Kıbrıs'ı sarsan istihbarat skandalı
BM Kıbrıs Temsilcisi, Başbakan Erdoğan ile BM Sekreteri'nin görüşme tutanaklarının da aralarında bulunduğu yaklaşık 8 bin sayfalık belgeyi basına sızdırdı.
Kıbrıs'ta 2008 Eylül ayında başlayan doğrudan müzakerelerde çözüm için baskıların arttığı bir dönemde BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un, Kıbrıs Özel Temsilcisi olarak atadığı Alexander Downer'ın asistanı Sonia Bachmann'ın şifreleri ele geçirildi.
Belgelerin Rum kesiminde yayımlanması, "Rum istihbaratının operasyonu olduğu" kuşkusunu gündeme taşıdı. Belgelerde Downer'ın Türk ve Rum liderlerle yaptığı görüşmelerin yanı sıra, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, Yunanistan eski Başbakanı Kostas Karamanlis ve İngilizlerle de yaptığı görüşmelerin tutanakları da yer aldı.
NASIL SIZDI?
Olay yaklaşık 45 gün önce Rum Kesimi'nde gerçekleşti. Bilgilere nasıl ulaşıldığı konusunda ise iki ayrı iddia BM koridorlarına yayıldı.
İlk senaryoya göre Bachmann, Hilton Oteli'nde kamuya açık bir bilgisayardan iletilerini (e-mailini) kontrol etti. Bu sırada şifreleri çalındı ve Bachmann'a ait şifre ile BM'nin veri tabanına girildi.
Burada Ban Ki-moon ile Downer'ın görüşme tutanaklarına da ulaşıldı. İkinci senaryoya göre ise olay, Holiday Inn Oteli'nde gerçekleşti.
Bachmann'ın odasına giren kimliği belirsiz kişiler bilgisayarının şifresini kırdı ve görüşme notlarını ele geçirdi. Ardından tüm bu belgeler Rum basınında parça parça yayınlanmaya başladı.
Ve haberlerde Downer eleştirildi. Ada'da, müzakereler devam ederken yaşanan bu skandal, BM'nin güvenlik tedbirlerini de gözden geçirmesine neden oldu.
İŞLEM BAŞLADI
Hem BM'nin merkezinin bulunduğu New York'ta hem de Ada'da bilgisayar güvenliği ile ilgili soruşturma başlatıldı. Bilgilerin çalınmasına yol açanlar hakkında araştırmalar sürdürülürken Downer ve Sekreteri Bachmann ile ilgili bir işlem yapılmadı.
Hırsızlık Ankara'ya da ulaştı. Olayın Downer'ın özellikle Kıbrıs'ta devam eden müzakerelerin tamamlanması için nihai bir tarih belirlenmesi için çağrı yaptığı döneme denk gelmesine dikkat çekiliyor.
Rum Kesimi lideri Dimitris Hristofyas, bazen Downer'ı hedef alan açıklamalar yapmıştı. Türk Lider Mehmet Ali Talat ise bu açıklamalara karşı çıkmıştı.
HEDEFTEKİ İSİM DOWNER MI?
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer'ın belgelerinin çalınma ve yayınlanma tarzı operasyonun Rum İstihbarat Servisi'nce düzenlendiği kuşkusuna yol açtı.
Ada basınındaki haberlerde Rum istihbaratının amacının BM Temsilcisi Downer'ı koltuğundan etmek olduğu belirtiliyor.
HRİSTOFYAS CİDDİ BULMADI
BM'nin Kıbrıs'taki temsilcisi Alexander Downer'in BM merkeziyle arasındaki mesajları bir şekilde ele geçiren Fileleftheros ve Simerini, Kıbrıs sorununu her fırsatta yokuşa süren hükümet ortakları DİKO ile EDEK'in görüşlerini savunan Rum gazeteleri olarak tanınıyor.
Downer'in sekreteri Sonia Bachmann'ın lap top'undan "çalınan" gizli yazışmaların yayınlanması bu nedenle Kıbrıs Rum lideri Dimitris Hristofyas tarafından ciddiye alınmadı ve "Bizim işimiz dedikodu yapmak değil; Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı bir çözüm bulmaktır. Bunun için çalışmaya devam edeceğiz" şeklinde yorumlandı.
Ancak belgelere hiçbir Rum siyasi parti de tepki göstermedi. Hiçbir yorum yapılmadı. Buna karşın Kıbrıs Rum kesiminde bilinen tek şey, Hristofyas hükümetinin ortaklarından DİKO ile EDEK'in Kıbrıs müzakerelerine taş koymak için ellerinden geleni yapıyor olmaları.
Belgelerin Rum kesiminde yayımlanması, "Rum istihbaratının operasyonu olduğu" kuşkusunu gündeme taşıdı. Belgelerde Downer'ın Türk ve Rum liderlerle yaptığı görüşmelerin yanı sıra, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, Yunanistan eski Başbakanı Kostas Karamanlis ve İngilizlerle de yaptığı görüşmelerin tutanakları da yer aldı.
NASIL SIZDI?
Olay yaklaşık 45 gün önce Rum Kesimi'nde gerçekleşti. Bilgilere nasıl ulaşıldığı konusunda ise iki ayrı iddia BM koridorlarına yayıldı.
İlk senaryoya göre Bachmann, Hilton Oteli'nde kamuya açık bir bilgisayardan iletilerini (e-mailini) kontrol etti. Bu sırada şifreleri çalındı ve Bachmann'a ait şifre ile BM'nin veri tabanına girildi.
Burada Ban Ki-moon ile Downer'ın görüşme tutanaklarına da ulaşıldı. İkinci senaryoya göre ise olay, Holiday Inn Oteli'nde gerçekleşti.
Bachmann'ın odasına giren kimliği belirsiz kişiler bilgisayarının şifresini kırdı ve görüşme notlarını ele geçirdi. Ardından tüm bu belgeler Rum basınında parça parça yayınlanmaya başladı.
Ve haberlerde Downer eleştirildi. Ada'da, müzakereler devam ederken yaşanan bu skandal, BM'nin güvenlik tedbirlerini de gözden geçirmesine neden oldu.
İŞLEM BAŞLADI
Hem BM'nin merkezinin bulunduğu New York'ta hem de Ada'da bilgisayar güvenliği ile ilgili soruşturma başlatıldı. Bilgilerin çalınmasına yol açanlar hakkında araştırmalar sürdürülürken Downer ve Sekreteri Bachmann ile ilgili bir işlem yapılmadı.
Hırsızlık Ankara'ya da ulaştı. Olayın Downer'ın özellikle Kıbrıs'ta devam eden müzakerelerin tamamlanması için nihai bir tarih belirlenmesi için çağrı yaptığı döneme denk gelmesine dikkat çekiliyor.
Rum Kesimi lideri Dimitris Hristofyas, bazen Downer'ı hedef alan açıklamalar yapmıştı. Türk Lider Mehmet Ali Talat ise bu açıklamalara karşı çıkmıştı.
HEDEFTEKİ İSİM DOWNER MI?
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon'un Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer'ın belgelerinin çalınma ve yayınlanma tarzı operasyonun Rum İstihbarat Servisi'nce düzenlendiği kuşkusuna yol açtı.
Ada basınındaki haberlerde Rum istihbaratının amacının BM Temsilcisi Downer'ı koltuğundan etmek olduğu belirtiliyor.
HRİSTOFYAS CİDDİ BULMADI
BM'nin Kıbrıs'taki temsilcisi Alexander Downer'in BM merkeziyle arasındaki mesajları bir şekilde ele geçiren Fileleftheros ve Simerini, Kıbrıs sorununu her fırsatta yokuşa süren hükümet ortakları DİKO ile EDEK'in görüşlerini savunan Rum gazeteleri olarak tanınıyor.
Downer'in sekreteri Sonia Bachmann'ın lap top'undan "çalınan" gizli yazışmaların yayınlanması bu nedenle Kıbrıs Rum lideri Dimitris Hristofyas tarafından ciddiye alınmadı ve "Bizim işimiz dedikodu yapmak değil; Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı bir çözüm bulmaktır. Bunun için çalışmaya devam edeceğiz" şeklinde yorumlandı.
Ancak belgelere hiçbir Rum siyasi parti de tepki göstermedi. Hiçbir yorum yapılmadı. Buna karşın Kıbrıs Rum kesiminde bilinen tek şey, Hristofyas hükümetinin ortaklarından DİKO ile EDEK'in Kıbrıs müzakerelerine taş koymak için ellerinden geleni yapıyor olmaları.