TFF'den U17 maçı ile ilgili açıklama
Türkiye Futbol Federasyonu, 26 Aralık 2010 tarihinde Galatasaray ile Fenerbahçe U17 takımları arasında oynanan ve çıkan olaylar nedeniyle yarıda kalan
Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklamanın tam metni şöyle:
''Dünya genelinde sadece futbol değil tüm sporlar, özellikle gençlerin eğitiminin önemli bir parçası olarak görülür ve onların daha sağlıklı büyümesi, daha oturmuş kişiliklere sahip olması için bir araç olarak kullanılır. Spor, en önemli eğitim araçlarından biri olduğu kadar tüm izleyenler için önemli hayat dersleri barındıran, sosyalliğin en üst düzeyde yaşandığı bir eğlence aracıdır.
26 Aralık Pazar günü Galatasaray ve Fenerbahçe kulüpleri arasında Florya Metin Oktay tesislerinde oynanan U17 maçında; çok basit bu iki gerçeği kavrayamayan, bir takım ruhsal sorunlardan doğduğunu düşündüğümüz saldırganlık ve şiddet eğilimlerini ortaya seren şahıslarla karşılaştık. Sporun en temel iki işlevini idrak edemeyen bu şahıslar, her alanda ilerleme ve gelişme yaşayan, Akademi Ligi gibi geleceğin elit sporcularını yetiştirmek için hayata geçirilen özel bir organizasyonda da Türk futbolunun üzerine karanlık gölgelerini düşürmeye devam etti.
Türkiye Futbol Federasyonu olarak ilk dakikasından itibaren olayların takipçisi olduk. Müsabaka ile ilgili görüntülerin ve raporların incelenmesi sonucunda, sorumluların tespit edilmesiyle birlikte İl Güvenlik Kurulu başta olmak üzere tüm gerekli mercilere de hızla başvuracağız. Bu davranışları sergileyenlerin spor sahalarından tamamen söküp atmak için tüm çabayı göstereceğiz. Bu vesileyle Fenerbahçe Spor Kulübü'ne ve genç sporcu kardeşlerimize bir kere daha geçmiş olsun diliyoruz.
Bu olaylar bilinen bir gerçeği tekrar gösterdi: Bazı şahıslar kendi özel yaşamlarında hiçbir yerde sergileyemeyecekleri, sergiledikleri takdirde ağır cezalarla karşılaşacakları vahşi davranışları yapmaya devam edecek. Sahalarımızdaki yasal boşlukların doğurduğu "kontrolsüz" ve "yaptırımsız" ortamı fırsat bilenler, her olayda sorumluların cezasız kaldığını gördükçe cesaret kazanacak. Şiddeti çocuklarımıza ve gençlerimize kadar indiren, kendini kontrol etme yeteneğinden yoksun kişiler, bu oto-kontrolün devletimiz tarafından verilen cezalarla sağlanmadığı sürece, spor sahalarını şiddetin arttığı ortamlar haline getirecek.
Hazırlık aşamaları büyük bir titizlikle sürdürüldükten sonra yasalaşma sürecinde onay beklenen Şiddet Yasası'nın gerekliliğini, her seferinde dozu daha da artan çirkin olaylarla hatırlatmak bizleri de üzüyor. Ancak her olayla daha da kötüye giden bu süreci durdurmak için Sporda Şiddetle Mücadele Yasası'nın bir an önce kanunlaşmasının gerekliliğini net bir şekilde ortaya çıktığını belirtmek isteriz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.''