Yazar Mehmet Paksu: "Mahremiyet ayıp değil, hayatımızın bir parçası!"

Programcı ve yazar Mehmet Paksu, toplumda özellikle dindar kesimde mahremiyetin konuşulmaktan sakınılan bir konu olduğunu, halbuki Kur'an ve hadislerd

Programcı ve yazar Mehmet Paksu, toplumda özellikle dindar kesimde mahremiyetin konuşulmaktan sakınılan bir konu olduğunu, halbuki Kur'an ve hadislerde bu konuların açıkça anlatıldığını söyledi.

Mehmet Paksu'nun kaleminden 3 kitap halinde çıkan Mahremiyet Okulu serisi, Nesil Yayınları binasında gerçekleştirilen basın toplantısında tanıtıldı.

Taze Media ve Nesil Yayınları'nın ortaklaşa çalışması olan Mahremiyet Okulu, Yusuflar Züleyhalar, Mutsuz Evlilikler Boşanmalar ve İhanetler Cinsel Sorunlar olarak 3 kitap halinde yayınlandı. Evlilik öncesinde aşk, nişan, nikâh, flört meseleleri, evlilik korkuları konuları 'Yusuflar Züleyhalar' kitabında, evlilikte kavgalar, boşanma meseleleri, aile içi problemler konuları 'Mutsuz Evlilikler Boşanmalar' kitabında, cinsel sorunlar, ikinci evlilikler, internet ilişkileri, eşcinsellik konuları ise 'İhanetler Cinsel Sorunlar' kitabında işleniyor.

"İSLAM'DA CİNSEL YAŞAM, HAYATIN İÇİNDEDİR"

Basın toplantısında Mahremiyet Okulu'nu anlatan Mehmet Paksu; toplumda özellikle dindar kesimde mahremiyetin konuşulmaktan sakınılan bir konu olduğunu, halbuki Kur'an ve hadislerde bu konuların açıkça anlatıldığını ifade etti. "Namazda Fatiha'nın ardından zamm-ı sure okuruz. Anlamını bilmeden okuduğumuz için farkında değiliz. Ama insanın cinsel, mahrem hayatına dair birçok ayet söylüyoruz. Mesela, 'Sana kadınların ay halini de soruyorlar. De ki: O bir rahatsızlıktır. Onun için, ay halinde olan kadınlardan geri durun ve temizleninceye kadar onlarla ilişkiye girmeyin. Temizlendikten sonra ise, Allah'ın izin verdiği yönden onlara varın.' (Bakara, 2:222) Bu ayeti biz namazda okuyoruz. Ama günlük hayatta bu meseleleri konuşmaktan çekiniyoruz. Bir sorunumuz, derdimiz olunca anlatmaktan kaçıyoruz. Halbuki, İslam insanın fıtratındaki bütün soruların cevabını açıkça veriyor. Biz Mahremiyet Okulu'nda İslam'ın bu yönüne dikkat çekiyoruz biraz da. Mahremiyetin mahcubiyet olmadığını, insan fıtratının bir parçası olduğunu anlatıyoruz."

Mehmet Paksu, iki yıl önce başladığı Moral FM'deki "Gece Sohbeti" programına kendisini de şaşırtacak kadar sık gelen mahrem sorular sonrasında, Bugün Gazetesi genel yayın yönetmeni Erhan Başyurt'un teklifiyle aynı konsepti "Sırdaş" başlığıyla gazete köşesine taşıdığını ve ilginin artarak devam ettiğini söyledi. Günümüzde günahların, haramların masumlaştığını, 'herkes yapıyor' bahanesine sığınılarak daha kolay hata yapıldığını, sosyal medya vesilesiyle tanışan gençlerin sağlıksız evlilikler yaptığını, evli erkeklerin ikinci eş taleplerinin arttığını belirterek bu tür problemlerin 'ailenin ayakta sağlam kalmasıyla' çözülebileceğini ve Mahremiyet Okulu'nun buna hizmet ettiğini dile getirdi.

"SOSYAL MEDYA YANLIŞ EVLİLİKLERE SÜRÜKLÜYOR"

Mehmet Paksu, sosyal medyanın gençlerin yanlış evliliklerine sebebiyet verdiğini dile getirerek, "İki genç internette tanışıyor, cep telefonuyla sosyal medya sayesinde rahat bir ortam oluşturuyorlar. Paylaşabilecekleri her şeyi paylaşıyorlar, yalnız aynı mekanda değiller. Tüm mahrem konuları sanal yolla konuşmaya başlıyorlar, hatta bazen gençler birbirleriyle kavga edecek hale geliyor. Sonrasında bu sanal ortamdan taşınıyor, görüşmelere, buluşmalara kadar gidiyor. Evlilik meselesine gelince, aile de problem oluyor. Bizim toplumumuzda sorunlar ya görmezden gelinir ya problemli kişiyi ortadan kaldırma yoluna gidilir ya da çocuklarını tanıştığı kişiyle evlendirme yoluna gidilir. O zaman anne baba problemden kurtuluyor, ama problem çözülmüş olmuyor. Burada karşıyı dinleme ve sabretme asaleti gerekiyor" şeklinde konuştu.

Aile açısından çok güçlü bir toplum olduğumuza dikkat çeken Paksu; "15 milyon aileyiz. Cumhuriyet sonrasında özellikle aileye yönelik hücumlar olmasına rağmen aile yapısı sağlam ve ayakta kaldı. Bizim için büyük bir değer bu. Fakat televizyondaki meşhur diziler aileler olumsuz etkiliyor. Evliliği ve aileyi ciddiye almayan, evlilikle ve nikahla alay eden diziler; aileyi, nikah kapısını kapatan ve zina kapısını açan bir sürece doğru gidiyor. Türkiye'de boşanmaların yüzde kırkı ilk 5 yıl içinde gerçekleşiyor. Türkiye'de her ay 13 bin aile boşanıyor. Yılda 150 bin aile boşanıyor ve bu boşanmalardan sadece çiftler değil, çiftlerin aileleri de etkileniyor."

İlahiyatçı Yazar Mehmet Paksu sadece inançlı kesimden değil, kendini dinden uzak gören insanların da bir din adamından yardım alma ihtiyacı hissettiğini dile getirirken, geçtiğimiz sene yapılan bir aile anketinde, dine inanmadığını açıkça belirtenlerin %83 gibi yüksek bir orana sahip olanlar "Dini nikah olmazsa olmaz" düşüncesinin ortaya çıktığını söyledi. Bu kesimin resmi nikahın yanında dini nikah da yaptırdıklarını, insanımızın dini reddetse bile hayatında önemli bir yere koyduğunu ve 'kenarda dursun bir şekilde lazım olur' diyerek nikah konusunda hayatlarına dini bir renk vermek ve vicdanen rahatlamak istediklerini belirtti.

Kitapta her sorunun başına birebir o konuyla alakalı bir hadis yerleştirdiklerini söyleyen Paksu; "Peygamberimiz, kolaylaştırın zorlaştırmayın sevdirin nefret ettirmeyin, diyor. Ben artık Kur'an'ı bu gözle okuyorum. Bir de bakıyorum ki o kadar müthiş, o kadar çarpıcı ifadeler var ki! Ben bu hadisleri yazılarıma, kitaplarıma taşıyorum. Mahremiyet Okulu'nu hazırlarken Zeynep Hanım'ın tavsiyesiyle her konunun başına hadisler koyduk. Bir de fark ettim ki, hadisler ne kadar güncel ne kadar aktüel" şeklinde konuştu.

İKİNCİ EVLİLİK İÇİN EŞLERİN İZNİ ŞART

Basın mensuplarının, "Gizli evlilik caiz midir?" sorusuna, "2. evlilik bir ruhsattır, ama emir değildir. Ruhsatın da şartları vardır. Allah, 2. 3. 4'e kadar evliliği yapabilirsiniz, ama adaletli davranmak zorundasınız diyor. Nisa 129' da ise "Ne kadar isteseniz, kadınlar arasında tam bir adalet sağlayamazsınız' diyor" diyerek cevap verdi ve sözlerine şöyle devam etti: "İslam tarihinde sahabe dönemi dahil genellikle tek evlilik mevcut. Osmanlı'da da tek evlilik var. Suudi Arabistan'ın yüzde 80'i tek evlilik yapıyor. Neden? Çünkü en rahat, en huzurlu evlilik tek kişiyle yapılan evliliktir. 2. evliliğe geçiyorsanız mutluluğu kaybetmişsiniz ya da bulamamışsınız demektir."