Bddk Başkanı Bilgin: 'Batılı Muadillerimizden Farklı Olarak Bankaları Sıkıyoruz'

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, ''Batılı muadillerimizden farklı olarak bankaları sıkıyoruz. Hala sert düzenlemelerimiz var'' dedi.

TÜSİAD-Koç Üniversitesi Ekonomik Araştırma Forumu'nun (EAF) düzenlediği, ''Kriz Sonrası Yeni Finansal Düzen'' başlıklı konferansta konuşan BDDK Başkanı Bilgin, Türkiye'nin global bir oyuncu konumunda bulunduğunu ve global düzenlemelere uymak zorunda olduğunu söyledi.
Türk bankalarının krizde gayet iyi durumda olduklarını ifade eden Bilgin, 2009'un tamamında 25 milyar TL kredi veren bankaların bu yılın 9 ayında bu rakamın 83 milyar TL olduğunu, bunun ise üçte birinin tüketici kredisinden oluştuğunu belirterek, "Yani benim bankalarım reel sektörü finanse etmiş. Benim bankalarım krizde yüzde 5,3'e çıkan takibe dönüşüm oranlarını yüzde 4,3'e düşürmüşler. Bu ortamda, likiditenin diğer birçok ülkedekinden daha zorlu olduğu ortamda, likidite demek kardan mahrumiyet demek,
bu ortamda bu performansı gösteren bankalarımız eğer biz bu rasyoları aşağı çeksek çok daha iyi performans gösterir. Dolayısıyla aslında biz batılı muadillerimizden farklı olarak bankaları sıkıyoruz. Hala sıkıyoruz. Hala sert düzenlemelerimiz var. Ki bu ortamda bankalarımız bu performansı gösteriyorlar" dedi.
İlk 9 ayda 83 milyar TL olan kredilerdeki büyümenin yüzde 21 olduğunu kaydeden Bilgin, "Reel olarak baktığımızda, enflasyonu düştüğünüz zaman büyüme oranı yüzde 13,7'dir. Yani nominal ve reel arasında yaklaşık 7 puanlık bir fark söz konusudur" dedi.
Bankaların sermaye yeterlilik rasyosunun şu anda yüzde 19,3 olduğunu hatırlatan Bilgin, "Ben 'benim bankalarım' derken, bunu kasti yaptım. Bu elbette benim bankalarım değil. Ben burada 'benim' derken BDDK'yı kast ediyorum. Dolayısıyla BDDK'yı ve kontrol ettiği alan benim bankalarım... Bankaların isminde bankacılık olan, Türkiye Cumhuriyetinde, bankaların düzenleme ve denetimini götüren tek kurum benim, BDDK... Dolayısıyla rakamları biz de izliyoruz. Nasıl geçmişte önlemler aldıysak, gerekirse bundan
sonra da önlemleri alırız. Ama bizim diğer kurumlardan bir farkımız var. 49 oyuncumuz var. 49 oyuncumuzun ben genel müdüründen hatta genel müdür yardımcılarına kadar kalp atışlarını izliyorum. Onlar şu bankadan ayrılsınlar soruyorum, 'nerede' diye... Ben banka bazında bireysel tedbirler de alabiliyorum. X bankasına 'sen dur', Y bankasına 'sen devam et'... Bence asıl denetim budur ve sektör genelinde topluca tedbir, iyi işleyen bankaları cezalandırmaktır. Hele hele 2011 ve 2012 yılını da düşünürseniz
sistemin sağlığını bugünden düşünmek zorundayız. Sistem bankacılık sistemi ve çok eleştirdiğimiz, çok eleştirilen karlar da ki bunları dağıttırmıyoruz biliyorsunuz, reel sektöre destek vermektir. Gelecekte de destek verecek" dedi.
Türk finansal sistemin yeni finansal mimarideki en önemli köşe taşlarından birinin Basel olacağını kaydeden Bilgin, "Basel II'ye büyük ölçüde geçtik. Ama kalan bazı yönetmelikleri ve tedbirleri önümüzdeki günlerde sizlere açıklamayı planlıyoruz. Bir yol haritası açıklayacağız. 2011'in ortalarından itibaren belli bir süre paralel uygulama yapmayı planlıyoruz. Basel I ve Basel II beraber gidecek. İsteyen banka Basel II sonuçlarını da açıklayabilir, kendine güveniyorsa... Ama 2012'den sonra da verilecek
tarihten itibaren de Basel II'yi bankalarımızdan talep edeceğiz ki Basel III'e geçebilelim. Basel ile ilgili olarak ulusal inisiyatifleri sonuna kadar kullanacağız. Bu konuyla bankacılarla devamlı görüş alışverişi içindeyiz" dedi.
Kur savaşlarına dikkati çeken Bilgin, "Muhtemelen bu salondaki katılımcıların hemen hepsinin evlerinin girişinde alarm sistemi var ya da sitede oturuyorsa bir güvenlik ekibi var. Siz oturduğunuz yerin güvenliğine bu kadar önem verirken, yaşadığınız ülkenin güvenliğine, ekonomik güvenlik anlamında nasıl önem vermezsiniz" diye konuştu.