Üniversite Kitabevinde 'Gençlik Ve Gelecek' Konulu Söyleşi
Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof
Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Atalay Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr Mehmet Biber'in yönettiği Birey Üniversite Kitabevi'ndeki "gençlik ve gelecek" konulu söyleşide üniversite sınavlarının kaldırılması gerektiğini söyledi.
'Gençlik önemli bir nokta. Gençlik bir miras gibidir. Bereketlidir. İnsanoğlu diğer canlılarda olmayan bir şey taşıyor. Gelecek ve tarih insan için önemli bir kavramdır. İnsan oğlunun geçmişte ve gelecekte neler yapıldığını kendisinin ise neler yapacağını bilmesi gerekir. Bu da ancak tarih bilincine sahip olmakla mümkün olur. Gençlik tarih bilincine sahip değil ise geleceğe dönük bir şey elde edemez ve bilinmez bir adrese doğru yürür. Kuran-ı Kerim insan bilinci diri tutma için 'nereye gidiyorsunuz' diye her sorar. Aynı soruyu kendisine soran insan kendisini yanlışa düşmekten kurtarmış olur. Birçok peygamberin ve gençlerden oluşan ashabı kehfin gençliklerini Allah için harcadıklarını görüyoruz ' diyen Orhan Atalay geçlik dönemlerinin önemi konusunda şunları söyledi:
"Hayatımızla ilgili önemli bir çok karı gençlik dönemlerinde veririz. Gençlik bizim için bir kavşak noktasıdır ve her toplum gençlere yatırım yapmalı. Bizde ise bu bilinç gelişmiş değil. Krize giren toplumları yine geçler kurtarır. Bu gerçeği bilip eğitim sistemimizi buna göre düzenlememiz gerekir. Fakat genliğimiz bir kimlik krizi yaşamaktadır. 1980 öncesi gençliğin bazı davranışlarını eleştirsek dahi bir fikre sahip olmasını ise önemsiyoruz. Bugün Türk siyasetine 1980 gençliğinin yön verdiğini görüyoruz. Bugünün gençliği ise fikirsiz yaşamaktadır. Biz üniversitede okurken hocalar ders anlatırken biz gizli gizli sıraların altına koyduğumuz fikir kitaplarını okurduk. Bugünkü genlere izin verildiği halde böyle bir dertleri yok. Şimdiki öğrenciler soru bile sormuyor. Soru sormayı önemsemeyen mevcut eğitim sistemimiz öğrencileri köreltiyor. Öğrencileri sınav hastası yapan bu sınavmatik eğitim sistemi hemen değiştirilmeli. Üniversite sınavları mutlaka kaldırılmalı. Elbette hak eden herkesin üniversite mezunu olması gerekir. Ancak bu şekilde üniversite mezunu olan kişi hayattan zevk alamaz. İstemediği bir bölümü okuyan kişini durumu sevmediği biriyle evlenen insanın evliliğine benzer. Kişi sevdiği işi yapmalı sevdiği işin kariyerini yapmalı. İşte hayatta bir seçmemiz vardır onu da sağlam ve severek yapmamız gerekir. Gençlerimizi bu hallere sokan sistemi sorgulamamız gerekir. Kısa yoldan bir şeylere sahip olmaktan uzak durmalıyız. Emek harcadığımız her şey bize anlamlı gelir."
Prof. Dr. Orhan Atalay gençlere nasıl bir rehberlik yapılmalı şeklindeki bir soruyu ise şu şekilde cevapladı: 'bu toplumun geleceği gençlerde ise onara daha çok yatırım yapmalıyız. Yöneticilerin gençleri anlaması gerekir. Bütçenin büyük kısmını eğitim hizmetlerine ayırmamız gerekir. Kendilerine geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerin de kendi sorunlarına ve haklarına sahip çıkmaları gerekir.'
'Gençlik önemli bir nokta. Gençlik bir miras gibidir. Bereketlidir. İnsanoğlu diğer canlılarda olmayan bir şey taşıyor. Gelecek ve tarih insan için önemli bir kavramdır. İnsan oğlunun geçmişte ve gelecekte neler yapıldığını kendisinin ise neler yapacağını bilmesi gerekir. Bu da ancak tarih bilincine sahip olmakla mümkün olur. Gençlik tarih bilincine sahip değil ise geleceğe dönük bir şey elde edemez ve bilinmez bir adrese doğru yürür. Kuran-ı Kerim insan bilinci diri tutma için 'nereye gidiyorsunuz' diye her sorar. Aynı soruyu kendisine soran insan kendisini yanlışa düşmekten kurtarmış olur. Birçok peygamberin ve gençlerden oluşan ashabı kehfin gençliklerini Allah için harcadıklarını görüyoruz ' diyen Orhan Atalay geçlik dönemlerinin önemi konusunda şunları söyledi:
"Hayatımızla ilgili önemli bir çok karı gençlik dönemlerinde veririz. Gençlik bizim için bir kavşak noktasıdır ve her toplum gençlere yatırım yapmalı. Bizde ise bu bilinç gelişmiş değil. Krize giren toplumları yine geçler kurtarır. Bu gerçeği bilip eğitim sistemimizi buna göre düzenlememiz gerekir. Fakat genliğimiz bir kimlik krizi yaşamaktadır. 1980 öncesi gençliğin bazı davranışlarını eleştirsek dahi bir fikre sahip olmasını ise önemsiyoruz. Bugün Türk siyasetine 1980 gençliğinin yön verdiğini görüyoruz. Bugünün gençliği ise fikirsiz yaşamaktadır. Biz üniversitede okurken hocalar ders anlatırken biz gizli gizli sıraların altına koyduğumuz fikir kitaplarını okurduk. Bugünkü genlere izin verildiği halde böyle bir dertleri yok. Şimdiki öğrenciler soru bile sormuyor. Soru sormayı önemsemeyen mevcut eğitim sistemimiz öğrencileri köreltiyor. Öğrencileri sınav hastası yapan bu sınavmatik eğitim sistemi hemen değiştirilmeli. Üniversite sınavları mutlaka kaldırılmalı. Elbette hak eden herkesin üniversite mezunu olması gerekir. Ancak bu şekilde üniversite mezunu olan kişi hayattan zevk alamaz. İstemediği bir bölümü okuyan kişini durumu sevmediği biriyle evlenen insanın evliliğine benzer. Kişi sevdiği işi yapmalı sevdiği işin kariyerini yapmalı. İşte hayatta bir seçmemiz vardır onu da sağlam ve severek yapmamız gerekir. Gençlerimizi bu hallere sokan sistemi sorgulamamız gerekir. Kısa yoldan bir şeylere sahip olmaktan uzak durmalıyız. Emek harcadığımız her şey bize anlamlı gelir."
Prof. Dr. Orhan Atalay gençlere nasıl bir rehberlik yapılmalı şeklindeki bir soruyu ise şu şekilde cevapladı: 'bu toplumun geleceği gençlerde ise onara daha çok yatırım yapmalıyız. Yöneticilerin gençleri anlaması gerekir. Bütçenin büyük kısmını eğitim hizmetlerine ayırmamız gerekir. Kendilerine geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerin de kendi sorunlarına ve haklarına sahip çıkmaları gerekir.'