'Akdeniz İklim Değişikliği Girişimi' Toplantısı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Akdeniz'de İklim Değişikliği Zirvesi, Kyoto Protokolü'ne imza attığımız andan itibaren bizim de üzerinde ısrarla durduğumuz bir konu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Akdeniz'de İklim Değişikliği Zirvesi, Kyoto Protokolü'ne imza attığımız andan itibaren bizim de üzerinde ısrarla durduğumuz bir konu. Hükümet olarak bu konuda çok hassasız" dedi.
"Akdeniz İklim Değişikliği Girişimi" Toplantısı'nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, organizasyon için Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'ya teşekkür ederek sözlerine başladı. Erdoğan, "Bu bir ilk adım. Akdeniz'de İklim Değişikliği Zirvesi, Kyoto Protokolü'ne imza attığımız andan itibaren bizim de üzerinde ısrarla durduğumuz bir konu. Hükümet olarak bu konuda çok hassasız" diye konuştu.
Türkiye'nin son dönemde ciddi bir ekonomik atılım içerisinde olduğunu söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Hükümeti devraldığımız andan itibaren de her alanda olduğu gibi bu başarılarımızın yanında kapsayıcı olarak dünyada Kyoto Protokolü'ne o güne kadar imzasını atmayan ülkelerden bir tanesiydik. Görevi aldığımız andan itibaren Kyoto Protokolü üzerinde arkadaşlarımızı çalıştırdık ve biz de imzaladık. İmzaladığımız andan itibaren üzerinde hassasiyetle durduğumuz en önemli unsur doğanın dengesini bozacak her konuya karşı hassasiyetimizdi. Bu konuda çevre tahribatı üstünden gerçekleşecek kalkınmayı asla
sürdürebilir bulmadık, bulmuyoruz."
Erdoğan, bu anlayışla iklim değişikliği eylem planlarını hazırladıklarını söyledi. 2007-2013 yıllarını kapsayan kalkınma planında çevre konularına ağırlık verdiklerini söyleyen Erdoğan, AB ile 2009'da başlatılan çevre faslı müzakereleri bağlamında da AB direktiflerine uyum çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Erdoğan, "Ulaştırma, sanayi, enerji, atık, inşaat, tarım hayvancılık gibi sektörlerde önemli düzenlemelere bu nedenle imza attık" dedi.
Uluslararası platformlarda da iklim değişikliğiyle mücadelede yoğun gayretin içerisinde olduklarını söyleyen Erdoğan, 2004 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ne 2009'da da Kyoto Protokolü'ne taraf olduklarını hatırlattı. Başbakan Erdoğan, 2012 sonrası iklim rejimine yönelik müzakerelere de aktif olarak iştirak ettiklerini söyledi.
"Akdeniz İklim Değişikliği Girişimi" Toplantısı'nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, organizasyon için Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'ya teşekkür ederek sözlerine başladı. Erdoğan, "Bu bir ilk adım. Akdeniz'de İklim Değişikliği Zirvesi, Kyoto Protokolü'ne imza attığımız andan itibaren bizim de üzerinde ısrarla durduğumuz bir konu. Hükümet olarak bu konuda çok hassasız" diye konuştu.
Türkiye'nin son dönemde ciddi bir ekonomik atılım içerisinde olduğunu söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Hükümeti devraldığımız andan itibaren de her alanda olduğu gibi bu başarılarımızın yanında kapsayıcı olarak dünyada Kyoto Protokolü'ne o güne kadar imzasını atmayan ülkelerden bir tanesiydik. Görevi aldığımız andan itibaren Kyoto Protokolü üzerinde arkadaşlarımızı çalıştırdık ve biz de imzaladık. İmzaladığımız andan itibaren üzerinde hassasiyetle durduğumuz en önemli unsur doğanın dengesini bozacak her konuya karşı hassasiyetimizdi. Bu konuda çevre tahribatı üstünden gerçekleşecek kalkınmayı asla
sürdürebilir bulmadık, bulmuyoruz."
Erdoğan, bu anlayışla iklim değişikliği eylem planlarını hazırladıklarını söyledi. 2007-2013 yıllarını kapsayan kalkınma planında çevre konularına ağırlık verdiklerini söyleyen Erdoğan, AB ile 2009'da başlatılan çevre faslı müzakereleri bağlamında da AB direktiflerine uyum çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Erdoğan, "Ulaştırma, sanayi, enerji, atık, inşaat, tarım hayvancılık gibi sektörlerde önemli düzenlemelere bu nedenle imza attık" dedi.
Uluslararası platformlarda da iklim değişikliğiyle mücadelede yoğun gayretin içerisinde olduklarını söyleyen Erdoğan, 2004 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'ne 2009'da da Kyoto Protokolü'ne taraf olduklarını hatırlattı. Başbakan Erdoğan, 2012 sonrası iklim rejimine yönelik müzakerelere de aktif olarak iştirak ettiklerini söyledi.