Cumhuriyet kadınlarından kınama
Cumhuriyet Kadınları Derneği Bolu Şubesi, PKK'lı teröristlerin sınırdan girişini kınadı.
İzzet Baysal Caddesi'nde dernek adına açıklama yapan Şube Başkanı Canan Doğan, "Geçen hafta teröristler Kandil'den, Mahmur'dan Habur Sınır Kapısı'na örgüt kıyafetleriyle geldiler, aramıza karıştılar. Dağdan inenler Türk bayrağı mı salladı? İstiklal Marşımızı mı söyledi, Ata'mızın Gençliğe Hitabesi'ni mi okudu da affedildiler" dedi.
Doğan, "Teröristlerin simgesi paçavralarını salladılar, halaylar çektiler, çığlıklar attılar, zafer işareti yaptılar, neyin zaferiydi bu? Savcılar, hakimler oraya taşındılar. Mobil mahkemeler kuruldu. Biz, Türkiye Cumhuriyeti Devletiyiz. Teröristlerin ayağına resmi mercilerimizi göndermeyiz. Yapılanları aklımız almıyor. Bu zemini oluşturanlar: 'Biz bu görüntülere karşıyız, süreci engellemeye çalışıyorlar' diye kendilerini masum, DTP'yi tek yanlı suçlu ilan etmesinler. Ne süreciymiş bu? Etnik çatışma
süreci mi? Milli iradeyi kırma süreci mi? Bizi kandırmayın. Artık PKK'yı ve İmralı'daki caniyi konuşturmayın. Bu teröristler ne amaçla geldiler? 'Biz askere kurşun sıkmadık' derlerse inanacak mıyız? Ne var efendim, çolukları çocukları varmış. Peki, şehit düşen askerin, şehit düşen polisin korucunun, öğretmenin çoluğu çocuğu ailesi yok mu? Silivri'de yatan, generallerin, subayların, profesörlerin, gazetecilerin, aydınların, parti başkanlarının ve emniyet mensuplarının çolukları, çocukları, aileleri yok
mu? Gece yarısı ite kaka evlerinden alındılar. Daha hala, yargının kesinleşmesini bekliyorlar. Neydi suçları? Milli birliği mi savunmaktı? Menfaat gözetmeksizin ülkesine mi hizmet etmekti? Suçu bilinen birileri var ki, birkaç saatte salıverilenler, şölenlerle karşılananlardır" diye konuştu.
"Bölgedeki ağaların, şeyhlerin halkı baskı altında tutma ve menfaat sorunu vardır" diyen Doğan, şunları söyledi:
"Kürt sorunu yoktur, Obama'nın gelişi ile hız kazanan Kuzey Irak oluşumu vardır. Ahmet Türk'ler, Emine Ayna'lar Kürtlerin temsilcisi olamaz. Amerika'nın, Avrupa'nın, İsrail'in sözcüsü olabilirler ancak. Ahmet Türk demokrasiden söz edemez. Bölgeye demokrasi getirmek istiyorsa, binlerce dönüm arazisini halka dağıtsın. DTP'liler kurdukları şirketlerden kar payını halka dağıtsınlar, işsizliği çözsünler, hayvancılığı desteklesinler, eğitime önem versinler, ellerini taşın altına soksunlar. İşte demokrasi
açılımı budur."
Doğan, "Teröristlerin simgesi paçavralarını salladılar, halaylar çektiler, çığlıklar attılar, zafer işareti yaptılar, neyin zaferiydi bu? Savcılar, hakimler oraya taşındılar. Mobil mahkemeler kuruldu. Biz, Türkiye Cumhuriyeti Devletiyiz. Teröristlerin ayağına resmi mercilerimizi göndermeyiz. Yapılanları aklımız almıyor. Bu zemini oluşturanlar: 'Biz bu görüntülere karşıyız, süreci engellemeye çalışıyorlar' diye kendilerini masum, DTP'yi tek yanlı suçlu ilan etmesinler. Ne süreciymiş bu? Etnik çatışma
süreci mi? Milli iradeyi kırma süreci mi? Bizi kandırmayın. Artık PKK'yı ve İmralı'daki caniyi konuşturmayın. Bu teröristler ne amaçla geldiler? 'Biz askere kurşun sıkmadık' derlerse inanacak mıyız? Ne var efendim, çolukları çocukları varmış. Peki, şehit düşen askerin, şehit düşen polisin korucunun, öğretmenin çoluğu çocuğu ailesi yok mu? Silivri'de yatan, generallerin, subayların, profesörlerin, gazetecilerin, aydınların, parti başkanlarının ve emniyet mensuplarının çolukları, çocukları, aileleri yok
mu? Gece yarısı ite kaka evlerinden alındılar. Daha hala, yargının kesinleşmesini bekliyorlar. Neydi suçları? Milli birliği mi savunmaktı? Menfaat gözetmeksizin ülkesine mi hizmet etmekti? Suçu bilinen birileri var ki, birkaç saatte salıverilenler, şölenlerle karşılananlardır" diye konuştu.
"Bölgedeki ağaların, şeyhlerin halkı baskı altında tutma ve menfaat sorunu vardır" diyen Doğan, şunları söyledi:
"Kürt sorunu yoktur, Obama'nın gelişi ile hız kazanan Kuzey Irak oluşumu vardır. Ahmet Türk'ler, Emine Ayna'lar Kürtlerin temsilcisi olamaz. Amerika'nın, Avrupa'nın, İsrail'in sözcüsü olabilirler ancak. Ahmet Türk demokrasiden söz edemez. Bölgeye demokrasi getirmek istiyorsa, binlerce dönüm arazisini halka dağıtsın. DTP'liler kurdukları şirketlerden kar payını halka dağıtsınlar, işsizliği çözsünler, hayvancılığı desteklesinler, eğitime önem versinler, ellerini taşın altına soksunlar. İşte demokrasi
açılımı budur."