanın yolunun, uluslararası düzeyde işbirliğinden geçtiğini belirterek, "Herkes güvende değilse, kimse kendini tam anlamda güvende hissedemiyor" dedi.
Başbakan Erdoğan, Tuzla'da yeni tip karakol botu denize indirme törenine katıldı. Törende Başbakan Erdoğan'ın yanı sıra Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, İstanbul Valisi Muammer Güler ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da hazır bulundu.
Törende konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin kısa zamanda gemi makinelerini inşa etmeye başlayacağını söyledi. Başbakan Erdoğan, "O zaman yerlilik oranı bu imalatlarda yüzde 90'lara ulaşacaktır. Hedefimiz bunu tamamiyle başarabilmek. Savunma sanayinde neredeyse yüzde 100 oranında dışa bağımlı olan Türkiye bugün artık kendi gemisini, deniz altısını, savunma yazılımlarını üretmeye, hatta ihraç etmeye başladı. Türk gemi inşa sanayinde bir ilk gerçekleştirilmiş ve bu botlar tamamen milli tasarım yoluyla
inşa edilmiştir" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin, dünyada denizaltı üretebilen az sayıda ülkeler arasında olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Altı adet yeni denizaltı inşası için girişimleri başlattık. Proje belli bir aşamaya geldi. İnşallah kısa süre içinde bu projelere start verilecek. Kılıcı değil, kalemi, çatışmayı değil uzlaşıyı, savaşı değil hoşgörüyü yücelten devlet geleneğini bu unsurlar üzerine inşa eden bir sevgi medeniyetinin mensuplarıyız. Bulunduğumuz her coğrafyada barış ve hoşgörünün savunucuları olduk. Irk ayrımı yapmadan,
insanların rengine, diline, inancına bakmadan sesimizin ulaştığı yer yere biz sadece barış mesajlarımızı iletiyoruz" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, barışı yaşatmanın yolunun, uluslararası düzeyde işbirliğinden geçtiğini söyledi. Türkiye'nin, başta komşuları olmak üzere birçok ülke ile dostluk ve işbirliğini geliştirdiğine dikkat çeken Başbakan Erdoğan, "Herkes güvende değilse, kimse kendini tam anlamda güvende hissedemiyor. Şu anda Kıbrıs'ta çözüm için aktif çaba harcayan biziz. Ermenistan'la sorunları çözmek için aktif gayret sarf eden biziz. Biz, bölgemizin artık çalışmalarla, savaşlarla, terörle, husumetlerle değil,
barışla, istikrarla, refahla anılmasını istiyoruz. Barış her şeyden önce savunma harcamalarının azalmasına, bu sektöre aktarılan kaynakların artık daha fazla eğitim, sağlık ve altyapı harcamalarına yönelmesine zemin hazırlayacaktır. En çok çocuklarımızın geleceği için bölgesel barışı arzuluyoruz'' şeklinde konuştu.
Törende konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin kısa zamanda gemi makinelerini inşa etmeye başlayacağını söyledi. Başbakan Erdoğan, "O zaman yerlilik oranı bu imalatlarda yüzde 90'lara ulaşacaktır. Hedefimiz bunu tamamiyle başarabilmek. Savunma sanayinde neredeyse yüzde 100 oranında dışa bağımlı olan Türkiye bugün artık kendi gemisini, deniz altısını, savunma yazılımlarını üretmeye, hatta ihraç etmeye başladı. Türk gemi inşa sanayinde bir ilk gerçekleştirilmiş ve bu botlar tamamen milli tasarım yoluyla
inşa edilmiştir" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin, dünyada denizaltı üretebilen az sayıda ülkeler arasında olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Altı adet yeni denizaltı inşası için girişimleri başlattık. Proje belli bir aşamaya geldi. İnşallah kısa süre içinde bu projelere start verilecek. Kılıcı değil, kalemi, çatışmayı değil uzlaşıyı, savaşı değil hoşgörüyü yücelten devlet geleneğini bu unsurlar üzerine inşa eden bir sevgi medeniyetinin mensuplarıyız. Bulunduğumuz her coğrafyada barış ve hoşgörünün savunucuları olduk. Irk ayrımı yapmadan,
insanların rengine, diline, inancına bakmadan sesimizin ulaştığı yer yere biz sadece barış mesajlarımızı iletiyoruz" diye konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, barışı yaşatmanın yolunun, uluslararası düzeyde işbirliğinden geçtiğini söyledi. Türkiye'nin, başta komşuları olmak üzere birçok ülke ile dostluk ve işbirliğini geliştirdiğine dikkat çeken Başbakan Erdoğan, "Herkes güvende değilse, kimse kendini tam anlamda güvende hissedemiyor. Şu anda Kıbrıs'ta çözüm için aktif çaba harcayan biziz. Ermenistan'la sorunları çözmek için aktif gayret sarf eden biziz. Biz, bölgemizin artık çalışmalarla, savaşlarla, terörle, husumetlerle değil,
barışla, istikrarla, refahla anılmasını istiyoruz. Barış her şeyden önce savunma harcamalarının azalmasına, bu sektöre aktarılan kaynakların artık daha fazla eğitim, sağlık ve altyapı harcamalarına yönelmesine zemin hazırlayacaktır. En çok çocuklarımızın geleceği için bölgesel barışı arzuluyoruz'' şeklinde konuştu.