Elverdi hiç pişmanlık yaşamamış
Deniz Gezmiş ve 3 arkadaşı için idam kararı veren Ankara 1 Nolu Sıkıyönetim Mahkemesi'nin başkanı emekli Tuğgeneral Ali Elverdi'nin büyük oğlu İskender Elverdi, babasının Deniz Gezmiş konusunda hiç pişmanlık yaşamadığını söyledi.
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam kararını veren Ankara 1 Nolu Sıkıyönetim Mahkemesi'nin başkanı emekli Tuğgeneral Ali Elverdi'nin büyük oğlu İskender Elverdi, babasının verdiği karardan hiçbir zaman pişmanlık duymadığını belirterek, “Bir karar verildi. Değerlendirmesini tarih yapacaktır. Mutlaka üzülmüştür olanlara ama karar birçok hukuki boyuttan geçti” diye konuştu.
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamlarına karar veren Elverdi, geçen cumartesi günü, nefes borusuna kaçan yemek nedeniyle boğularak ölmüştü. Elverdi bugün yapılacak askeri törenle toprağa verilecek.
Radikal Gazetesi'nden Mesut Hasan Benli'nin haberine göre babasının verdiği kararı tarihin yargılanacağını belirten Elverdi, “Bir karar verildi. Değerlendirmesini tarih yapacaktır. Bu kararı doğru bulanlar da yanlış bulanlar da olabilir. Ben de hukukçuyum ama olayın olduğu dönemde daha yeni mezun olmuştum. Hukuken o dosyayı değerlendirecek hukuki donanıma sahip değildim. Çoğu subay çocuğu gibi derslerimizi okuduk, sağ ya da sol bir öğrenci hareketinin içinde olmadık” dedi.
Elverdi, babasının verdiği karardan hiçbir zaman pişmanlık duymadığını da anlatarak şöyle devam etti: “Hiçbir zaman rövanşist duygular içerisinde olmadı. İnsan sevgisine sahipti. Onlar bizdendi, bunlar değil diye bir karar veremez. Çok az insan onun kadar bütün canlıları sever. Mutlaka üzülmüştür olanlara ama karar birçok hukuki boyuttan geçti. Yargıtay’dan, Meclis’ten. Pişmanlık duymadı. O zamanki hukuki düzenlemelere göre verilen bir karardı.” İskender Elverdi, babasının ölümü hakkında şunları söyledi: “1982’de MS hastalığına yakalandı. Zaten o tarihten bu yana da inzivai bir hayat sürdü. Hızlı bir gelişimle ilerledi hastalığı. Yürüyemiyor, elleri tutmuyor, konuşamıyordu. Son haftayı da yutkunma güçlüğüyle geçirdi. Zaten ölümünün nedeni de bu. Bakıcının anlattığına göre her şey normal giderken, yutkunma zorluğundan dolayı yaşamını yitirmiş. Çok yoğun tehdit almıyordu. Bizlere yansıyan, bizi hedef alan bir tehdit ise hiçbir zaman olmadı. Zaten üzerinden çok zaman geçti. Düşünün 1972’de mahkeme başkanlığı yaptı. 1974’te emekli oldu. Milletvekili seçildi. 1980 ihtilali ile milletvekilliği son buldu. Sonra da hastalığa yakalandı.” Elverdi, babasının ölü olarak bilindiği ve hastalığı nedeniyle konuşmamasından kaynaklı olarak gündeme gelmediğini ifade etti.
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamlarına karar veren Elverdi, geçen cumartesi günü, nefes borusuna kaçan yemek nedeniyle boğularak ölmüştü. Elverdi bugün yapılacak askeri törenle toprağa verilecek.
Radikal Gazetesi'nden Mesut Hasan Benli'nin haberine göre babasının verdiği kararı tarihin yargılanacağını belirten Elverdi, “Bir karar verildi. Değerlendirmesini tarih yapacaktır. Bu kararı doğru bulanlar da yanlış bulanlar da olabilir. Ben de hukukçuyum ama olayın olduğu dönemde daha yeni mezun olmuştum. Hukuken o dosyayı değerlendirecek hukuki donanıma sahip değildim. Çoğu subay çocuğu gibi derslerimizi okuduk, sağ ya da sol bir öğrenci hareketinin içinde olmadık” dedi.
Elverdi, babasının verdiği karardan hiçbir zaman pişmanlık duymadığını da anlatarak şöyle devam etti: “Hiçbir zaman rövanşist duygular içerisinde olmadı. İnsan sevgisine sahipti. Onlar bizdendi, bunlar değil diye bir karar veremez. Çok az insan onun kadar bütün canlıları sever. Mutlaka üzülmüştür olanlara ama karar birçok hukuki boyuttan geçti. Yargıtay’dan, Meclis’ten. Pişmanlık duymadı. O zamanki hukuki düzenlemelere göre verilen bir karardı.” İskender Elverdi, babasının ölümü hakkında şunları söyledi: “1982’de MS hastalığına yakalandı. Zaten o tarihten bu yana da inzivai bir hayat sürdü. Hızlı bir gelişimle ilerledi hastalığı. Yürüyemiyor, elleri tutmuyor, konuşamıyordu. Son haftayı da yutkunma güçlüğüyle geçirdi. Zaten ölümünün nedeni de bu. Bakıcının anlattığına göre her şey normal giderken, yutkunma zorluğundan dolayı yaşamını yitirmiş. Çok yoğun tehdit almıyordu. Bizlere yansıyan, bizi hedef alan bir tehdit ise hiçbir zaman olmadı. Zaten üzerinden çok zaman geçti. Düşünün 1972’de mahkeme başkanlığı yaptı. 1974’te emekli oldu. Milletvekili seçildi. 1980 ihtilali ile milletvekilliği son buldu. Sonra da hastalığa yakalandı.” Elverdi, babasının ölü olarak bilindiği ve hastalığı nedeniyle konuşmamasından kaynaklı olarak gündeme gelmediğini ifade etti.