Erdoğan-tusk Ortak Basın Toplantısı (1)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Üniversitsi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde çıkan olaylar konusunda üniversite yönetimini suçlu bulduğunu belirterek, "Bu yumurtalı öğrenciler üniversiteye nasıl sokulmuştur ve bunlar gerçekten o fakültenin öğrencisi midir? Bütün bu gelişmeler, ülkede daha ileri bir demokrasiyi hazmedemeyenlerin, daha ileri bir
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Üniversitsi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde çıkan olaylar konusunda üniversite yönetimini suçlu bulduğunu belirterek, "Bu yumurtalı öğrenciler üniversiteye nasıl sokulmuştur ve bunlar gerçekten o fakültenin öğrencisi midir? Bütün bu gelişmeler, ülkede daha ileri bir demokrasiyi hazmedemeyenlerin, daha ileri bir özgürlük standardını hazmedemeyenlerin tarzıdır" dedi. Erdoğan, polisin tavrına da değinerek, "Bu tür adımlar atıldığı sürece, görevi güvenlik
olan emniyet olan polisimiz de ortaya gerekli tavrını koyacaktır" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan ve Polonya Başbakanı Donald Tusk, Başbakanlık Merkez Bina'daki başbaşa ve heyetlerarası toplantıların ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, yapılan açıklamaların ardından gazetecilerin bugün Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde, AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'ya yönelik yumurtalı eylemle ilgili sorularını cevaplandırdı. Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu konu aslında aynı zihniyetin değişik yerlerdeki tezahürüdür. İki haftadır İstanbul'daki planlanan oyun, tuzak, tezgah neyse; Siyasal Bilgiler Fakültesindeki olay da aynıdır. Kimse bunu özgürlükler adına ifade edemez. Eğer bugün Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeki olayda akademisyen özelliği ile milletvekili özelliği ile öğrenci konseyinin davetine icabetle fakülteye konferansa giden Sayın Kuzu'ya karşı 100'e yakın, belki daha da fazla yumurta atılmıştır. Özgürlüğün tanımında yumurta atmak varsa ayrı bir
konu, onu bilemem. Herhalde böyle bir şey olmasa gerek, Ama ben burada üniversite yönetimini suçlu buluyorum. Benim yaklaşımım bu. Niçin? Bu yumurtalı öğrenciler üniversiteye nasıl sokulmuştur ve bunlar gerçekten o fakültenin öğrencisi midir? Bir diğeri, burada öğrenci olmayanların da olduğunu gördük. Bunlar ön sıralarda olanlardı. Bunlar önümüzdeki günlerde görüntülerden çıkacaktır. Bunların oradaki yaklaşım tarzları da bu işin aynı zihniyetin orada hazırladıkları tuzağın değişik bir görüntüsüdür. Bunların
hangi yapının mensubu olduklarını tahmin ediyoruz. Fakat bütün bu gelişmeler, ülkede daha ileri bir demokrasiyi hazmedemeyenlerin, daha ileri bir özgürlük standardını hazmedemeyenlerin tarzıdır."
"POLİS GEREKLİ TAVRI ORTAYA KOYACAKTIR"
Gerçek manada özgürlük mücadelesinin masada konuşarak ve entelektüel bir ortamda düşünceleri ortaya koymakla olacağını belirten Erdoğan, "Yoksa elinize yumurtaları alıp oraya girmekle, molotof kokteylleri ile değişik meydanlarda, güya bayrak taşıyor gibi, bayrak sopalarıyla polise saldırmakla böyle bir özgürlük mücadelesi olmaz. Bunların hepsi ortada, gelişmeler ortada. Bu tür adımlar atıldığı sürece görevi güvenlik olan emniyet olan, polisimiz de ortaya gerekli tavrını koyacaktır. Böyle süreç başladığı
zaman tabi bazı farkındalıkların dışında, tespitlerin dışında adımlar atılıyor olabilir" diye konuştu.
"CHP KENDİ KURDUĞU TUZAĞA DÜŞTÜ"
Başbakan Erdoğan, Kuzu'dan önce aynı fakültede CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum'un da öğrencilerin tepkisi ile karşılaşmasına atıfta bulunarak, "Benim vekilimden önce orada konuşan anamuhalefet temsilcisi, bizi eleştireyim derken, daha sonra kurduğu tuzağa kendisi düştü. O da yumurta yağmuruna tutuldu. O da oradan adeta kovalandı. Niçin? Önce bize 'faşist bir yaklaşım' diye tavır koyan zat; daha sonra öğrencilere 'bu faşizan bir yaklaşımdır' diyerek tavrını ortaya koyunca, tabi orada gerekli cevabı almış
oldu. Yani kimseyi memnun edemedi. O da oradan farklı bir şekilde kovuldu. O da yanlış, o da yanlış. Bunların doğrusunu bulmamız gerekiyor" dedi.
"MEDYAYI KINIYORUM"
Medyaya yönelik kınamasını yinelediğini vurgulayan Erdoğan, "Medya lütfen bu konulardaki tavırlarında, aynen terör örgütünün yaptığı olayları pişire pişire, döndüre döndüre ekranlara taşıması gibi, bunları da günlerce ekranlarına taşımak suretiyle ülkenin bir bölümünde olan olayla, sanki ülkenin bütününde bu olaylar oluyormuş gibi bir havanın içine girilmesini doğru bulmuyorum. Bu yaklaşım da yanlıştır. Yapılan yorumlar belli ideolojilerin siparişi üzerine yaptıkları konuşmalardır" diye konuştu.
(MÜG-OK-Y)
olan emniyet olan polisimiz de ortaya gerekli tavrını koyacaktır" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan ve Polonya Başbakanı Donald Tusk, Başbakanlık Merkez Bina'daki başbaşa ve heyetlerarası toplantıların ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, yapılan açıklamaların ardından gazetecilerin bugün Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde, AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'ya yönelik yumurtalı eylemle ilgili sorularını cevaplandırdı. Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu konu aslında aynı zihniyetin değişik yerlerdeki tezahürüdür. İki haftadır İstanbul'daki planlanan oyun, tuzak, tezgah neyse; Siyasal Bilgiler Fakültesindeki olay da aynıdır. Kimse bunu özgürlükler adına ifade edemez. Eğer bugün Siyasal Bilgiler Fakültesi'ndeki olayda akademisyen özelliği ile milletvekili özelliği ile öğrenci konseyinin davetine icabetle fakülteye konferansa giden Sayın Kuzu'ya karşı 100'e yakın, belki daha da fazla yumurta atılmıştır. Özgürlüğün tanımında yumurta atmak varsa ayrı bir
konu, onu bilemem. Herhalde böyle bir şey olmasa gerek, Ama ben burada üniversite yönetimini suçlu buluyorum. Benim yaklaşımım bu. Niçin? Bu yumurtalı öğrenciler üniversiteye nasıl sokulmuştur ve bunlar gerçekten o fakültenin öğrencisi midir? Bir diğeri, burada öğrenci olmayanların da olduğunu gördük. Bunlar ön sıralarda olanlardı. Bunlar önümüzdeki günlerde görüntülerden çıkacaktır. Bunların oradaki yaklaşım tarzları da bu işin aynı zihniyetin orada hazırladıkları tuzağın değişik bir görüntüsüdür. Bunların
hangi yapının mensubu olduklarını tahmin ediyoruz. Fakat bütün bu gelişmeler, ülkede daha ileri bir demokrasiyi hazmedemeyenlerin, daha ileri bir özgürlük standardını hazmedemeyenlerin tarzıdır."
"POLİS GEREKLİ TAVRI ORTAYA KOYACAKTIR"
Gerçek manada özgürlük mücadelesinin masada konuşarak ve entelektüel bir ortamda düşünceleri ortaya koymakla olacağını belirten Erdoğan, "Yoksa elinize yumurtaları alıp oraya girmekle, molotof kokteylleri ile değişik meydanlarda, güya bayrak taşıyor gibi, bayrak sopalarıyla polise saldırmakla böyle bir özgürlük mücadelesi olmaz. Bunların hepsi ortada, gelişmeler ortada. Bu tür adımlar atıldığı sürece görevi güvenlik olan emniyet olan, polisimiz de ortaya gerekli tavrını koyacaktır. Böyle süreç başladığı
zaman tabi bazı farkındalıkların dışında, tespitlerin dışında adımlar atılıyor olabilir" diye konuştu.
"CHP KENDİ KURDUĞU TUZAĞA DÜŞTÜ"
Başbakan Erdoğan, Kuzu'dan önce aynı fakültede CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum'un da öğrencilerin tepkisi ile karşılaşmasına atıfta bulunarak, "Benim vekilimden önce orada konuşan anamuhalefet temsilcisi, bizi eleştireyim derken, daha sonra kurduğu tuzağa kendisi düştü. O da yumurta yağmuruna tutuldu. O da oradan adeta kovalandı. Niçin? Önce bize 'faşist bir yaklaşım' diye tavır koyan zat; daha sonra öğrencilere 'bu faşizan bir yaklaşımdır' diyerek tavrını ortaya koyunca, tabi orada gerekli cevabı almış
oldu. Yani kimseyi memnun edemedi. O da oradan farklı bir şekilde kovuldu. O da yanlış, o da yanlış. Bunların doğrusunu bulmamız gerekiyor" dedi.
"MEDYAYI KINIYORUM"
Medyaya yönelik kınamasını yinelediğini vurgulayan Erdoğan, "Medya lütfen bu konulardaki tavırlarında, aynen terör örgütünün yaptığı olayları pişire pişire, döndüre döndüre ekranlara taşıması gibi, bunları da günlerce ekranlarına taşımak suretiyle ülkenin bir bölümünde olan olayla, sanki ülkenin bütününde bu olaylar oluyormuş gibi bir havanın içine girilmesini doğru bulmuyorum. Bu yaklaşım da yanlıştır. Yapılan yorumlar belli ideolojilerin siparişi üzerine yaptıkları konuşmalardır" diye konuştu.
(MÜG-OK-Y)
