HAS Parti'de kongre heyecanı

Halkın Sesi Partisi, (HAS Parti) ilk kongresini bugün Ankara Atatürk Stadı'nda yaptı.

HAS Parti'de kongre heyecanı
Saadet Partisi'nden ayrılarak 1 Kasım'da yeni partisini kuran Numan Kurtulmuş ve arkadaşları, partinin ilk büyük kongresini bugün Atatürk Spor Salonu'nda gerçekleştirdi.Nazım Hikmet'in Güneşe Akın var şiirinden esinlenilen pankartı ve devrim vurgusu ilgi çekti.

Siyaset hayatına geçtiğimiz ay giren Halkın Sesi(HAS) Parti 1. Olağan Kongresi başladı. Genel Başkan Numan Kurtulmuş’un açılış konuşmasını yapması beklenen kongrede yurt dışından gelen konukların büyük alkış aldığı görüldü.

Atatürk Spor Salonu’nda gerçekleştirilen ve oldukça kalabalık gerçekleşen kongrede 201 delege, genel başkan ve Genel İdare Kurulu(GİK) üyeleri için oy kullandı. Kongre sabah saatlerinde partililerin gelmesi ile başladı. Salonda sık sık HAS Parti için yazılan "halkın sesi" şarkısı çaldı. Başbakan Numan sloganlarının atıldığı kongrede, "Güneşe akın var akın, Doğuşu yakın" pankartı açıldı.

Kongrede üzerinde "Şafak devrim vaktidir", "Güneşe el sallayın", "İnkılaba az kaldı", "Çocuklar ağlamayın, umut doğdu güneş gibi bugün, gündüz bitmez gibi, söndür mumu güneş doğdu, doğdu artık batmaz gibi" yazılı dev pankartlar asıldı.

Bu arada Saadet Partisi’nden hiçbir temsilci kongreye katılmazken, AKP’den Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Öztürk ve Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak, CHP, BBP ve DSP’nin parti temsilcileri ile BDP’den Muş Milletvekili Nuri yaman kongreye katıldı. Kongrenin yabancı konukları ise salondan büyük alkış aldı.

Pakistan İslam Partisi Genel Başkan Yardımcısı Muammer Han, Kürdistan Demokrat Partisi Türkiye temsilcisi, Gürcistan Ankara temsilcisi, Fas, İran İslam Cumhuriyeti Ankara temsilcisi gibi isimler katıldı.

Kongrede 234 kişiden oluşan Kurucular Kurulu üyelerinin oy kullanacağı belirtilirken, kongrede partinin ilgili kurulları da belirlenecek. Kurtulmuş ve arkadaşları, diğer partilerden ve yeni siyasete girmiş bazı isimlerininde HAS Parti katılacağı belirtilen kongrenin ardından parti organlarını oluşturuldu.

MÜSLÜMAN SOL PARTİ KAVRAMI

HAS Parti'nin kurucuları arasında başka solcu / sosyalistler de bulunuyor. İlk kongreye davetliler arasında Paraguay Devlet Başkanı Fernando Lugo, Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales ve Brezilya Devlet Başkanı Luiz İnacio Lula da Silva bulunuyor.

Davetliler bu isimlerle sınırlı değil. HAS Parti ses getirecek pek çok isme, katılmayacak olsalar bile simgesel davetiyeler gönderdi. Bu isimler arasında Polonya'nın efsanevi işçi lideri ve eski Cumhurbaşkanı Lech Walesa ile İngiltere eski Başbakanı Tony Blair'in İslam'ı seçen baldızı Lauren Booth da yer alıyor. HAS Parti, İslam dünyasının önde gelen liderleri ile STK temsilcilerine de çok sayıda davetiye gönderdi.

HAS PARTİ'NİN GÜNEŞİ DOĞUYOR

Kurtulmuş Kongrede yaptığı konuşmada şöyle konuştu:


'Hepinizi en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Bugün burada Türkiye'de bir ilki gerçekleştirmiş olan sadece bu salonun içinin ve dışının ağarlayabilmiş olduğu siz değerli kardeşlerime teşekkür ediyor hepinizi selamlıyorum. Bugün burada olanlar ve bizleri televizyon başından izleyenler farkında değiliz ama 28 gün gibi kısa bir süre içerisinde Halkın Sesi Partisi Türkiye'nin gerekli yerlerinden örgütlenmiş büyük yerlerde bürolarını oluşturmuştur. Bu hız bu sürat Türkiye'de bir ilktir hepinizi yürekten kutluyor tebrik ediyorum. Bizler Halkın Sesi Partisi olarak aslında bişey yapmıyoruz aslında halkın sesi Türkiye'de var olan bir parti idi. Çiftçinin arasında vardı, köylünün arasında vardı sokaklarda vardı onun için bu kadar kolay kuruldu çok çabuk ayağa kalktı. Türkiye'de HAS Partinin güneşi doğuyor Türkiye'de hakkaniyet güneşi doğuyor, Tükiye'de bu milletin güneşi doğuyor.

Sevgili kardeşlerim ; Esas halkın sesi sizin sesinizi yükseltmenizle gurur duyuyor bu millet sizinle gurur duyuyor. Bir kutlu yola çıktık halkın içinde milletin içinde var olan bir medeniyet ilalini bir gelecek ümidini bir siyasi parti haline getirdik. Burada yaptığımız henüz bir adım atmaktır sadece. Eminim ki sizler önümüzdeki dönemde Türkiye'nin her ilinde İstanbulda, Ankarada, Bingölde heryerde bu halkın sesini çıkartacak bu milletin sesini yükselteceksiniz. Ve önünüzdeki seçimlerden itibaren Türkiye'nin tarihi değişecektir. Bu kutlu yolda allahtan yar ve yardımcınız olmasını diliyorum Allah yolunuzu açık etsin.

Halkın Sesi Partisi'ne neden ihtiyaç vardı neden kuruldu ?


Türkiye sosyolojisinin yeni bir partiye yeni bir siyasi görüşe ihtiyacı var yani karşı tarafı yok etmekten hoşlanan zihniyet milletimiz tarafından çöp tenekesine atılıyor. Milletimiz dağıtan çatıştıran değil barıştıran bir siyasi parti ideal ediyor. Geleceğinden güven duymayan büyük kitlelerin sesi olarak ortaya çıkıyoruz. HAS Partiye duyulan ihtiyaçlardan biride özgürlük ve demokrasidir. Türkiye'de kim konuşsa maalesef bunları rafa kaldırıyor demokratikleşmek diyorsunuz böyle kürtlerin meselesi diyorsunuz böyle Türkiye'de başörtüsüne özgürlük diyorsunuz böyle insanca yaşamak istiyorum diyorsunuz bunlar hep geride bırakılıyor herkes özgür ve eşit yurttaş olmak istiyor herkes birinci sınıf vatandaş olmak istiyor değilmi? Hükümet bu sorunu çözemediği için bu sorun size düşüyor iş halkın sesine düşüyor iş HAS Parti'ye düşüyor. Yeni bir siyasete ihtiyaç var sizler bu yüzden buradasınız bizler bu yüzden buradayız. Dediğimiz gibi az önce de Halkın Sesi Partisi kurulmuş bir partiydi biz bunu resmiyete döküyoruz harekete geçiyoruz.

Diğer siyasi partilerden bizim farkımız ne ?


Üslubumuz farklı, tarzımız farklı. Onlar siyaseti kavga ile yapıyor onlar şu taraftan olanlar bu tarafa bu taraftan olanlar o tarafa diyerek halkı bölerek çatıştırarak siyaset yapıyorlar. Onlar neredeyse gökteki yıldızları vaad ediyorlar. Bizim üslubumuz bütünleştiren tarzda olacak miletimizin hayrına olan her sözü kitabın ortasından konuşarak ama asla yapamayacağımız şeyleri söylemeyerek milletimizin önüne programlarımızı koyacak şimdiye kadar olduğu gibi bu milletin yönettiği bir siyasi kadro olacağız. Türkiye'de iki tane farklı siyaset tarzı oldu. Bunlardan birisi CHP nin getirdiği siyaseti toplumu adam etme tarzı olarak gören bir siyasettir. Millet bilmez biz biliriz, millet anlamaz biz anlar ve anlatırız tarzındadır. Birde bunun karşısında milletinde bunların karşısında zannettiği oy verdiği kitleler vardır onlarda yerli ve küresel güçlerin önünde boyun eğer ve ne yapalım yapamıyoruz derler. Bu tür siyaset tarzında bulunanlar siyaseti bir hizmet yarışı olarak duyarsınız. Siyaset bir azimet işidir bütün zorlukları göze alarak milletin sesine tercüman olmak işidir siyaset emanettir vekalettir ve sadece halkın temsilidir. Bu iki siyaset tarzı halkın sesi Adana'dan , Trabzondan , Mersin'den Ankara'ya gelmesin diye yıllardır karagöz hacivat oyunu oynarlar. Sizin sesiniz Adana'dan çıkar Ankara'ya gelmeden burada duvarlara çarpar iner gider. Bazen İMF programından geri döner bazen Füze kalkanı projesinden geri döner. Burada Ankara'da Çankayada TBMM 'de yankılansın diye kurulan bir parti HAS Parti. Biz siyaseti milletin sesini yönetime taşıma sorumluluğu olarak görüyoruz. Bütün partilerden en temel farkımız burasıdır. Halkın Sesi Partisi bir azınlığın bir grup seçkinin partisi değildir Halkın Sesi Partisi Türkiye'nin partisidir. Ufkumuzu geniş tutalım dedik ya Halkın Sesi Partisi bütün dünyanın mazlumlarının bütün dünyanın sömürülenlerinin bütün dünyanın unutulmuşlarının partisidir. Sözümüzü sesimizi sadece Ankara'nın ihtiyacı için İstanbul'un,Hakkari'nin değil dünyanın dört bir yanında zulme uğrayanlar için dünyada adaleti temsil etmek için sözümüzü gür bir şekilde söyleyeceğiz. Bu parti bir medeniyet siyasetinin adıdır. Bu topraklarda 1071 'den beri gelen bütün medeniyetlerimize sahip çıkmak ve bunları bugünün doğrultusunda anlatmak için yola çıkmış bir partidir. HAS Parti bizim medeniyetimizi insalığı hakkaniyeti yeniden inşaa etme mücadelesinin adıdır.

Halkın sesinin insanlarını kurucularını ve gönül verenleri bir araya getiren nedir?

Farklı kişisel birikimleri olan arkadaşlarımız var biz bir araya geldik ve bir siyasi partinin oluşumunu yapıyoruz. Bizi bir araya getiren unsur ortak sözümüz ortak kalbimizdir. Geçmişlerimiz farklı olabilir başka siyasi geleneklerden gelen kardeşlerimiz olabilir kimse yanlış anlamasın burası bir süpermarkettir herkes ayrı bir reyonda mal satsın ayrı türkü söylesin demiyoruz. Hepimiz milletin dilindeki türküyü söylüyoruz onların sesini dile getiriyoruz. Bizim medeniyetimizin maruf dediği değerlerdir yani evrensel doğrulardır. Adalettir, hakkaniyettir insanca paylaşımdır, zulme taraf ve ortak olmamaktır bunları uzatabiliriz bizi ortak noktaya getiren bu sözümüz bu görüşümüzdür. Herkesin refah ve adaletten pay alması için sözleşmiş olarak bir arada bulunuyoruz. Onun için 28 gündür sağdan soldan Halkın Sesi'nin yeri neresidir diyorlar sağcımı solcumu muhafazakarmı ilericimi gericimi Halkın Sesi nerededir ? Siyasi yelpazede nerede duruyor? Çocukluğumdan beri duyarım yeplaze diye bu yelpaze bazen sağdan sallanır bazen soldan. Siz komşularınızla bir arada yaşayan insanlarsınız sağ sol ileri geri liberal muhafazakar bu tanımlar Türkiye'yi tanımlıyor mu bu yelpaze Türkiye'yi bölmek için yapılmış bir aracın adıdır. Türkiye'nin hangi meselesini ele alsan korkuyla konuşacaksın birisi diyecek ki CHP'nin arkasındaki güçler yapıyor birisi diyecek ki AK Parti'nin arkasında eziliyoruz. Yok öyle siz yelpazeyi nereden sallarsanız sallayın bu millet bir daha bu yelpaze lafını yutmayacaktır. Halkın Sesinden neden korkuyorlar biliyormusunuz çünkü burası halkın sesi halkın merkezi olduğu için korkuyorlar. Aman milletin gözünü bu adamlar açar elimzideki yelpazeyi alır çöpe atar diye korkuyorlar ve sizi bir yerlere kapatmaya çalışıyorlar. Arkamıza bakmayız biz önümüzdeki insanlığın bu ülkenin yeni ufuklarına bakarız biz asla dönmeyiz ve yolumuza gideriz.

'' Pir sultanım arşa çıkar ünümüz oda bizim ulumuzdur dilimiz dönen dönsün ben dönmezem yolumdan''


NEDEN BİZ SİYASET YAPIYORUZ


Biz bütün Türkiye'yi bir yolda toplamak için ilerliyoruz. Nereden oy alacaksınız diyorlar biz bütün Türkiye'den alacağız kendileri siyasi hesapları yüzde 58 'in üzerine yada yüzde 42'nin üzerinden kuruyor. Biz yüzde 58'in refarandumda evet diyenlerin ne istiyorlar ne bekliyorlarsa onları gerçekleştirmek ve yola koymak için bu yola çıkıyoruz. Yüzde 42'nin korkularınıda biliyoruz ve onları da unutmuyor kucaklıyoruz. Şimdi önümüzdeki günlerde diyecekler partiler var güzel güzel hacivat karagözde oynuyorlar siz niçin siyaset yapacaksınız mevcut dayatılan şartlara boyun eğmiyorsunuz da siz neden siyaset yapıyorsunuz diyecekler. Biz halkın sesinin yolunu açmaya çalışan insanlar olarak biz bize dayatılan şeylere boyun eğmek için yapmıyoruz. Yani sahnenin bir kenarında muhalefet olduklarını sanan CHP ve MHP gibi sıra ne zaman bize gelir ne zaman egemenler bize sıra verir diye değil biz bu sahnedeki oyunu ne zaman değiştiririz bozarız diye siyaset yapıyoruz. Bu söylediğimi örneklendireyim. Güçlü olanın zayıf olanı sömürmesine izin vermemek için siyaset yapıyoruz. Ve yabancı kurtların bu ülkenin kuzularını yememesi için siyaset yapıyoruz. İnsanların önce aç açıkta bırakılıp üç beş kuruş sadaka vererek kandıranların karşısında olmak için siyaset yapıyoruz. Üreticinin uluslararası tekellere kurban olmaması için siyaset yapıyoruz. Bu ülkenin gençleri için istikballerini çürütmemek için siyaset yapıyoruz. Vergi alınması gerekenden vergi almayan fukaradan yüzde 70'e varan vergi alındığı ve bunun bir insanlık ayıpı olduğunu bildiğimiz için siyaset yapıyoruz. Asgari ücretten utandığımız için siyaset yapıyoruz. Her yıl milyarlarca liranın faize, iç borca, rantiyeye aktarılmasına rıza göstermediğimiz için siyaset yapıyoruz. Kamu ihaleleri ile yandaşların zenginleştirilmesini bir insanlık suçu olarak gördüğümüz için siyaset yapıyoruz. Ben ve arkadaşlarım burada sadece bir kaçını söylediğim insanlık dışı işlerin adalet dışı işlerin yapılmaması için bir araya geldik bizi sağcılık solculuk bağlamıyor. Bizi vijdan bağlıyor, bizi medeniyetimizin değerleri bağlıyor , bizi hakkaniyet bağlıyor hemde sımsıkı birbirimize bağlıyor.

Bütün bunlar olurken Türkiye'de siyaset nasıl yapılıyor

Geliyorlar ekomonomiden siz anlamazsınız diyorlar. Fabrikalarınız üretim yapmıyor işyerleri kapanıyor. Ekonominin üç beştane tuzu kuru olanlar İMF'nin adamları anlıyor. Dış politikadan siz anlamazsınız diyorlar . Ekonomiden siz anlamazsınız AB'yi bilmezsiniz NATO'yu bilmezsiniz füze kalkanını hiç bilmezsiniz millet ne anlarlar diye sormazlar ağzı çorba kokanlar gitsinler çorba içsinler diyorlar. Bunun neresi demokrat her ikisine sorsanız demokrasi şampiyonu. Füze kalkanı projesi bu millet anlamaz diyorsunuz o zaman neden gidip 4 yılda bir bu milletten oy istiyorsunuz. Eğer kendinize güveniyorsanız hodri meydan gelin parlementoyla beraber önümüzdeki pazar referanduma götürelim. Bu beylerin siyasi demokrasi dedikleri burada biter. Halkın Sesi Partisi olarak en başından itibaren dedik ki ; Tarihi bir hata yapıyorsunuz gelin bu kararı millete danışın. Şimdi Sayın Başbakanın 3 tane çizgi dediğimiz şey var bunlardan birtanesi füzenin butonuna biz basarsak bizim olacak üzerine düşman yazılmayacak ve bu Türkiye'de kalacak dendi. Hadi kapsama aldılar size ağar geliyorlar ama ileri karakol olmayı kabul ettiniz peki butona kim basacak? 130 bin kere İran'ın Afganistan'ın üzerine bomba atılırken kim bastıysa bundan sonrada onlar basacak. Ya siz çocukmu kandırıyorsunuz bu söylediklerinizi siz gidip mahallede kahvede anlatsanız sizi insanlar oradan kovalar. Siz bana birtane savaş söylermisiniz ki falanca bomda İran'a düşer Afganistan'a düşer diye yazsın. Sağolsun Sarkozy bunların gizlediklerini açıkladı dedi ki biz kedi ye kedi deriz. Yaptığınız bir tek şeyde çok başarılı oldunuz milletin gözünü başarılı oldunuz 2. başarılı olanlarda şu eksen kayması olayını yapanlardı bizim saflardada eksen kaymasını göstermeyelim diye mavi marmara olayından sonra yapmak zorunda oldukları işlerin bir kısmını yaptılar ya eksen kaymadı diye ispat yaptılar kimler ? Savaş tüccarları ve Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak isteyenler.

Halkın Sesi Bunun için kuruldu. Biz parlementoda olsaydık bu füze kalkanı meselesi 1 Mart tezi gibi kolay geçmezdi Sayın Başbakan'ın Lübnan konuşmasını zevkle izledim söyledikleri hepimizin gönlünü okşadı bunlar çok güzel sözler İsrail'e biz katile katil deriz dedi. Başbakan: Irak'taki katile ne diyeceğiz ? Yıllardır Afganistan Ruslar tarafından işgal edildiğinde yanındakilerde buna karşı çıktı Ruslar 9 yıl 50 gün Afganistan'da işgal yapmışlar. Herkes buna karşı çıkıyordu ama bugün işte kardeş Afganistan gelen kardeşler burda işgalin 9 yıl 52 günü Ruslar'dan 2 gün fazla işgal etmişler kimde bahsediyorum Amerikan Birleşik Devletlerinden. Biz NATO'nun savaşmayan barışcı üyesi ve müttefikleriyiz diyor bunu ne akıl kabul eder ne millet kabul eder. Bunlar için biz Halkın Sesi Partisini kuruyoruz.

Gerçekten HAS Parti Türkiye'de siyaseti formatlayacak ve milletin istediği şekilde yola sokacaktır. CHP'nin düşük kur yüksek faiz olarak dile getirmiş oldukları görüş bellidir. CHP'nin kurmaylarına şunu sormak hakkımızdır sizde sayın Dervişle görüşerek bu ülkenin ekonomik şartlarından bu ülkeyi nasıl düzlüğe çıkaracaksınız. Yine Diyarbakır cezaevinin müze olması konusunu dile getirdiler. Diyarbakır cezaevinin hukuk evi olmasının teklifini yapan ilk başkan oldum. İktidar'da muhalefette böyle yaparsa Türkiye'ye faydası dokunur. Yoksa sosyal demokrat olduğunu ifade edip grupta siyasi yasak konuşması koyarak demokrat olunamaz. Bunu iddia eden bir partinin işcileri binada sigortasız gayrımeşru şekilde çalıştırılamaz işte Mersin'de olduğu gibi. İşte bunlar için kuruldu HAS Parti.

Son günlerin yine gündemin de olan bir olay generallerin görevden alınması.

Anayasa değişikliğinde neden Genel Kurmay Başbakanı'nı devlete hükümete bağlamadınız.Muhalefet diyenler kendilerine bunları soramıyorlar. Lizbonda'ki NATO zaferiyle dövünüyorsunuz NATO toplantısı için neden şunu sormuyorsunuz CHP ve MHP. Hani ergenekon soruşturmaları ne oldu Çevikbire ne oldu hani darbelere karşıydınız ama bizim teklifimiz 28 Şubat'tan beri gelen bütün darbelerin soruşturulması ve üzerine gidilmesidir. Böyle birşey mecliste olmadığı için Allah selamet versin iktidar ve muhalefet particilik oynuyorlar. 8 Yıldır hiç kimseye nasip olmayacak bir iktidar ve bu iktidar böylesine ciddi bir şekilde bu süreyi heba etmişlerdir. Sadece kendilerine demokrat oldular hürriyetci bir idareyi kuramadılar statükoyu yenmek için yola çıktılar ama kendileri başka bir statüko oluşturdular.Biz ne giden statükocular için ağlarız nede yeni gelenleri alkışlarız.

8 YILLIK İKTİDARDA NE OLDU

Boşanmalar artıyor, uyuşturucu kullanımı artmış, öğretmen açığı çok sözleşmeli çalışıyorlar. Her yıl dershanelere 4 milyar dolar harcanıyor. Devlet okullarında okuyan öğrencilerin eğer dershaneye gitmeye durumu yoksa iyi bir eğitim alamıyor. Milletin yüzde 40'nın evi yok. Her yıl 10 bin lüks araba alınıyor çiftçilerde traktörlerini satıyor. Kimsenin telefonunun dinlenmediğinden emin değil. Hukuki ve siyasi reformlar durma noktasına gelmiş. Böyle bir Türkiye bizim istediğimiz Türkiye Değildir. İyi ama öyle diyorsunuz da kriz var bu krizde Türkiye büyüdü. Türkiye'nin krizde ortaya koyduğu bu model bir ilktir Türkiye 8 yılda 357 milyar dolar borç almıştır. Alman'lar 2 verirken Japon'lar 0 verirken sen yüzde 10 faiz verir olmuşsun. 8 yılda bütün borçlarımız toplamı kişi başına 5077 dolar artmıştır. Dolayısı ile Türkiye'ye para girmiş bu kara para karşısında maalesef Türkiye aslında batarak büyümüştür. Bugün maalesef 10 milyon insan sigortasız şekilde çalıştırılmıştır bütün bunları düzeltecek parti Halkın Sesi Partisi'dir.

HAS Parti'de yapılan kongre sonrası Genel İdare Kurulu şu isimlerde oluştu.


Asıl Üyeler

Abdulhamit Gül, Abdulkadir Özel, Ahmet Cemil Tunç, Ahmet Demircan, Ahmet Münir Yaşar, Ahmet Sünnetçioğlu, Akif Gürdoğan, Aydın Yardımcı, Aynur Demiray, Bahri Zengin, Beyhan Aslan, Birol Kiraz, Cafer Güneş, Prof. Dr. Cem Somel, Cengiz Çakmak, Doç.Dr. Cihangir İslam, Prof. Dr. Çağrı Erhan, Ebru Kurban Yıldız, Ekrem Baki, Emel Topçu, Emre Bağce, Doç. Dr. Erdinç Yazıcı, Erol Erdoğan, Dr. Yüh. Müh. Ertan Yülek, Feyza Kutan, Hasan Basri Aktan, Hasan Basri Sayı, Hasan Kaya, Hayrettin Dilekcan, Hayrunnisa Kökbıyık,  Hilmi Tanış, Hüsamettin Korkutata, Prof. Dr. İlhami Güler, Kazım Aslan, Lütfü Esengün, Mehmet Akif Ulusoy, Mehmet Batuk, Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu, Mukadder Başeğmez, Musa Akbal, Musa Demirci,  Mücahit Yanılmaz, Müfit Yüksel, Nazım Maviş, Necla Esen Parlak, Niyazi Güney, Ömer Vehbi Hatipoğlu, Pamir Çelebi Anteplioğlu, Remzi Çakır, Saffet Topaktaş, Salih Kaçır, Prof.Dr. Sacit Günbey, Sıtkı Abdullahoğlu, Sinan Hacınecipoğlu, Süleyman Pektaş,Prof. Dr. Şefik Dursun, Şeref Malkoç,Teoman Rıza Güneri , Turhan Alçelik, Ulya Sılay, Ümmet Kandoğan,  Vehbi Kahveci, Yalçın Pehlivanoğlu, Yusuf Engin, Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan,

Yüksek Disiplin Kurulu


Asıl Üyeler

Enver Bakırcı, İsmail Aydos, Seyfullah Şahin, Şaban Şevli, Şükrü Gülle, Havva Karademir, İsa Fidanoğlu, Mücahit Kanpolat, Saliha Sasa, Abdullah Arar, Fikret Karabekmez,

Danışma Meclisi


Abdulkadir Kırmızı, Ahmet Bakcan, Prof. Dr. Ahmet Bilgin, Ahmet Feyzi İnceöz, Ahmet Gül, Ahmet Karavar,  Ahmet Okur, Ali Osman Kilitçioğlu, Semra Ünsal, Ayhan Demir,  Bahtiyar Aslan, Bekir Necati Şimşek, Besim Altınöz, Cahit Başaran, Enüş Yaşar, Ferit Özcan, Prof. Dr. Hakan Poyraz, Özlem Urgancıoğlu,Prof. Dr. Haluk Yavuzer,Hasan Kanaatli, Prof. Dr. M. Hayri Kırbaşoğlu, Hüseyin Güleç, İbrahim Tenekeci, İrfan Gül, Kenan Albayrak, Mehmet Güngör,  Mehmet Kahraman, Mehmet Sılay, Muhammet Akgün, Muhittin Bal, Mustafa Çetin, Doç. Dr. Mustafa Tekin, Mükerrem Levent, Namık Sinanoğlu, Necdet Kutsal, Necip Fazıl Kurt, Nevzat Kulaoğlu, Özlem Tansal, Refaiddin Şahin, Sami Dedeoğlu, Sedat Yılmazer, Süleyman Bayraktar, Tuba Albayrak, Prof. Dr. Vahit Bıçak, Zeki Çelik