Abd'de Uzmanlar Ara Seçimlerin 2 Yıl Sonraki Başkanlık Seçimlerine Olan Etkisini Tartışıyor
ABD'de geçtiğimiz günlerde yapılan ve Demokratların Temsilciler Meclisi'ndeki çoğunluğu Cumhuriyetçilere kaptırdığı ara seçimlerin 2 yıl sonraki başkanlık seçimlerine nasıl etkisi olacağını tartışıyor
ABD'de geçtiğimiz günlerde yapılan ve Demokratların Temsilciler Meclisi'ndeki çoğunluğu Cumhuriyetçilere kaptırdığı ara seçimlerin 2 yıl sonraki başkanlık seçimlerine nasıl etkisi olacağını tartışıyor.
Aralarında Ekonomiden Sorumlu Eski Devlet Bakanı ve Düşünce Kuruluşu Brookings Enstitüsü'nün Başkan Yardımcısı ve Küresel Ekonomi ve Kalkınmadan Sorumlu Yöneticisi Kemal Derviş'in de bulunduğu uzmanlar ABD'deki ara seçimlerin 2 yıl sonraki başkanlık seçimlerine nasıl etki yapacağını masaya yatırdı. Düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü'nde düzenlenen oturumda konuşan enstitünün kıdemli uzmanlarından Thomas Mann, Salı günü yapılan seçimlerde Demokratların Senato'da sadece 5 sandalyeyle önde olmalarını,
Temsilciler Meclisi'ni ise Cumhuriyetçilerin ele geçirmesinin 'dramatik bir durum' olduğunu söyledi.
Enstitü uzmanlarında Ron Haskins ise bunun genel olarak 'oldukça anlaşılabilir bir sonuç' olduğunu ifade ederek, seçimlerden önce Temsilciler Meclisi'nde çoğunlukta olan Demokratların sandalyelerin ekonomik kriz boyunca zaten sallantıda olduğunu söyledi. Seçmenler arasında son 3 seçimlerde dramatik bir değişim olduğuna inanmadığını söyleyen Haskins, "Sadece kararsızlar Demokratların iyiye gitmediğini düşünerek onlar aleyhinde oy kullandı" dedi. Haskins, ara seçimlerde Demokratların kaybetmesinin nedeni
olarak gösterilen Obama'nın politikalarını beğenmeyen aşırı sağ Çay Partisi hareketinin düzenlediği propagandanın, bu yenilginin tek sebebi olarak gösterilemeyeceğini ifade etti. Haskins, "Herkes Çay Partisi hareketini büyük rol oynadığını söylüyor ancak bunda bağımsızların da rolü var" dedi.
Kemal Derviş ise yaptığı konuşmada önümüzdeki iki yılda yapılacak siyasi tartışmalarda yüksek vergiler ve işsizlik gibi ekonomik konuların ve dünyanın ABD'ye hangi gözle bakacağının belirgin bir şekilde ön plana çıkacağını söyleyerek, "Bunun uluslararası içeriği olacaktır, dünya ABD'nin ne yapacağını takip ediyor" dedi. ABD'deki gelir konsantrasyonunun 2010 yılında önceki yıllara göre daha kötü olacağını söyleyen Derviş, özellikle yüzde 10'lara yakın işsizlik oranlarının bu uzun süreli sorunu
tetikleyeceğini ifade etti. Uluslararası olarak 70'li yıllardan farklı dünyada yaşadığımızı ifade eden Kemal Derviş, bu farkın dünyadaki ekonomik yapıları değiştirdiğini söyledi. Derviş, "Gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisi üzerindeki ağırlığı çok daha büyüktür" dedi. Kemal Derviş ayrıca ABD'nin dünyadaki diğer ülkelerle olan ilişkisinin 15-20 yıl öncesine göre şimdi daha farklı olduğunu belirterek birçok sorunun ortak çözümler gerektirdiğini ifade etti. Derviş en önemli endişesinin birinin, para
birimi gibi küresel sorunlarda Kongre'de ortak çözüm için yeterli desteğin bulunup bulunamayacağı konusunda olduğunu söyledi. Derviş ayrıca Cumhuriyetçilerin genel olarak serbest ticaret anlaşmalarında daha olumlu olduğunu söyleyerek, "Dünyanın büyümeyi teşvik edici daha fazla ticarete ihtiyacı var" dedi.
Aralarında Ekonomiden Sorumlu Eski Devlet Bakanı ve Düşünce Kuruluşu Brookings Enstitüsü'nün Başkan Yardımcısı ve Küresel Ekonomi ve Kalkınmadan Sorumlu Yöneticisi Kemal Derviş'in de bulunduğu uzmanlar ABD'deki ara seçimlerin 2 yıl sonraki başkanlık seçimlerine nasıl etki yapacağını masaya yatırdı. Düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü'nde düzenlenen oturumda konuşan enstitünün kıdemli uzmanlarından Thomas Mann, Salı günü yapılan seçimlerde Demokratların Senato'da sadece 5 sandalyeyle önde olmalarını,
Temsilciler Meclisi'ni ise Cumhuriyetçilerin ele geçirmesinin 'dramatik bir durum' olduğunu söyledi.
Enstitü uzmanlarında Ron Haskins ise bunun genel olarak 'oldukça anlaşılabilir bir sonuç' olduğunu ifade ederek, seçimlerden önce Temsilciler Meclisi'nde çoğunlukta olan Demokratların sandalyelerin ekonomik kriz boyunca zaten sallantıda olduğunu söyledi. Seçmenler arasında son 3 seçimlerde dramatik bir değişim olduğuna inanmadığını söyleyen Haskins, "Sadece kararsızlar Demokratların iyiye gitmediğini düşünerek onlar aleyhinde oy kullandı" dedi. Haskins, ara seçimlerde Demokratların kaybetmesinin nedeni
olarak gösterilen Obama'nın politikalarını beğenmeyen aşırı sağ Çay Partisi hareketinin düzenlediği propagandanın, bu yenilginin tek sebebi olarak gösterilemeyeceğini ifade etti. Haskins, "Herkes Çay Partisi hareketini büyük rol oynadığını söylüyor ancak bunda bağımsızların da rolü var" dedi.
Kemal Derviş ise yaptığı konuşmada önümüzdeki iki yılda yapılacak siyasi tartışmalarda yüksek vergiler ve işsizlik gibi ekonomik konuların ve dünyanın ABD'ye hangi gözle bakacağının belirgin bir şekilde ön plana çıkacağını söyleyerek, "Bunun uluslararası içeriği olacaktır, dünya ABD'nin ne yapacağını takip ediyor" dedi. ABD'deki gelir konsantrasyonunun 2010 yılında önceki yıllara göre daha kötü olacağını söyleyen Derviş, özellikle yüzde 10'lara yakın işsizlik oranlarının bu uzun süreli sorunu
tetikleyeceğini ifade etti. Uluslararası olarak 70'li yıllardan farklı dünyada yaşadığımızı ifade eden Kemal Derviş, bu farkın dünyadaki ekonomik yapıları değiştirdiğini söyledi. Derviş, "Gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisi üzerindeki ağırlığı çok daha büyüktür" dedi. Kemal Derviş ayrıca ABD'nin dünyadaki diğer ülkelerle olan ilişkisinin 15-20 yıl öncesine göre şimdi daha farklı olduğunu belirterek birçok sorunun ortak çözümler gerektirdiğini ifade etti. Derviş en önemli endişesinin birinin, para
birimi gibi küresel sorunlarda Kongre'de ortak çözüm için yeterli desteğin bulunup bulunamayacağı konusunda olduğunu söyledi. Derviş ayrıca Cumhuriyetçilerin genel olarak serbest ticaret anlaşmalarında daha olumlu olduğunu söyleyerek, "Dünyanın büyümeyi teşvik edici daha fazla ticarete ihtiyacı var" dedi.