Yazıcıoğlu İçin ''vefat Ve Yad' Etkinliği
Büyük Birlik Partisi (BBP) Osmaniye İl Teşkilatı tarafından BBP'nin merhum Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu için "Vefat ve Yad" etkinliği düzenlendi.
Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinliğe eski BBP Kahramanmaraş Milletvekili Ökkeş Şendiller ile Gazeteci-Yazar Sıdık Demir konuşmacı olarak katıldı.
BBP İl Başkanı İsmail Gümüş, yaptığı açılış konuşmasında merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun siyasi hayatında her zaman ideallerini ön plana aldığını belirterek, 28 şubat sürecinde söylemiş olduğu 'Millete yönelen namluya selam durmam' sözünün siyaset literatürüne girdiğini söyledi. Gümüş, ayrıca Yazıcıoğlu'nun siyaset yaparken temiz kaldığına değinerek, "Türkiye, onun pek çok yiğitliğine şahit olmuştur. O, ölümü ayakta karşıladı. Kendisine yakışır bir şekilde davası yolunda vefat etti. O, her zaman ve her
şartta hakkı ön planda tutan, bu toprağın değerleriyle hemhal olan, mertliği ve cesareti ile tanınan, zalimlerin karşısında hiç eğilmeyen korkusuz bir vatan evladı, yiğit bir Anadolu delikanlısıydı. Ruhu şad, mekanı cennet olsun. Arkasından gözyaşı döken yüz binlere hayatı ve ölümü ibret, mekanı cennet olsun" dedi.
Gazeteci-Yazar Sıdık Demir ise kendi tespit ve izlenimlerinden Muhsin Yazıcıoğlu'nun maneviyatını çeşitli örneklerle anlattı.
Eski BBP milletvekili Ökkeş Şendiller de Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının yaşamış olduğu kazaya hiçbir vicdanın inanmadığını söyledi. Yazıcıoğlu'nu sevenlerin birinci vazifesinin kaza ile ilgili doğruları bulmak olduğuna değinen Şendiller, şunları söyledi:
"Ben ne siyasi iktidara, ne de devlete bu konuda bir teşekkür mecburiyetimizin olmadığına inanıyorum. Çünkü işi sadece duygusal tarafına getirip, örtbas etmeye çalışanların ekmeğine yağ sürmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Yazıcıoğlu'nun yerinde başka birisi olsaydı arama kurtarma böyle olmazdı. Bu tür operasyonlarda A, B, C planı olur. Arama tam bir rezalete dönüşmüştür. Belki de devlet karışmasa, engel olmasaydı, köylüler ve korucular olay yerine kısa sürede ulaşabilirlerdi. Aradan bir yıl geçti ve vefatı
ile ilgili bir karınca boyu kadar dahi adım atılamadı."
Muhsin Yazıcıoğlu'nun neden hedef olabileceği ile ilgili konuya da değinen Şendiller, "Çünkü o, ulaşabildiği herkesin yardımına koşardı. Balkanlar'da, Kafkaslar'da kısaca nerede olursa olsun bir mazlum varsa onların takipçisi olurdu" şeklinde konuştu.
Düzenlenen programda ayrıca Muhsin Yazcıoğlu'nun hayatından bazı kesitler sinevizyon eşliğinde gösterildi.
BBP İl Başkanı İsmail Gümüş, yaptığı açılış konuşmasında merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun siyasi hayatında her zaman ideallerini ön plana aldığını belirterek, 28 şubat sürecinde söylemiş olduğu 'Millete yönelen namluya selam durmam' sözünün siyaset literatürüne girdiğini söyledi. Gümüş, ayrıca Yazıcıoğlu'nun siyaset yaparken temiz kaldığına değinerek, "Türkiye, onun pek çok yiğitliğine şahit olmuştur. O, ölümü ayakta karşıladı. Kendisine yakışır bir şekilde davası yolunda vefat etti. O, her zaman ve her
şartta hakkı ön planda tutan, bu toprağın değerleriyle hemhal olan, mertliği ve cesareti ile tanınan, zalimlerin karşısında hiç eğilmeyen korkusuz bir vatan evladı, yiğit bir Anadolu delikanlısıydı. Ruhu şad, mekanı cennet olsun. Arkasından gözyaşı döken yüz binlere hayatı ve ölümü ibret, mekanı cennet olsun" dedi.
Gazeteci-Yazar Sıdık Demir ise kendi tespit ve izlenimlerinden Muhsin Yazıcıoğlu'nun maneviyatını çeşitli örneklerle anlattı.
Eski BBP milletvekili Ökkeş Şendiller de Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının yaşamış olduğu kazaya hiçbir vicdanın inanmadığını söyledi. Yazıcıoğlu'nu sevenlerin birinci vazifesinin kaza ile ilgili doğruları bulmak olduğuna değinen Şendiller, şunları söyledi:
"Ben ne siyasi iktidara, ne de devlete bu konuda bir teşekkür mecburiyetimizin olmadığına inanıyorum. Çünkü işi sadece duygusal tarafına getirip, örtbas etmeye çalışanların ekmeğine yağ sürmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Yazıcıoğlu'nun yerinde başka birisi olsaydı arama kurtarma böyle olmazdı. Bu tür operasyonlarda A, B, C planı olur. Arama tam bir rezalete dönüşmüştür. Belki de devlet karışmasa, engel olmasaydı, köylüler ve korucular olay yerine kısa sürede ulaşabilirlerdi. Aradan bir yıl geçti ve vefatı
ile ilgili bir karınca boyu kadar dahi adım atılamadı."
Muhsin Yazıcıoğlu'nun neden hedef olabileceği ile ilgili konuya da değinen Şendiller, "Çünkü o, ulaşabildiği herkesin yardımına koşardı. Balkanlar'da, Kafkaslar'da kısaca nerede olursa olsun bir mazlum varsa onların takipçisi olurdu" şeklinde konuştu.
Düzenlenen programda ayrıca Muhsin Yazcıoğlu'nun hayatından bazı kesitler sinevizyon eşliğinde gösterildi.