Cumhuriyet'in kuruluşun 87. yıldönümü Köln'de ihtişamlı bir programla kutlandı
Cumhuriyet'in kuruluşunun 87. yıl dönümü, Türkiye'de olduğu gibi Avrupa'da da coşkuyla kutlanıyor. Yurt dışında Türklerin en yoğun yaşadığı kentlerden
Eşi ile birlikte konuklarını tek tek kapıda karşılayan Başkonsolos Mustafa Kemal Basa programda yaptığı konuşmasında Türkiye ile Almanya arasında "çok özel ve benzersiz" ilişkiler olduğunu, bunun gün geçtikçe büyüdüğünü vurguladı. Basa, "Türk-Alman dostluğu, "Göçün 50. yılını kutlamaya hazırlandığımız şu günlerde tanık olduğumuz sevimsiz tartışmaları ve çirkin ithamları da hak etmemektedir." dedi. Almanya Cumhurbaşkanı Christiam Wulff'un 3 Ekim'de yaptığı ve İslam ve Müslümanların da Almanya'nın bir parçası olduğunu vurguladığı konuşmayı Türk toplumun dikkat ve memnuniyetle kaydettiğini belirten Basa, "Bu günü tarihi dostumuz Almanya'da kutlamak bizler için ayrıca kıvanç vericidir. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, yaşasın Almanya, yaşasın geleneksel Türk-Alman dostluğu" dedi.
Gecede bir konuşma yapan KRV Okul-Eğitim Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sylviya Löhrmann (Yeşiller) çarpıcı açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Türkçe, "Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun" diyerek başlayan Bakan Löhrmann, resepsiyon 28 Ekim akşamı yapıldığı için, "Gerçi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü de ancak yarın tebrik edebileceğiz. Zira kendisi de 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda doğdu. Bir Cumhurbaşkanı için ne kadar uygun bir doğum günü." dedi.
KRV eyaletinde Türk pasaportu taşıyan 570 bin kişi yaşadığını bildiren ve ülkedeki aktüel tartışmalar konusunda Almanya Cumhurbaşkanı Wulff'un düşüncesinin Almanya'nın geleneksel düşünce tarihi doğrultusunda olduğunu bildiren Löhrmann, Goethe'nin, "Hoşgörü geçici bir durum olmalı, kabullenmeye vesile olmalıdır. Tahammül etmek, hakaret etmektir." sözünü hatırlattı. Çeşitliliği zenginlik ve fırsat olarak gördüklerini bildiren Löhrmann, "Komedyen Kaya Yanar, futbolcular Mesut Özil veya Nuri Şahin gibi ülkemizdeki gizli yıldızlar iş ve refah sağlayan Türk işadamlarıdır." dedi. Konuşmasında, Türk veli ve öğrencilere karşı önyargıları alt üst eden bir araştırmaya da değinen Bakan Löhrmann, "Yapılan güncel bir araştırmaya göre Türk velileri eğitim konusuna ortalamanın üstünde bir ilgi gösteriyor. Sonuçlara göre ayrıca, benzer sosyal imkanlara sahip Türk kökenli ilkokul çocukları Almanlara kıyasla daha fazla Gymnasium ve Realschule okullarına geçiş yapıyor. Okul bakanı olarak bunları duymaktan zevk alıyorum" dedi.
Türk velilerden çocuklarına destek olmalarını isteyen Bakan, "Eyalet hükümeti fırsat eşitliği sağlamak için büyük çaba sarf ediyor. Ben bakan olarak bütün gücünle bunun için çalışacağım. Eğitimdeki başarı velilerin cüzdanına, sosyal durumuna ve kökenine bağlı olmamalıdır. Bu nedenle çocukların uzun süre birlikte eğitim göreceği Gemeinschaftsscule okulunu başlatmak istiyoruz. Burada çocuklar 7. sınıfa kadar birlikte eğitim görecek. Geleceğin okulu budur, eğitimle başarı böyle sağlanır." dedi.
Koalisyon sözleşmesinde "Okullarda İslam din dersi vermek istiyoruz" dediklerini hatırlatan Bakan Löhrmann, "İslam dersi, ilgili dine değer vermektir, din özgürlüğünü gerçekleştirmektir, entegrasyonu teşvik etmektir. Bundan dolayı Kası ayı başlarında İslami çatı kuruluşları ve Müslümanlar Koordinasyon Konseyi (KRM) görüşeceğim." dedi. Bakan konuşmasını Türkçe olarak, "Cumhuriyet bayramınızı beraber kutlayalım." diyerek bitirdi.