'Gel, Siyasi Partiler Yasası'nı değiştirelim'
CHP, AK Parti ve MHP'nin zaman zaman yaptığı milletvekili kampı uygulamasını Abant'ta başlattı. CHP lideri Kem...
CHP, AK Parti ve MHP'nin zaman zaman yaptığı milletvekili kampı uygulamasını Abant'ta başlattı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçim startını verirken, Başbakan Tayyip Erdoğan'a yeni bir öneri getirdi. Kılıçdaroğlu, "Demokratsanız gelin Siyasi Partiler Yasası'nı beraber değiştirelim" dedi. Meclis'te 101 sandalyesi bulunan CHP'de dünkü toplantıya 91 milletvekili ve MYK üyeleri katıldı. Eski Genel Başkan Deniz Baykal'ın katılmadığı toplantıda açış konuşmasını yapan Kılıçdaroğlu, şu mesajları verdi:
'BİZE DERS VERMEYİN'
Başbakan sürekli demokrat olduğunu söylüyor, eğer gerçekten samimiyse gelsinler 12 Eylül rejiminin getirdiği Siyasi Partiler Yasası'nı da değiştirelim. Gerçek anlamda demokrasinin yürüdüğü bir siyasal parti anlayışını ülkeye egemen kılalım. Demokrasi, özgürlük, hak ve adalet diyorsanız kapımız sonuna kadar açık.
Birileri yıllarca CHP demokrasiye karşıdır şöyledir, böyledir dedi. Şimdi açık, net, tutarlı ve kararlı söylüyorum: Gelsinler beraber Türkiye'de demokrasiyi Batı standartlarına getirelim. Bizim insanımız niçin demokrasiyi tatmasın. Gençler 'parasız eğitim istiyoruz' diye pankart açtıklarında birileri ağızlarını kapatırsa o ülkede demokrasiyi nasıl içselleştireceğiz. Bu fotoğrafları iktidarın görmesini isterim.
CHP öteden beri bu ülkeye demokrasiyi getiren siyasi partidir. Başbakan unutmasın ona başbakanlık yolunu açan da biziz. Demokrasi nerede varsa CHP'de orada vardır. Bize kimse özgürlük, demokrasi dersi vermesin. O dersi vermeye kalkanlar önce dönüp kendilerine neler yaptıklarına baksınlar. Baskılardan yana değiliz.
2011 seçimlerine kararlı ve tutarlı hazırlanacağız, söylem birliğimizi geliştireceğiz. Çok güzel projelerimiz hazırlanıyor, yakında açıklayacağız. Sadece ülke içi değil her bir il için özel çalışmalar yapılıyor. Milletvekili adaylarımız liste açıklandıktan sonra illeriyle ilgili hiçbir partinin elinde olmayan bilgileri ellerinin altında görecektir. Partiler genelde ülkenin sorunlarıyla ilgilenir, ama siyasal partilerin canlı birer organizma olduğunu kabul etmek gerekir. Onların da kendi aralarında sorunları vardır. Siyasi partilerin de dertleşmeye ihtiyacı vardır.
'RAPOR GÖRMEDİM' "
CHP'nin türban raporu" haberleriyle ilgili Kılıçdaroğlu, "Daha ben bir rapor görmedim" derken, CHP Sözcüsü Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay "MYK'ya ne böyle bir taslak, ne böyle bir rapor sunuldu" diye konuştu. Kampın ilk gününde parti içi sorunlar masaya yatırılırken edinilen bilgilere göre Baykal'a yakınlığıyla bilinen İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Esfender Korkmaz, parti içi demokrasi eleştirisi getirdi. Korkmaz, "Demokrasi genel merkez duvarlarına ya da türbana sığdırılamaz. Seçilmenin yolu kişisel ilişkilerden kurtarılmalıdır. MYK üyeleri listeyle seçilmemeli. Parti içinde özel dokunulmazlıklar olmamalı. CHP bir kimlik erozyonuna düşmemelidir" dedi. Öte yandan Kılıçdaroğlu, "15-16-17 Ekim'de İstanbul'da İşadamları, aydın ve sanatçılarla ortak akıl için beyin fırtınası" yapacaklarını söyledi.
EŞİYLE YEMEK YEDİ
CHP'nin uzun yıllar sonra gerçekleştirdiği milletvekilleri kampı eşsiz yapıldı. İstanbul'da bulunan Kılıçdaroğlu, Abant'a karayoluyla gelirken eşi Selvi Kılıçdaroğlu'nu almak için İzmit'teki ağabeyinin evine uğradı. Kılıçdaroğlu, öğle yemeğini Abant'ta birlikte yediği eşini Ankara'ya uğurladı.
'BİZE DERS VERMEYİN'
Başbakan sürekli demokrat olduğunu söylüyor, eğer gerçekten samimiyse gelsinler 12 Eylül rejiminin getirdiği Siyasi Partiler Yasası'nı da değiştirelim. Gerçek anlamda demokrasinin yürüdüğü bir siyasal parti anlayışını ülkeye egemen kılalım. Demokrasi, özgürlük, hak ve adalet diyorsanız kapımız sonuna kadar açık.
Birileri yıllarca CHP demokrasiye karşıdır şöyledir, böyledir dedi. Şimdi açık, net, tutarlı ve kararlı söylüyorum: Gelsinler beraber Türkiye'de demokrasiyi Batı standartlarına getirelim. Bizim insanımız niçin demokrasiyi tatmasın. Gençler 'parasız eğitim istiyoruz' diye pankart açtıklarında birileri ağızlarını kapatırsa o ülkede demokrasiyi nasıl içselleştireceğiz. Bu fotoğrafları iktidarın görmesini isterim.
CHP öteden beri bu ülkeye demokrasiyi getiren siyasi partidir. Başbakan unutmasın ona başbakanlık yolunu açan da biziz. Demokrasi nerede varsa CHP'de orada vardır. Bize kimse özgürlük, demokrasi dersi vermesin. O dersi vermeye kalkanlar önce dönüp kendilerine neler yaptıklarına baksınlar. Baskılardan yana değiliz.
2011 seçimlerine kararlı ve tutarlı hazırlanacağız, söylem birliğimizi geliştireceğiz. Çok güzel projelerimiz hazırlanıyor, yakında açıklayacağız. Sadece ülke içi değil her bir il için özel çalışmalar yapılıyor. Milletvekili adaylarımız liste açıklandıktan sonra illeriyle ilgili hiçbir partinin elinde olmayan bilgileri ellerinin altında görecektir. Partiler genelde ülkenin sorunlarıyla ilgilenir, ama siyasal partilerin canlı birer organizma olduğunu kabul etmek gerekir. Onların da kendi aralarında sorunları vardır. Siyasi partilerin de dertleşmeye ihtiyacı vardır.
'RAPOR GÖRMEDİM' "
CHP'nin türban raporu" haberleriyle ilgili Kılıçdaroğlu, "Daha ben bir rapor görmedim" derken, CHP Sözcüsü Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay "MYK'ya ne böyle bir taslak, ne böyle bir rapor sunuldu" diye konuştu. Kampın ilk gününde parti içi sorunlar masaya yatırılırken edinilen bilgilere göre Baykal'a yakınlığıyla bilinen İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Esfender Korkmaz, parti içi demokrasi eleştirisi getirdi. Korkmaz, "Demokrasi genel merkez duvarlarına ya da türbana sığdırılamaz. Seçilmenin yolu kişisel ilişkilerden kurtarılmalıdır. MYK üyeleri listeyle seçilmemeli. Parti içinde özel dokunulmazlıklar olmamalı. CHP bir kimlik erozyonuna düşmemelidir" dedi. Öte yandan Kılıçdaroğlu, "15-16-17 Ekim'de İstanbul'da İşadamları, aydın ve sanatçılarla ortak akıl için beyin fırtınası" yapacaklarını söyledi.
EŞİYLE YEMEK YEDİ
CHP'nin uzun yıllar sonra gerçekleştirdiği milletvekilleri kampı eşsiz yapıldı. İstanbul'da bulunan Kılıçdaroğlu, Abant'a karayoluyla gelirken eşi Selvi Kılıçdaroğlu'nu almak için İzmit'teki ağabeyinin evine uğradı. Kılıçdaroğlu, öğle yemeğini Abant'ta birlikte yediği eşini Ankara'ya uğurladı.